Selçuk'ta 5 çocuğun ölümü Medeni Kanun'un 348. maddesi tartışmalarını gündeme getirdi!
Sosyal hizmet uzmanlarının yaptığı ziyaretlerin ve ailenin durumunun detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini belirtildi
- Ege Postası
- 14.11.2024 - 10:24
İzmir Selçuk’ta yaşanan ve beş kardeşin hayatını kaybettiği yangın, Türkiye'yi yasa boğdu. Anne Melisa Akcan'ın hurda toplamaya çıktığı sırada barakadan bozma evde kalan 5 küçük kardeş, çıkan yangında hayatlarını kaybetti. Bu trajedi, Medeni Kanun’un 348. maddesi çerçevesinde çocukların devlet korumasına alınması sürecinin yeterince işletilip işletilmediği tartışmalarını beraberinde getirdi.
Hukukçular velayetin alınmasını değerlendiriyor
Hürriyet'in haberine göre, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden Prof. Dr. Devrim Güngör, Medeni Kanun’un 348. maddesi kapsamında, ebeveynlerin çocuklara yeterince ilgi göstermemesi veya onlara karşı yükümlülüklerini ihmal etmeleri durumunda, aile hakiminin çocukların velayetini kaldırma yetkisine sahip olduğunu belirtti. Güngör, bu sürecin, çocukların menfaatlerini korumak amacıyla herkes tarafından mahkemeye taşınabileceğini ve çocukların devlet korumasına alınmasının mümkün olduğunu vurguladı.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü ise, devletin sosyal adalet mekanizmalarını işletmesi gerektiğine dikkat çekti. Güllü, aile bireylerinin çocukların velayetini reddetme durumlarında devletin müdahale ederek çocukları koruma altına alması gerektiğini savundu. Ayrıca, sosyal hizmet uzmanlarının yaptığı ziyaretlerin ve ailenin durumunun detaylı bir şekilde incelenmesi gerektiğini belirtti.
Velayet kararlarının ağırlığı ve yargı süreci
Hacettepe Üniversitesi'nden Prof. Dr. Tarık Tuncay, sosyal sistemdeki eksikliklerin ve toplumsal ihmallerin bu tür trajedilere zemin hazırladığını ifade etti. Tuncay, çocukları ailelerinden ayırmanın, ihmal olmadığı sürece, sosyal hizmet profesyonelleri için zor bir karar olduğunu dile getirdi.
Hukukçu Dr. Rezan Epözdemir ise, aileye yapılan sosyal incelemeler ve sunulan desteklerin yeterliliği konusunda soru işaretleri olduğunu belirtti. Epözdemir, kamu görevlilerinin hukuki sorumluluklarının olabileceğini ve anneye "taksirle ölüme sebebiyet verme" suçundan dolayı yargılama yapılmasının mümkün olduğunu, ancak annenin yaşadığı büyük kayıp nedeniyle ceza verilmeyebileceğini aktardı.
AK Partili Zengin: Anne, "intihar ederim" dedi
Meclis'te tartışılan trajik olayda AK Parti Grup Başkanvekili Özlem Zengin, çocukların devlet tarafından alınmasının gündeme geldiğini ancak annenin bu durumda intihar edeceğini söylediğini açıkladı. Zengin, "Karşımızda çok katmanlı bir problem var. Aile yapısı oldukça karmaşık. Baba uzun süreli hapis cezasına çarptırıldı, anne ise suç kayıtlarına sahip.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, belediye ve kaymakamlık durumu yakından takip etmiş, ancak mahkeme çocukların alınmasına değil, düzenli takip kararı vermiş. Aileye yapılan düzenli sağlık yardımları ve sosyal hizmet uzmanlarının denetimleri annenin çocuklarıyla olan olumlu ilişkisini ortaya koymuş. Elimdeki dilekçede, annenin çocuklarını asla bırakmak istemediği, alınmaları halinde intihar edeceği yazılı," dedi.
Yorum Yazın