Dolar 35,1981
%0.3
Euro 36,7471
%0.92
Altın 2.968,730
%1.32
Bist-100 9.725,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Seyit Torun: CHP’li belediyelerin hakkı olan kaynaklar verilmiyor

Seyit Torun: CHP’li belediyelerin hakkı olan kaynaklar verilmiyor

CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, AKP iktidarının CHP’li belediyelere iş yaptırmamak için soruşturmalarla sürekli engel çıkardığını, yurtdışından bulunan kredilerinin onayını aylarca beklettiğini ve kasıtlı olarak onaylamadığını belirtti. Torun, “Erdoğan, ne yaparsan yap başaramayacaksın. Gidiyorsun, panik içindesin ve bu ülkeyi yönetemiyorsun. Bari gider ayak bu kadar zarar verme eğer biraz vicdan sahibi isen bu insanlara bu adar eziyet etme, bu kaynakları bu kadar heba etme. Tunceli’den sesleniyoruz; bu bölgeyi 20 yıldır ötekileştirdiniz, yatırım yapmadınız ama geliyor gelmekte olan. İktidarımızda bu adaleti sağlayacağız; kısa çöp uzun çöpten hakkını alacak” dedi.

  • Ege Postası
  • 03.08.2022 - 16:34

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Ordu Milletvekili Seyit Torun, bugün CHP Tunceli İl Başkanlığı’nda Yerel Yönetimler heyeti ile basın açıklaması yaptı. Gündeme dair değerlendirmeler yapan Torun, şunları söyledi:

“BU ÜLKEDE SÖZLÜ SINAVLARI DA KALDIRACAĞIZ, KPSS DE ŞEFFAF, AÇIK, HİÇ KİMSENİN AYRIŞMADIĞI, HAKKANİYET ÖLÇÜSÜNDE BİR SINAV OLACAK”

“Erdoğan birkaç gün önce de sosyal konutlarla ilgili açıklama yaptı. 2002’den beri paketler açıklıyor, tedbirler alıyor ama mağdur olan hep vatandaşımız kazananlar hep aynı mağdur olanlar kaybedenler aynı. Bu ülkenin kaynaklarını sarayın etrafındaki bir avuç insana verirken halk çözüm bekliyor. Vatandaş gerek ekonomini yükü gerekse içinde bulunduğu her türlü hizmete ulaşmakta ciddi zorluk çekiyor. 3 ay önce millete 0.99 faizle konut kredisi müjdesi vermişti. O günden bugüne ev fiyatları arttı. 1 milyon liralık ev için ödeme neredeyse 15 bin liraya dayandı. Bizi kira öder gibi ev sahibi yapacaktı ama ev parası öder gibi kira ödemeye başladık. Bugüne kadar aldıkları hiçbir karar halk nezdinde bir iyileşmeye neden olmadı.

Dün de hepinizin tanık olduğu gibi KPSS sınavları, tuz koktu artık. ÖSYM Başkanı’nı görevden alarak, tahkikat başlattım diyerek olmaz. Bunun müsebbibi bu iktidar. Bu liyakatsizliği ortaya koyan, insanımı mağdur eden, sözlü sınavlarda ayrımcılık yapan da bu yapı. Balık baştan kokar; baştaki her türlü adaletsizliği usulsüzlüğü yaparsa onun altındakiler de her türlü usulsüzlüğü adaletsizliği yapmaya çalışır. Bunun da mutlaka takipçisi olacağız. Bu ülkede sözlü sınavları da kaldıracağız, KPSS de şeffaf, açık, hiç kimsenin ayrışmadığı, hakkaniyet ölçüsünde bir sınav olacak.

“KUR KORUMALI MEVDUATLA HAZİNEDEN ÇIKAN PARA 40 MİLYAR AMA DOLAR OLDU 18 LİRA. NE DOLAR DÜŞTÜ NE FAİZ DÜŞTÜ SADECE BİZİM YÜKÜMÜZ ARTTI, BORCUMUZ ARTTI”

Erdoğan her toplantısında bütçe disiplininden, mali tedbirlerden söz eder. Bir de ‘faiz sebep enflasyon sonuç’ dedi. Şu anda ne faiz ne enflasyon düştü ne de ekonomide satın alma gücü arttı. Her gün faiz ödüyoruz. Özellikle kur korumalı mevduatın şu ana kadar bize maliyeti 40 milyar lira. Bu ülkenin kaynakları önemli ölçüde faize gitti. Bizler üretiyoruz, içtiğimiz sudan yediğimiz ekmeğe kadar vergi veriyoruz. Doğan çocuk bile vergi veriyor bu ülkede. Bizim vergilerimiz yatırıma değil sorunların çözümüne değil tefeciye, faize gidiyor. Vatandaş çaresizlik içinde inim inim inliyor. Bu yılın ilk döneminde 21 milyar dolar cari açık verdik. Ülkenin nasıl kötü yönetildiğinin, iktidarın bizim kaynaklarımızı çarçur ettiğinin de bu göstergesidir. Artık kamyonun freni patladı, yokuş aşağı gidiyor, direksiyonu çıktı ama onların umurunda değil. Onlar hala bir avuç yandaşını zengin etmenin bu ülkede kalan kaynakları bir şekilde sömürmenin peşinde. Devlet yönetmek ciddi iştir, devlet bir omurgadır ama bu omurgayı da bırakmadılar. Öyle bakanlar atıyor ki birisi iş güvenliğimizi sağlaması gerekirken iş güvenliğimizi tehdit ediyor. Her gün suça bulaşmadığı bir iş yok. Maliye bakanı da ekonomimizi düzeltmesi gerekirken maalesef her gün gözünü kırpıp bizimle alay ediyor. Şimdi de ‘Döviz kurunu yenilikçi metotlarla düşürdük enflasyonu da düşüreceğiz’ diyor. Bize ‘6 ay sabredin’ dedi, ‘yeni yeni tedbirler aldık’ dedi. Ama fatura her geçen gün artıyor. Kur korumalı mevduatla hazineden çıkan para 40 milyar ama dolar oldu 18 lira. Ne dolar düştü ne faiz düştü sadece bizim yükümüz arttı, borcumuz arttı.

