Soma iddianamesine red

SOMA'da 301 madencinin yaşamını yitirdiği faciayla ilgili 45 sanıklı davaya bakan Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi, iddianameyi eksiklikler nedeniyle reddetti.

Ege Postası
25.11.2014 - 11:24

İddianamenin Cumhuriyet Savcılığı'na iade gerekçesinde 'Mağdur ve tanıkların ifadelerinin tam alınmaması, suçlulara yönelik suçlamalarla ilgili delillerin yeterince belirtilmemesi' gösterildi.

Manisa Baro Başkanı Avukat Zeynel Balkız; Soma'da 301 madencinin ölümüyle ilgili 45 sanıklı iddianamenin Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulması sırasında eksiklerini sapladıklarını ve 'ret' kararı ile de haklı çıktıklarını söyledi. Baro Başkanı Balkız, iddianamesinin 4 gerekçeyle reddedildiğini açıkladı.

Geçen 11 Kasım'da Akhisar Cumhuriyet Savcılığı'na sunulan fezleke kabul edilip 8'i tutuklu 45 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame, Akhisar Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunuldu. Facianın meydana geldiği maden ocağında dumandan etkilenen 161 mağdur şikayetçi ve ölen madencilerin birinci derece yakınlarından oluşan 214 şikayetçi ve ifadelerine başvurulan, 425 kişinin de tanık olarak ismi bulunan iddianamenin eksiklikler nedeniyle reddedildi.

KENDİ BELİRLEDİKLERİ GEREKÇELERİNİ AÇIKLADI

Manisa Baro Başkanı Avukat Zeynel Balkız, iddianamenin Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunulması sırasında eksikleri saptadıklarını ve mahkemenin de bunu gördüğünü ve haklı çıktıklarını söyledi. Yeni İddianamenin en iyimser durumda Aralık ayı sonu veya yılbaşında hazır olabileceği belirten Balkız, gelinen noktaya sevindiklerini söyledi. İddianamenin 4 nedenden dolayı reddedildiğini belirten Baro Başkanı Balkız, gerekçeleri şöyle sıraladı:

"Bunlardan birincisi müştekilerin tamamının dinlenmemiş olmasıdır. İddianamede 301 şehidin yakınları ve yaralıların tamamı dinlenmesi gerekirken 216 kişi dinlenmiştir. Bu kişilerde bir şehidin 3-4 yakını da vardır. Yani; mağdurların tamamı dinlenmemiştir. İkincisi suçların şahsiliği prensibi vardır. O suçu işleyen kişinin hangi suçtan yargılandığı ve onun kusurundan kimin mağdur olduğu belli olmalıdır. Burada kişiler grup olarak suçlanmış ve savcılık adeta toptancılık yapmıştır. Üçüncüsü olayda yaralanan kişilere verilen raporda 'basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilir' şeklinde rapor verilmiş. Kendilerini yeraltında tehlikeye sokan durum konusunda delillerle irtibat sağlanmamıştır. Dördüncüsü de 'delillerin tamamı toplandı' denilmesine rağmen Sabit Gaz ölçüm cihazları için TÜBİTAK'ın göndereceği rapor beklenmemiştir. Yani delillerin tamamı toplanmamıştır."

Herkesin adil yargılanması gerektiğini söyleyen Baro Başkanı Balkız, "Biz ülkenin en büyük maden kazasında bu davada, hem şehitlerin yakınlarının, yaralıların ve mağdurların adil bir şekilde yargılanmasını istiyoruz. Savcılar bu iddianamede toptancılık yapıp işi aceleye getirmişlerdir. Şimdi eksik ifadeler de alınıp yeni ve ayrıntılı bir iddianame hazırlanmalıdır" dedi.

İDDİANEMEDE NELER VARDI'

İddianamede Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Can Gürkan; maden mühendisleri Yasin Kurnaz, Hilmi Kazık, Ertan Ersoy; Soma Kömür İşletmeleri A.Ş. Genel Müdürü Ramazan Doğru, Maden Mühendisi, İşletme Müdür Yardımcısı İsmail Adalı, İşletme Müdürü Akın Çelik, emniyet teknikeri Mehmet Ali Günay Çelik hakkında 'olası kasıtla kasten öldürme' suçundan 301 kez 20-25 yıl arasında, 161 kez de ağırlaşmış yaralama eyleminden 3 yıldan az olmamak üzere hapisle cezalandırılmalarına karar verilmesi talep edildi.

Tutuksuz sanıklar maden mühendisleri Yalçın Erdoğan, Harun Güneş, Fuat Ünal Aydın, emniyet teknikerleri Ergün Yılmaz, Coşkun Derici, Necati Karadeniz ve Harun Yılmaz, Erdem Cambaz için de 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölüme ve yaralanmasına neden olmak' suçundan 301 kez 2 yıldan 15 yıla hapis cezası talep edildi ve bu cezalarının ayrıca 3'te 1 oranında artırılmasını istendi.

DİĞER 29 SANIK

Yine tutuksuz olan taksirle birden fazla kişinin ölüme ve yaralanmasına neden olmak' suçlamasıyla kalan 29 sanık Serkan Kocaman, Soner Günay, Ümit Şahin, Nazmicem Nesemioğulları, Hüseyin Alkan, Adem Ormanoğlu, Burhan Karabaş, Sertaç Büyükgüney, Nimetullah Uğurlu, Efkan Kurt, Mehmet Bayri, Sertan Günay, Batuhan Ünlüyol, Ozan Sezer, Erdoğan Cinoğlu, Halil Sarı, Serhat Dinç, Saltuk Alp Demir, Uğur Karabulut, Serdar Günay, Mehmet Uçgun, Ömer Değirmenci, Fahri Pançar, Olcay Erşin, Mehmet Avcı, Halil Burhan, Hüseyin Ergin, Hilmi Karakoç, Caner Uysal hakkında da 2- 15 yıl hapisle cezalandırılmaları istenmişti.