Dolar 34,6904
%0.26
Euro 36,7503
%0.37
Altın 2.961,830
%0.92
Bist-100 9.652,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Sekizinci duruşmada ne karar çıktı'

Sekizinci duruşmada ne karar çıktı'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve belediyenin üst düzey bürokratlarının yargılandığı tarihi Büyükşehir Davası’nın 8’inci duruşması Bayraklı Adliyesi’nde görüldü. Babasının vefatı nedeni ile Tokat’a giden Başkan Aziz Kocaoğlu’nun yokluğunda gerçekleşen kritik duruşmadan erteleme kararı çıkarken, davanın bir sonraki celsesi 13 Mayıs 2014 tarihinde görülecek.

  • Ege Postası
  • 25.02.2014 - 15:18
ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- Bayraklı Adliye Sarayı’ndaki 8’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya babasının vefatı nedeni ile Tokat’a giden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu katılmazken, CHP İl Başkanı Ali Engin, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu, CHP PM Üyesi Hüseyin Saygılı, belediye ve il genel meclis üyeleri ile ilçe belediye başkan adayları davada yargılanan isimlere destek vermek üzere duruşma salonundaki yerlerini aldı.

İZBAN RAPORUNUN İNCELENMESİ İÇİN EK SÜRE VERİLDİ

2011 yılında başlayan Büyükşehir Davası’nın 8’inci duruşması, mahkeme heyeti tarafından yapılan yoklamanın ardından start aldı. 129 sanığın tamamına yakını mahkeme salonundaki yerlerini alırken, oturumun başlıca gündem maddesi bilirkişi raporları tamamlanarak gönderilen İZBAN tanıtım filmi dosyası oldu.



SONRAKİ DURUŞMA 13 MAYIS 2014’TE

Mahkeme Heyeti Başkanı Cahit Kargılı’nın yaptığı davada, savunma makamı adına talepleri ileten Aziz Kocaoğlu’nun avukatı ve İzmir Baro Başkanı Ercan Demir, dava dosyasının tamamına ilişkin hazırlanan 127 sayfalık uzman görüşünün dosyaya girmesini istedi. Avukat Demir’in bu talebi mahkeme tarafından kabul edilirken, İstanbul’dan gelen bilirkişi raporlarının inceleyip beyanda bulunulması için ek süre verdi. Davanın bir sonraki duruşması 13 Mayıs 2014 tarihine ertelendi. Beş dakika süren davanın bir sonraki duruşması, ÖYM’ler hakkında kapatılma kararı onaylandığı takdirde, Ağır Ceza Mahkemesi’nden alınarak diğer yerel mahkemelere dağıtılacak.

ENGİN: İBRETLİK BİR DAVA
Duruşmanın ardından Adliye Sarayı önünde bir açıklama yapan CHP İl Başkanı Ali Engin, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’na başsağlığı dileklerini ileterek, “Hakim Bey’in de belirttiği üzere, bir sonraki duruşmaya kadar zaten Özel Yetkili Mahkemeler kapatılmış olacak. Dava zannediyorum ki, Ağır Ceza Mahkemesi’nde yürüyecek. Son bilirkişi raporu da olumlu geldik.Bürokrat arkadaşlarımız 22 ay süresince haksız hukuksuz yere tutuklu kaldılar. Maalesef, seçim döneminden bu yana İzmir gündemi bu dava ile meşgul edilir hale geldi. 17 Aralık’tan sonra hükümetle ilgili yolsuzluk davalarında genel müdürler, bakanlar serbest bırakıldı. Önümüzdeki günlerde İranlı vatandaş da serbest bırakılacak. Ülkenin nereye geldiğini gösteren çok önemli bir manzara…  CHP ile ilgili bu dava gerçekten ibretlik bir dava. Aylar süren soruşturmalarda, kovuşturmalarda yolsuzluk olmadığı ortaya çıktı. Bilirkişi raporlarıyla da bu tescillendi. Aynı şeyi hükümetten bekliyor. Kendi bakanları ile ilgili,kendi çocukları ile ilgili, hatta kendileri görevlerini derhal bırakıp bağımsız mahkemeler oluşturulup oralarda yargılanması lazım” dedi.



