Dolar 34,6904
%0.26
Euro 36,7503
%0.37
Altın 2.961,830
%0.92
Bist-100 9.652,00
%0

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Soma faciası davasında sanık Doğru:  3 bin işçiyle AK Parti mitingine katıldık

Soma faciası davasında sanık Doğru: 3 bin işçiyle AK Parti mitingine katıldık

MANİSA'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın görülmesine, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün de, Ramazan Doğru'nun çapraz sorgusuyla devam edildi.

  • Ege Postası
  • 19.08.2015 - 12:17
Ak Parti mitinglerine işçileri götürüp götürmediğine ilişkin bir soru üzerine Doğru, üretim yapılan havzalardan birinin kapanmak üzere olması nedeniyle 3 bin madencinin işsiz kalma riski bulunduğunu belirterek, "2011 genel seçimleri vardı ve yeni bir maden sahasının açılması için ihale talebimiz vardı. Bu süreçte, biz 3 bin işçiyle, Ak Parti'nin Manisa'da yaptığı mitinge katıldık" dedi. 

Soma'da geçen yıl 13 Mayıs'ta meydana gelen faciada, 301 madencinin yaşamını yitirmesi ardından başlatılan adli soruşturmada, haklarında, 'Olası kastla öldürme', 'Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümü ile birlikte birden fazla kişinin yaralanmasına neden olma', 'Neticesi sebebiyle ağırlaşmış yaralama' suçlarından 301 kez, 2 yıldan 25 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan toplam 46 sanığın yargılanmasına, bugün kaldığı yerden devam edildi.

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında, tutuklu sanıklar Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan, Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, İşletme Müdürü Akın Çelik, Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Ertan Ersoy, emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik'in yanı sıra tutuksuz sanıkların bir bölümü hazır bulundu. Ölen işçilerin aileleri de, avukatlarıyla birlikte duruşmayı takip etmek için mahkeme salonuna geldi.

RAMAZAN DOĞRU'NUN SORGUSUNA DEVAM EDİLDİ

Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşma yoklamayla başladı. Ardından dün yarım kalan Ramazan Doğru'nun çapraz sorgusuna devam edildi. Sorumlusu olduğu ocaklarda daha önce meydana gelen işçi kazalarından dolayı ceza aldığının hatırlatılması üzerine Ramazan Doğru, dünyanın en ağır işini yaptıklarını, ne kadar önlem alsalar da bu tür üzücü kazaların yaşandığını anlattı.

İŞÇİ SAYISINI ÜRETİM DEĞİL SOMA'NIN GELECEĞİ İÇİN ARTTIRDIK

Ocakta 2011 yılından sonra mekanik üretime geçtikleri halde neden işçi sayısının azalmayıp arttığı yönünde avukatlardan gelen soruya Ramazan Doğru, ilginç bir yanıt verdi. İşçileri üretim amaçlı değil eğitim amaçlı istihdam ettiklerini ileri süren Ramazan Doğru, “Soma'nın geleceğini düşündük. Bu kişilere eğitim vermek istedik. Yeni işyerleri için elemana ihtiyaç olacaktı. Soma'nın geleceği, madenciliğin geleceği, havzanın geleceği için eğitim amaçlı fazla eleman çalıştırdık. Ben bu işçileri özellikle aldım. Çünkü mekanize sistemin gelişmesi lazımdı. İşçilerin öğrenmesi lazımdı" dedi. 

YENİ ALANLARIN İHALEYE AÇILMASI İÇİN MİTİNGE 

İşçi sağlığı ve güvenliği konusunda Yönetim Kurulu'nun kendisine yetki devri verdiğinden haberi olmadığını, zaten kararda yer alan imzanın da kendisine ait olmadığını söyleyen Ramazan Doğru'ya, Ak Parti mitinglerine işçileri götürüp götürmediği yönünde soru gelmesi üzerine tartışma çıktı. Avukat Deniz Erşahin'in bu yöndeki sorusuna Ramazan Doğru'nun avukatları itiraz etti.

Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, sorunun iddianameyle ilgili olmadığını söyleyip kabul etti. Bu kez söz alan Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı, sorunun, şirketin siyasetle ilişkisi açısından önemli olduğunu ifade edip soruyu yeniledi.