Artık bürokratları da siyaset yapmaya başladı, bürokrat kimliğinden çıkıp belki siyasilerin bile söyleyemeyeceği ifadelere başvurmaya başladı. Merkez Bankası artık sanayiciyi, iş adamını tehdit eder hale geldi. Geçenlerde dedi ki, “Kredi ile döviz alanların listesi var elimizde.” Demek ki fişlemişsin. Herkesi fişlemişsin. Vatandaşın dövizini takip edeceğine başkanı olduğu Merkez Bankası önce 128 milyarın hesabını versin. Vatandaşın dövizinin peşine düşmesin. Aralık ayında bir gece dolar 18 liraya çıktı birileri o gece 18 liradan dolar sattı ertesi gün düştü kim kazandı belli değil bunun hesabını veremeyenler şimdi tehdit diline, korkutmaya başladı. Bu millet ülkenin kaynaklarının nasıl çarçur edildiğinin ve mağdur edildiğinin farkında.

“İÇİŞLERİ BAKANLIĞI’NDA BİR BİRİM KURULDU VE SADECE BİZİM BELEDİYELERİMİZ İÇİN GİDİN BULUN, BULAMAZSANIZ SİZİ CEZALANDIRIRIM DİYEREK BU YAPI HARIL HARIL ÇALIŞIYOR”

Bugün Türkiye nüfusunun yüzde 50,8’ini CHP’li belediyeler yönetiyor. Ekonomik büyüklük olarak yüzde 67’deyiz, turizm bölgelerinde yüzde 90’lardayız. Bu iktidar 31 Mart’ın acısını hala sindiremedi, hala acaba ne yaparım da ben bu CHP’li belediyeleri çalıştırmam, onların üstünde baskı kurarım bunun çabası içerisinde. HDP’lileri kayyumla aldı bizi de bir şekilde olmadık suçlar uydurarak açığa almaya çalışıyor. Bir şekilde bütün belediyelerimize müfettişler göndererek, denetim değil ‘gidin ne olursa olsun bir suç bulun, bana bir dosya getirin’ diye çaba içerisinde. Biz biliyoruz. İçişleri Bakanlığı’nda bir birim kuruldu ve sadece bizim belediyelerimiz için ‘gidin bulun, bulamazsanız sizi cezalandırırım’ diyerek bu yapı harıl harıl çalışıyor. Bu milli irade gaspıdır, milli iradeye saygısızlıktır. Müfettişini gönderdi, görevden almaya çalıştı her türlü baskıyı kurdu şimdi de belediyelerimizin hakkı olan kaynaklarını vermiyor. Belediyeler Birliği, belediyelerin bütçesi ile oluşmuş ama maalesef yandaşa, Çevre Şehircilik Bakanlığı yandaşa, diğer bakanlıklar yandaşa. CHP’li ve diğer belediyeleri bu vatandaş seçmedi mi? O belediyelerin sınırları içerisinde yaşayan vatandaşlarımız vergi vermiyor mu?

“İKTİDARIMIZDA BU ADALETİ SAĞLAYACAĞIZ; KISA ÇÖP UZUN ÇÖPTEN HAKKINI ALACAK”

Şu anda belediyelerimiz yurtdışından oldukça uygun krediler buldu, 20 milyar lira, ama sarayda bekliyor. Tek bir imzaya ihtiyacı var. Sonra saraydakiler ‘biz ayrıştırmıyoruz bunlar hizmet veremiyor’. Belediyelerimizle bu ülkeyi devleti yarıştırmaya çalışıyorlar, algı yaratmaya çalışıyorlar. Şu anda İstanbul Büyükşehir Belediyemiz, İstanbul Finans Merkezi’nin altından geçen metro hattı için kredi buldu her şey hazır, 8 aydır bir imza bekliyor. Muğla Belediyemiz çevre sorununu çözecek bir imza bekliyor. Antalya, Mersin, birçok belediyemiz şu anda vatandaşımızın sorunlarını çözmek için en uygun koşullarda kredi bulmuş, yatırım yapacak ama diyor ki ‘Hayır ben seni çalıştırmam, sana vatandaşa hizmet ettirmem’. Erdoğan, ne yaparsan yap başaramayacaksın.  Gidiyorsun, panik içindesin ve bu ülkeyi yönetemiyorsun. Bari gider ayak bu kadar zarar verme eğer biraz vicdan sahibi isen bu insanlara bu adar eziyet etme, bu kaynakları bu kadar heba etme. Tunceli’den sesleniyoruz; bu bölgeyi 20 yıldır ötekileştirdiniz, yatırım yapmadınız ama geliyor gelmekte olan. İktidarımızda bu adaleti sağlayacağız; kısa çöp uzun çöpten hakkını alacak. Bu ülkede barışı, refahı hep beraber kuracağız.”

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.