BAŞBAKAN İLE KOCAOĞLU’NU KIYASLADI
CHP İzmir Milletvekili Mustafa Moroğlu da 17 Aralık süreci ile birlikte artık Büyükşehir Davası’nın meşruiyetini yitirdiğini belirterek, “Büyükşehir Davası’nın anlamı dün akşamdan sonra daha büyük bir önem  kazandı. 2001 Mayıs’ta başlayan operasyonlar ile bugüne kadar yürütülen soruşturmalarda, polis baskınlarından elde edilen belgelerle ve bilirkişi raporları ile bu dava çoktan bitmişti. Ama 17 Aralık’ta Türkiye’nin başka bir davası başladı. Dün akşamdan itibaren özellikle İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nın soruşturmalara karşı tavrı ve Başbakan’ın tavrı Türkiye’yi idare etmek için iktidar olan bir başbakanın, bakanlarına yönelik kendine yönelik soruşturmalardaki tavrı ve İzmir’e Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olarak gönderilen en yatırımcı bakanı, en havuzcu bakanının tavrı ibret vericidir. İzmir halkını duyarlılığa davet ettiğimiz konu budur. İzmir’e aday olarak gönderilen Binali 17 Aralık’tan beri yaptığımız hiçbir çağrıya cevap vermemiştir. Dün akşamdan sonra bir kez daha çağrı yapıyoruz” dedi.
 
YILDIRIM’A SESLENDİ: ÖNCE İZMİR HALKINDAN ÖZÜR DİLE
Sözlerinin sonunda Binali Yıldırım’a seslenen Moroğlu şunları kaydetti; “İzmir’e 1144 tane sayısı belli olmayan kes-kopyala-yapıştır projeleri ile, bakanlıkların arşivlerine girmiş 10 yıl önceki projeleri seçim bildirgesi olarak açıklayacağına, bir çağrı yapmıştık; Ey Binali, hatta bu havuz meselesinden sonra genel başkanımız adını “Milyonali” koydu. Ama halk “Cinali” koydu. İzmir’e belediye başkan adayı olmadan önce Muammer Güler’in oğlunun evindeki kasaları tasvip etmiyorum de, Halk Bankası Genel Müdürü’nün evinden çıkan paralar hırsızlık paralarıdır de, 17 Aralık’tan sonra ortaya çıkan bacanak ile ilgili tüm soruşturmaların şeffaf bir şekilde talep ediliyorum. Bunun için İzmir Cumhuriyet Başsavcısı’na telefon eden adalet bakanını kınıyorum de. Ondan sonra da aday olarak caddelerde dolaşma özgürlüğünü elde eti, yoksa senin hakkın yok” dedik. Binali artık sen proje filan açıklama. Sen her proje açıkladıktan sonra, başbakanın, bakanların bacanakların yolsuzlukları ortaya çıkıyor. Artık İzmir halkından özür dile, ben havuzdaki görevime geri dönüyorum de. Dün akşamki olaydan sonra başbakan da bunu yalanlayan bir tavır gösterdi. oysa aklanmak isteyen bir başbakanın, tıpkı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu gibi “Ben yargılanmak istiyorum, bilirkişi önünde aklanmak istiyorum diyerek, bu ses kayıtlarının bağımsız kuruluşlarca incelenmesini talep ederdi. Etmediğine göre bu ses kayıtlarının başbakanın ve oğlunun olduğu ortadadır. Türkiye halkı İzmir halkı ile bu işin hesabını görmelidir. 17 Aralık’ta 25 Aralık’ta ve dünden itibaren artık Türkiye yeni bir davaya hazırlanmaktadır. Bu dava artık yolsuzluklara karşı durma davasıdır. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu’nun gösterdiği cesaret, duyarlılık, basiret bu iktidarda kalmamıştır. Bir önce istifa etmelidir. Türkiye halkı da kendi için çalışacak bir iktidarı seçecektir.”


 

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.