DİĞER FİRMALAR DA MADENCİLERİ AK PARTİ MİTİNGİNE GÖNDERDİ

Avukatlarının itirazına rağmen bu konuya açıklık getirmek istediğini söyleyen Ramazan Doğru, “Bizim üretim yaptığımız kömür havzalarından birisi kapanmak üzereydi ve 3 bin madencinin işsiz kalması söz konusuydu. O zaman 2011 genel seçimleri vardı ve yeni bir maden sahasının açılması için ihale talebimiz vardı. Bu süreçte, biz 3 bin işçiyle, Ak Parti'nin Manisa'da yaptığı mitinge katıldık. Ama sadece biz değil, İmbat Madercilik ile Uyar Madencilik şirketleri de işçilerini, o mitinge gönderdi. Zaten sonra da, o ihale yapıldı. Biz de katıldık ama Demir Export firması kazandı" dedi.

Ramazan Doğru, şirketlerinin bünyesine yeni katılan Merzifon madene ocağı içinde kendisi inceleme yaptıktan sonra güvenlik sorunu olduğu için kapatma kararı verdiğini, bunu da Can Gürkan'a söylediğini anlattı.

OLAY SIRASINDA BÜYÜK KAOS VARDI

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasının öğleden önceki bölümüne, Soma Kömür İşletmeleri AŞ Genel Müdürü Ramazan Doğru'nun çapraz sorgusuyla devam edildi. Avukatların kendisine yönlendirdiği sorulara yanıt veren Ramazan Doğru, yerüstü görevi olan işçilerin yeraltında çalıştırılmadıklarını, TKİ ile işletme devri yazışmalarının düzenli yapıldığını anlattı. 

Ocakta görevli tahlisiye ekiplerinin, kaza sırasında hayatlarını kaybettiğini, diğer vardiyadaki görevlilerin geldiğini ayrıca başka ocaklardan da yardım istediklerini söyleyen Ramazan Doğru, “Olay sonrasında ocağın bulunduğu alanda kaos vardı. AKUT ekipleri bile içeriye girmiş, kurtarmalara katılmak için. Olay sonrasında zaten kimin ne yaptığı belli değildi" dedi. Ramazan Doğru, soru üzerine, bu tür kazalar için bir hazırlık planlarının da bulunduğunu ve bunlarında evraklarının olduğunu ileri sürdü.

Ocakta üretim baskısı olmadığını zaten 2012 ile 2013 yıllarındaki büyük üretim artışının ise tam mekanize üretimden kaynaklandığını ifade eden Ramazan Doğru, müfettişlerle görüşüp görüşmediği yönündeki soruya, “Müfettişler belli periyodlarda madene gelip inceleme yaparlardı. Ayrıca müfettişler, istediği zaman ocağa girer, istediği bölümü görürdü. Zaten madene girmek zorundalar. Görevi o zaten. Bizim telkinlerde bulunma durumumuz olamazdı" dedi. 

HAVZADAKİ RİSKLERİ CAN BEY DE, ALP BEY DE BİLİRDİ

Facianın yaşandığı maden ocağının devir alınması sürecini de anlatan Ramazan Doğru, Bahtiyar Ünver'in hazırladığı rapordan haberinin olmadığını söyleyip, “Ben zaten yıllardır bu havzada çalışan birisi olarak buraların risklerini biliyordum. Ayrıca bu işletmede daha önce yöneticilik yapmış kişilere de danıştık. Bu havzadaki kömürlerde çabuk yanma olurdu. Bu riski Can Bey de bilirdi. Alp Bey de bilirdi" diye konuştu. Ramazan Doğru, ayrıca emniyetsiz bir ocakta bu kadar yüksek bir üretimin de,yapılamayacağını ileri sürdü. 

Ramazan Doğru'nun konuşması sırasında, bir madenci annesi, “Siz hiç evladınızın cesedini, kucağınıza aldınız mı'" diye sordu. Tepkisinin devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı'nın salondan çıkarılmasını istediği madenci annesi bu kez, “Ne yapacaklar ban? Ancak ölürüm. Ben zaten oğlumdan sonra öldüm" dedi. Duruşmaya da öğle arası verildi.

ÖZGÜR ÖZEL DE AÇIKLAMA YAPTI

Duruşma sonrasında açıklama yapan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, “Türkiye gündemine getirdiğimiz işçilerin zorla mitinge götürüldüğü sözlerim, Soma Komisyonu'nda da, gündeme geldi. Önce işçiler bunu doğruladı. Daha sonra komisyonda, AKP'li milletvekilleri, buna karış çıktı. İşçilerin gönüllü geldiğini söyledi. Bugün Ramazan Doğru bunları söyleyerek bu durumu itiraf etti. İddialarımızı teyit etti. Haklılığımız ispatlandı. AKP'yi kurumsal kimliğini temsil eden biri kişinin, bizden, Soma'dan, madencilerden ve Türkiye'den özür dilemesi lazım" dedi.

