Soma'da bir başka feryat

Faciada 301 madencinin yaşamını yitirdiği Manisa'nın Soma İlçesi'nde, 7 yıl önce yerin 350 metre altında kömür madeninde dinamit patlatılması sonucu Ali Kandemir iki gözünü, İdris Sarıkaya da iki ayağını kaybetti. Firmaya açılan dava, 7 yılda yılan hikayesine döndü. Hiç göremeyen Ali Kandemir için Adli Tıp Kurumu, bu gerçeği 20 aydır onaylamayınca dava sonuçlanmadı. Arkadaşı Sarıkaya ise, mahkemenin karar vermesine rağmen 126 bin TL'lik tazminat tutarını, sürekli isim değiştiren firma sahiplerinden tahsil edemedi.

Ege Postası
30.05.2014 - 12:27

MANİSA- Soma'da 31 Temmuz 2007 tarihinde, Azyak Kömür Madencilik firmasına ait kömür ocağında, yerin 350 metre altında dinamit patlatılması sırasında 5 işçi yaralandı. Bu işçilerden durumu ciddi olan madencilerden İdris Sarıkaya'nın iki ayağı sakat kaldı. Arkadaşı Ali Kandemir ise, iki gözlerinden yaralandıktan sonra görme yeteneğini tamamen kaybetti. Kandemir ve Sarıkaya, tedavilerinin ardından hayata tutundu, ancak engelli kaldı. İki arkadaş firmaya karşı da hukuk mücadelesi başlattı.

MAHKEME, ADLİ TIP İLK KARARINI ONAYLAMAYINCA BİTMEDİ
İşçilerden 1 çocuk babası 34 yaşındaki Ali Kandemir, Ankara 13'üncü İş Mahkemesi'nde, firma aleyhine dava açtı. Mahkemenin kararıyla 2011 yılının Kasım ayında, İstanbul Adli Tıp Kurumu'na gönderilen Ali Kandemir için, yaklaşık bir yıl sonra yüzde 100 oranında göremediği raporu verildi. Ancak firma avukatları, görememe oranının bu kadar fazla olmayacağını gerekçe gösterip rapora itiraz etti. Aynı rapor tekrar, Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Adli Tıp Kurumu, görme kaybının oranı için verdiği ilk raporu, iki yıldır onaylamayınca, dava da sonuçlanmadı.

İş Mahkemesi'nin, 6 ayda bir ertelendiğini dile getiren Ali Kandemir, yaşadıklarına isyan etti. SGK'nın karşılamamasından dolayı iki gözüne de protez göz taktırmak için bankadan 20 bin TL kredi çekmek zorunda kaldığını söyleyen Kandemir, “Ben iki gözümü kaybettim. Dünyam karardı. Hayatım karardı. Ne ben çalışabiliyorum. Ne de benimle ilgilenmek zorunda kalan eşim çalışabiliyor. Büyük zorluklar yaşadım. Banka kredileriyle geçinmek zorunda kaldım. Şimdi de maaşımın çoğu o kredilere gidiyor. Evimiz kira, kendi kaderimizle başbaşa bırakıldık. Benim iki gözümün görmediği sabit, bunu firmanın avukatları da biliyor, Adli Tıp Kurumu da. Ama ne onlar onaylıyor bunu ne de diğerleri kabul ediyor. Biz bir kaza yaşadık ve bunlar başımıza geldi. Çok mu zor bize sahip çıkılması. Suçumuz alın terimizle çalışmak mıyd? Ben biran önce bizim sesimizin duyulmasını ve artık bu mahkeme sürecinin sonuçlanmasını istiyorum" dedi. Ali Kandemir, malulen emekli olduğu için bin 400 TL maaş aldığını, bunun yarısının da kredi borçlarına gittiğini söyledi.

FİRMA İSİM DEĞİŞTİRDİ, PARASINI ALAMADI
Ali Kandemir'le aynı olayda yaralanan İdris Sarıkaya'nın açtığı dava daha erken sonuçlandı. Ankara 19'uncu İş Mahkemesi, Azyak firmasının 126 bin TL tazminat ödemesine karar verdi. Malulen emeklilik yerine sürekli iş görememezlik maaşı bağlanan Sarıkaya da, iddiaya göre firmanın isim değiştirmesinden dolayı mahkeme kararına rağmen iki yıldır, tazminat tutarını alamadı. Sorunlarının giderilmesini beklediklerini söyleyen İdris Sarıkaya, "Şimdi 301 işçinin hayatını kaybetmesiyle, madencilerin yaşadıkları sorunlar gündeme geldi. Ama yıllardır biz bunları yaşıyoruz. Firmalar sürekli yeni yöntemler deneyip, bize hak ettiğimiz tazminatı bile vermiyorlar. Adeta patlamanın ardından ölmediğimiz için cezalandırıldık. Bizim sesimiz de duyulsun. Bize yardım eli uzatılsın" dedi. (DHA)