Serhan Yücel: ‘Cumhurbaşkanımızın talimatıyla’ klişesini artık duymayacağız
Altılı Masa’nın Ankara’da düzenlediği ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi’ toplantısında konuşan Demokrat Parti Genel Sekreteri Serhan Yücel, “Milletimizin görüşüne arz ettiğimiz Anayasa Değişikliği Önerisi’nin hayata geçmesiyle birlikte, yürütmenin her kademesinden dört senedir her gün duyduğumuz ‘Cumhurbaşkanımızın talimatıyla’ klişesini artık duymayacağız” dedi.
- Ege Postası
- 28.11.2022 - 12:35
Millet İttifakı’nı oluşturan Altılı Masa, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerisi’ni, bugün Ankara’da düzenlediği toplantıda kamuoyuna açıkladı. “Şimdi demokrasi zamanı” sloganıyla düzenlenen toplantıya, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da katıldı. Altı lider salona birlikte girdi.
“ŞİMDİ ORTAK AKIL, YANLIŞLARI DÜZELTME ZAMANI”
Toplantı sinevizyon gösterimi ile başladı. “Biz Türkiye’yiz, bugünlere kolay gelmedik. Biz iyi biliriz, iktidar ayrıdır” sözlerinin yer aldığı sinevizyonda, Türkiye haritası üzerine kurulu bir koltuk gösterildiği anda “Bir kişinin yanlışlarını hepimiz çekemeyiz” denildi. Sinevizyonda, “Şimdi ortak akıl, yanlışları düzeltme zamanı” vurgusu yapıldı. Sinevizyon gösteriminin ardından İstiklal Marşı okundu.
Toplantıda Demokrat Parti adına konuşan Serhan Yücel, şunları söyledi:
“Mevcut anayasanın en problemli, tüm sistemi enfekte eden kısmı, tek adam rejimi üzerine kurgulanan yürütmedir. Mevcut sistemde, yürütmenin konforu için yasama ve yargı işlevsiz bırakılmıştır. Anayasanın tek derdi, tek kişiye dikensiz gül bahçesi hazırlamak olmuştur. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde cumhurbaşkanı tek patron, yürütmenin diğer aktörleri bakanlar ve kurumlar patronun çalışanları, yasama ve yargı bağlı iştirakler haline getirilmiştir.
Bu ucube sistemde bakanlıklar ve kamu kurumları; görev, yetki ve sorumluluklarını ifa ederken anayasa ve kanunlara bakmak yerine tek bir kişinin iki dudağının arasına bakmak zorundadır. Mesela bu sistemde, Balıklı Rum Hastanesi’nde çıkan yangına cumhurbaşkanının talimatıyla müdahale edildiğini bizzat Cumhurbaşkanı’nın sözcüsü açıklar. Mesela depremde kurtarma çalışmalarının başlaması, orman yangınına müdahale için de cumhurbaşkanının talimatı gerekir. Mesela okul, hastane, köprü, ağaçlandırma, ihtiyaç olduğu için değil, talimat geldiği için yapılır. Çiftçinin destekleme primi, esnafa kredi, o talimat gelmeden ödenmez, verilmez. Milletimizin görüşüne arz ettiğimiz Anayasa Değişikliği Önerisi’nin hayata geçmesiyle birlikte, yürütmenin her kademesinden dört senedir her gün duyduğumuz ‘Cumhurbaşkanı’mızın talimatıyla’ klişesini artık duymayacağız. Çünkü yürütmenin tüm unsurları, görevlerini yerine getirirken, sorumluluklarını ifa ederken talimatı Anayasa’dan ve yasalardan alacak.
“SEÇİLEN CUMHURBAŞKANININ VARSA PARTİSİ İLE İLİŞİĞİNİN KESİLMESİNİ TEKLİF EDİYORUZ”
Hazırladığımız Anayasa Değişikliği Önerisi ile şeffaf, denetlenebilir, hesap veren bir yürütmeyi ve yönetimde istikrar ile bütünlüğü yeniden inşa etmeye gayret ettik. Bu çerçevede, cumhurbaşkanlarının bir dönem ve 7 yıl için seçilebilmesini öneriyoruz. Seçilen cumhurbaşkanının varsa partisi ile ilişiğinin kesilmesini teklif ediyoruz. Cumhurbaşkanının kanunları veto yetkisini kaldırıyor, kendilerine sadece bir defaya mahsus geri gönderme hakkı tanıyan bir düzenleme yapıyoruz. Meclis denetimine tabi olmayan, siyasi sorumluluk taşımayan ve hiçbir şekilde hesap vermeyen; usulsüzlük, yolsuzluk ya da beceriksizlik gibi sebepler ile sorumluluklarını ‘affını istemekle’ yerine getiren, usulsüzlük ve yolsuzluk iddiaları karşısında Yüce Divan’da yargılanma hakkı olmayıp Külliye’den uzaklaştırma cezası ile sorumluluktan kurtulan Cumhurbaşkanlığı Kabinesi yerine, Meclis’e karşı siyasi sorumluluğu ve Yüce Divan’da aklanma hakkı olan Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu’nu, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği Önerimiz ile yeniden kuruyoruz.”
“ANAYASA’NIN 8. MADDESİNDE YÜRÜTMEYİ SADECE BİR GÖREV OLARAK DÜZENLİYORUZ”
Başbakan ve bakanların bireysel ve kolektif olarak Meclis’e karşı sorumlu olacağının altını çizen Yücel, şöyle konuştu:
“Bununla bağlantılı olarak, Anayasa’nın 8. maddesinde yürütmeyi sadece bir görev olarak düzenliyoruz. Önerdiğimiz anayasal düzende cumhurbaşkanı, en çok milletvekiline sahip olan partiye hükümeti kurma görevi verecek, Bakanlar, başbakan tarafından, TBMM üyeleri arasından veya ihtiyaç halinde milletvekilli seçilme yeterliğine sahip olan Türk vatandaşları arasından seçilecek. Başbakan ve bakanlar, bireysel ve kolektif olarak Meclis’e karşı sorumlu olacak. Bakanlar veya hükümet hakkında gensoru verilebilecek. Başbakan ve bakanlar hakkındaki iddialar ile ilgili Meclis soruşturması açılabilecek, Meclis’in sevk kararı vermesi halinde ilgililer Yüce Divan’da yargılanabilecek. Hükümetin kuruluşu basit çoğunluk, düşürülmesi ise salt çoğunluk ile gerçekleşecek ve hükümet krizlerini önlemek için yapıcı güvensizlik oyu aranacak. Yani yeni hükümet üzerinde uzlaşma sağlanmadan mevcut hükümet düşürülemeyecek. Mevcut hükümet düştüğü anda yeni başbakan görevine başlamış olacak.”
“CUMHURBAŞKANININ TEK BAŞINA OHAL İLAN ETME YETKİSİ YOK”
Yürütme başlığı altında Olağanüstü Hal yönetimi konusunun da ele alındığını belirten Yücel, değişiklik önerilerini şöyle aktardı:
“Değişiklik önerimize göre; cumhurbaşkanının ya da bakanlar kurulunun tek başına OHAL ilan etme yetkisi yoktur. Olağanüstü Hal ilan etme yetkisi, cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan bakanlar kuruluna aittir. Olağanüstü Hal rejiminin istisnai niteliğinin bir gereği olarak, OHAL için öngörülen süreler kısaltılmıştır. Olağanüstü Hal rejiminin keyfi bir yönetime dönüşmesine engel olmak amacıyla Olağanüstü Hal Kanun Hükmünde Kararname çıkarma yetkisine son verilmiştir.”
Yorum Yazın