Özel, Ramazan Doğru'nun, meclisteki konuşmasını avukatların sorusu üzerine duymadığını açıklamasına ise, “Ben bu sorunları madenci kahvesinde gidip öğrendim. Orada servis bekleyen madencilerden öğrendim. Bunları ben duydum ama biri madenci olarak kendisinin öğrenmemesi çok acı" dedi.


AKIN ÇELİK'TEN ÖNEMLİ İDDİA

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 8'i tutuklu 46 sanıklı davanın, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmasının öğleden sonraki bölümünde, Ramazan Doğru'nun çapraz sorgusu tamamlanıp İşletme Müdürü Akın Çelik'in sorgusuna geçildi. İlk olarak duruşma savcısının sorularını yanıtlayan Akın Çelik, "Tüm dünyadaki madenlerde olduğu gibi burada da, gaz sensörleri ayak çıkışlarında bulunur. Ocak içindeki kömür yangınlarının gaz ölçüm değerleri, yataydan dikeye doğru çıkar. Dinamit patlamalarında ise, karbonmonoksit oranı birden yükselir. Bilirkişinin ileri sürdüğü gibi sensörlerde kesinlikle biri kömür yangını, görülmemektedir. Ölçümlerde, 500 PPM ölçümleri, ocakta kömür çıkartılan alanlarda değildi. 50 PMM olurca üretim dururdu" dedi. Akın Çelik, Sıcaklık sensörlerindeki arızadan kendisinin haberi olmadığını, eğer olması durumunda değiştirteceğini, ayrıca ocak içerisinde de 35 dakikada sonlanacak kaçış planının bulunduğunu anlattı. 

HAKİMDEN BİLİRKİŞİ TEPKİSİ

Sorgusu sırasında kendi avukatının sorularını, hazırladıkları barkovizyondaki tablolar üzerinden yanıtlayan Akın Çelik'in sık sık bilirkişi raporunu eleştirmesi üzerine Mahkeme Başkanı Aytaç Ballı, araya girdi. Ballı, "Şu aşamada, bilirkişi raporunu eleştirme, bildiklerini anlat" dedi. 

OLAY GEÇ HABER VERİLDİ, İŞÇİLER YANLIŞ YÖNLENDİRİLDİ

Avukatının sorularını yanıtladığı sırada Akın Çelik, önemli iki iddiada da bulundu. Çelik, olay anında telefonların çalışmasına rağmen, ilk dumanın çıktığı bölgeden kendilerine kimsenin, hatta ekip amirlerinin bile haber vermediğini, 400 metre uzaklıkta ayakta çalışan işçinin bilgi aktardığını ileri sürdü. Olaydan haberdar olunduğu zaman hemen tahliye kararı alındığını ama ocak içerisinde, işçilerin yanlış yönlendirildiğini de öne sürdü. Akın Çelik, olayın nedeniyle ilgili soruya ise, "Sabotajda olabilir. Birde olay sırasında Kandilli Rasathanesi'nin bile ölçtüğü, bölgedeki açık ocaklarda büyük patlatmalar olmuş. Bu atlatmalar sırasında oluşan bir çatlaktan da ocağa gaz girmiş olabilir" dedi. 

ÇELİK, KAPASİTE ARTTIRIM İZMİNİ DURUŞMADA ÖĞRENDİ

Maden ocağında olmayan şeylerin varmış gibi gösterildiğini, işçilerin o duman yoğunluğunda her tarafı oksijen maskesiyle dolu olsa bile hayatta kalamayacaklarını söyleyen Akın Çelik, Park enerji firmasının yapamadığı iyileri yaptıkları için başarılı olduklarını da söyledi. 2017 yılına kadar yapılması gereken kömür üretiminin, kaza tarihinden kısa bir süre sonra tamamlanacak olmasını hatırlatan avukatların ondan sonra ne yapacağı yönündeki soruya Akın Çelik, "Emekli olup, tatil yapacaktım" yanıtını verdi. Avukatların bu kez TKİ'nin yüzde 20 oranındaki kapasite arttırıp izni verdiğini söylemesi üzerine ise Akın Çelik, "Bu kararı, duruşmada öğrendim" dedi. Bir işletme müdürü olarak kararı yeni öğrendiğini söylemesi salonda gülüşmelere, neden oldu. Akın Çelik ayrıca, ocakta 80 kişilik tahlisiye ekibinin olduğunu, AKUT ekiplerinin kurtarma çalışması içini ocağa girmemesi gerektiğini de söyledi. Akın Çelik'in, çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından, duruşma kaldığı yerden devam etmek üzere yarına ertelendi. (DHA)

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.