Serbest bırakılan Köseoğlu'ndan açıklama; Ben en başından beri savundum
İzmir’de iki kişinin ölümüne sebep olan 'elektrik faciası' soruşturmasında gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılan eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu "Olayın oluş sürecine ve yapılan işlemlerine ayrıntılı olarak bakma fırsatım oldu. Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından görevlendirilen, uzman kurum ve kuruluşların bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı gibi İZSU gibi teknik bir kurumun burada kusuru yoktur. Ben en başından bu yana altını çizerek ısrarla bunu savundum." açıklamasında bulundu.
- Ege Postası
- 27.07.2024 - 13:11
- Güncelleme: 27.07.2024 - 14:06
İzmir’in Alsancak semtinde, elektrik akımına kapılan iki kişinin yaşamını kaybetmesinin ardından açılan soruşturma kapsamında gözaltına alındıktan sonra adli kontrol şartıyla serbest bırakılan eski İZSU Genel Müdürü Ali Hıdır Köseoğlu, yazılı açıklamada bulundu.
Köseoğlu konu ile ilgili açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“Öncelikli olarak hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet yakınlarına başsağlığı dilerim. 12 Temmuz günü hepimizi üzen ve derinden yaralayan bir olay yaşadık. İZSU Genel Müdürlüğü görevimden ayrıldıktan sonra başladığım Adana Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcılığı görevindeyken acı olayı takip ettim. Sonrasında sebeplerine, olayın oluş sürecine ve yapılan işlemlerine ayrıntılı olarak bakma fırsatım oldu. Soruşturmayı yürüten savcılık tarafından görevlendirilen, uzman kurum ve kuruluşların bilirkişi raporlarından da anlaşılacağı gibi İZSU gibi teknik bir kurumun burada kusuru yoktur. Ben en başından bu yana altını çizerek ısrarla bunu savundum.
İzmir’e hizmet eden 7 bin kişinin çalıştığı teknik bir organizasyonu yöneten ve idare edenlerin de mazgal, yağmursuyu hattı, bina bağlantı yerlerine yapılan işlemleri takip etmesi gerçekten mümkün değildir. Her acı olaydan hepimizin elbette ders çıkarması gereken noktalar vardır. Bunu da şu kurum, bu kurum diye ayırmak doğru değildir. Kenti yöneten yerel yöneticilerden, idari temsilcilere, siyasetçilerden bürokrasiye kadar herkes kendi açısından değerlendirme yapabilir. Ama önemli olan objektif, günün koşullarında ve olay günü yaşanan hava şartlarını da içine alacak bir değerlendirmedir.
Konu bundan sonra yargının vereceği kararlarla şekillenecektir. İzmir’e, idari görevi dışında bir inşaat mühendisi olarak hizmet etmiş kişi olarak söylemeliyim ki tek beklentimiz soruşturma sırasında tedbir amaçlı tutuklanan arkadaşlarımızın bir an önce özgürlüğüne kavuşmasıdır. Daire başkanından en alt kademede görev yapan tüm İZSU çalışanlarımızın serbest kalacağına inanıyorum. İddianamenin hazırlanması ve yargılama safhalarının da hemşehrilerimizin vicdanları rahatlatacak bir şekilde tamamlanacağını düşünüyorum.”
Yorum Yazın