Saldırıyı Türkiye engelledi

Türkiye, Rusya ve İran’ın katılımıyla Tahran’da 7 Eylül’de gerçekleşen üçlü zirveden ateşkes sonucu çıkmadı. Dünyanın gözü önünde canlı yayında insanlık dersi veren Başkan Recep Tayyip Erdoğan tam beş kez ısrarla İdlib’de ateşkes yapılmasını istedi. Görüşmelerden bu yönde sonuç çıkmayınca Erdoğan “Bu iş daha devam edecek” dedi ve 10 gün sonra Soçi zirvesinden kansız çözüm çıktı. Başkan Eroğan’ın sivil hassasiyetiyle sonuçlanan kararın ardından İdlibliler önceki gün uzun bir aradan sonra ilk kez bombalanma korkusu olmadan huzur içinde uyudular. Erdoğan-Putin zirvesinin ardından İdlib kanlı bir katliamdan kurtulurken dünya basını Erdoğan’ın başarısını “İdlib’e giden bombaları Erdoğan durdurdu” yorumuyla okuyucularına duyurdu. 

Avrupa Birliği: Amerika, Almanya, İtalya, İran gibi birçok ülke Soçi zirvesinden çıkan kararı memnuniyetle karşıladıklarını Başkan Erdoğan’ın milyonlarca sivilin bombalanmasının önüne geçtiğini belirtti. 

Japon Televizyonu NHK: “Rusya ve Türkiye Suriye’de tampon bölge kuracak” başlığıyla okuyucularına duyurduğu haberinde, iki ülkenin İdlib’de gelecek ay ortasına kadar askerden arındırılmış bir bölge kuracağını bildirdi ve Başkan Erdoğan’ın İdlib’de büyük bir insani krizi engellediği ifadeleri kullanıldı.      

SkyNews Avustralya: Haberinde Erdoğan ve Putin’in sözlerine atıfla “Suriye muhaliflerinin kalesi olarak bilinen İdlib’in etrafında güvenli bir bölge oluşturmayı kabul ettiler” ifadelerine yer verildi.      

Alman Zeit gazetesi: ‘’Erdoğan ile yapılan anlaşma, Putin’in gücünün sınırlarını gösteriyor’’ başlığını kullandı.

İtalyan ANSA ajansı: Başkan Erdoğan’ın “Bu mutabakatla İdlib’de büyük bir insani kriz yaşanmasının önüne geçildiği” şeklindeki ifadelerine yer verildi. Haberde, Erdoğan’ın “Suriye’nin geleceğine yönelik en büyük tehdit İdlib’den ziyade Fırat’ın doğusundaki terör yuvalarından kaynaklanmaktadır” sözleri de okuyucuya aktarıldı. 

Corriere della Sera gazetesi: “Suriye, Putin ve Erdoğan, İdlib’de bombalama olmayacak” başlığıyla duyurduğu haberde, Soçi’deki zirveden 15-20 kilometrelik bir bölgenin silahsızlandırılacağı kararının çıktığı aktarıldı. Kararın günler süren anlaşmazlık ve uzun müzakerelerin ardından alındığı kaydedilen haberde, “Bölgede sıkışıp kalmış ve muhtemel yeni bombardımanların korkusunu yaşayan yaklaşık üç milyon sivil için güzel bir haber” denildi. 

Katar, Lübnan, Mısır ve Kuveyt’te yayımlanan gazetelerde Soçi mutabakatının “İdlib’i kan gölü”nden kurtardığı belirtilerek Edoğan’ın tutumunun İdlib’de yeni bir krizin ve insani felaketin meydana gelmesini önlediği vurgulandı. 

‘SALDIRIYI TÜRKİYE ENGELLEDİ’

Fransız Le Figaro: “İdlib’de silahsız bölge oluşturulması için Putin-Erdoğan anlaşması” başlığını kullandı. Gazetenin dış haberler sayfasında yer alan haberde, “Rus lider Putin’in, 15 Ekim’e kadar Suriye’de ayrılıkçıların son kalesi İdlib’de, kendi kontrol bölgelerinde 15-20 kilometre mesafede silahsız bölge oluşturulması için Erdoğan ile anlaştığı” kaydedildi. 

Le Monde: Türkiye ve Rusya’nın silahsız bölge için anlaşmaya vardığını kaydederek, 7 Eylül’de Tahran’da yapılan zirvede iki ülkenin İdlib konusundaki anlaşmazlıkları çözemediği, dün ise Putin ve Erdoğan arasındaki görüşmede bu anlaşmazlıklar çözülerek Türkiye ve Rusya’nın bölgeyi birlikte kontrol etmek için anlaştıkları belirtildi. Ayrıca Ankara’nın İdlib’e yönelik Esed rejiminin bir saldırısını önlemek için aylardan beri mücadele ettiği ve bunda başarılı olduğu kaydedilerek, son haftalarda İdlib ve çok sayıda kentte 2011’de olduğu gibi Suriye devrim bayrağıyla gösterilerin düzenlendiği, bu kez göstericilerin Türk bayrağını da dalgalandırdığı vurgulandı. Bir insani yardım çalışanının bu durumu, ‘’İnsanlar (rejimden gelecek) saldırıyı sadece Türklerin engelleyebileceğini anladı. Koruma istiyorlar” şeklinde açıkladığı yorumuna yer verildi.    

Kamu yayıncısı France Info: “Türkiye ve Rusya, muhaliflerin son kalesi İdlib’e Esed rejiminin saldırısını önlemek için anlaşmaya vardı” başlığıyla duyurdu.   

Askeri pozisyonumuz Rusya ile koordineli 

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Soçi’de varılan mutabakatı konuya taraf ülkeler ve bölge halkı için önemli bir kazanım olarak nitelendirerek, “İdlib’deki askeri pozisyonumuzla ilgili faaliyetlere bugüne kadar olduğu gibi Rusya ile koordineli şekilde devam edilecek”  dedi. Akar, bazı ülkelerin büyükelçileriyle bir araya geldiği yemekteki konuşmasında, terör örgütü PKK’nın aynı zamanda YPG demek olduğuna dikkati çekerek, “Aynı kaynaktan beslenen tek bir terörist yapı. Türkiye ve Irak’ta adı PKK, Suriye’ye geçince ise adı YPG oluyor. Bölgede bir terör koridorunun oluşturulmasına, bu kapsamda terör örgütlerinin burayı serbestçe kullanmasına müsaade etmeyeceğiz” diye konuştu. 

Çavuşoğlu: İdlib’deki askerler takviye edilecek 

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Ürdün Dışişleri Bakanı Eymen es-Safedi ile Ürdün Sanayi, Ticaret ve Tedarik Bakanı Tarık Hammouri, Dışişleri Bakanlığında ortak basın toplantısı düzenledi. Bakan Çavuşoğlu, burada İdlib mutabakatına ilişkin konuştu ve şunları söyledi: İlave asker takviyesi yapmamız lazım. İdlib bölgesinin sınırları korunacak. Eş güdümlü devriyeler olacak. Ona ne kadar ihtiyaç olacağını askerler kendi aralarında belirleyecekler. İnsansız hava aracıyla denetleme olacak. Tüm insanlar yerinde kalacak. Bu bölgeye saldırı olmaması, rejimin girmemesi için gerekli tedbirleri Rusya alacak. 12 tane gözlem noktamız da kalacak. İdlib çatışmasızlık bölgesini muhafaza edeceğiz. Ateşkesi durduruyoruz. Kargaşada teröristlerin nereye gittiği belli olmazdı. Terörist her yere gidebilir. Kontrollü bir şekilde bunları etkisiz hale getirmek daha doğru. Bu Suriye’nin siyasi çözüm için çok önemlidir. Burası da gitseydi muhalefet diye bir şey de kalmazdı.

Bu gece rahat uyudular 

Kızılay Başkanı Dr. Kerem Kınık, Başkan Erdoğan’ın İdlib konusunda çok çaba sarf ettiğini ve sonucunu aldığını belirterek şunları söyledi: Soçi’ den sonra ben İdlib’deki arkadaşlarla konuştum hepsinin dediği tek şey vardı Allah sizden razı olsun. Cuma namazlarından sonra buralarda sadece iki bayrak dalgalanıyordu biri Özgür Suriye Ordusu’nun biri Türkiye bayrağıydı. Onun dışında hiçbir terörist grubun bayrağı yoktu. Bu tamamen sivil halkın bir talebiydi ve bu talebi korumaya çalışan sadece Başkanımızdı. Bu durumlardan halk çok memnun, korku olmadan dün gece rahat uyudular. İdlib rahatlamıştı İdlib mutluydu. Birleşmiş milletler böyle bir karar alamadı ama Türkiye aldı. Bu savaşın son perdelerindeyiz elimizden geldiğince bu 3,5 milyon insanın evlerine dönünceye kadar destek olmaya devam edeceğiz.