Tadilatı yapılamayan onlarca okul var! Başkan Vardal uyardı: Yeni dönem sorunlarla başlayacak
2022-2023 eğitim-öğretim döneminin başlamasına kısa bir süre kalmışken İzmir’de bakım ve onarımı yapılmayan ve depremde zarar gördüğü halde yıkılıp yeniden yapılmayan okullar yeniden gündeme geldi. Konuya ilişkin Egepostası’na konuşan Eğitim-Sen İzmir Şube başkanı Necip Vardal, gerekli işlemlerin yapılamaması nedeniyle okullardaki öğrenci yükünün arttığına dikkat çekerken yeni eğitim öğretim yılında birçok sorunun ortaya çıkacağını söyledi.
- Ege Postası
- 20.07.2022 - 15:08
TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- Eylül ayında başlayacak olan 2022-2023 eğitim-öğretim yılına kısa bir süre kalırken bakım ve onarım işlemleri yapılması gereken okullar yeniden gündeme geldi.
İzmir’de 30 Ekim 2020 depremi sonrasında birçok okul binası orta ya da hafif dereceli hasar görmüştü. İzmir Valiliği 2021 yılında kent genelinde 83 okulun yıkılıp yeniden yapılması gerektiğini açıklamıştı. Kentte bir o kadar da onarım çalışmalarının yapılması gereken okulun olduğu belirtilmişti.
Ancak yeni öğretim yılına kısa bir süre varken yıkılıp yeniden yapılması gereken ya da onarılması gereken okullar konusunda beklenilen yol alınamadı.
Konuya ilişkin Egepostası’na konuşan Eğitim-Sen İzmir Şube başkanı Necip Vardal, gerekli işlemlerin yapılamaması nedeniyle okullardaki öğrenci yükünün arttığına dikkat çekerken yeni eğitim öğretim yılında birçok sorunun ortaya çıkacağını söyledi.
“3 OKUL BİLE EŞLEŞTİRİLEBİLİYOR”
İzmir’de tadilat yapılması ya da yıkılıp yeniden yapılması gereken birçok okul olduğunu ve mevcut durumun bazı sorunlara neden olduğunu belirten Başkan Vardal, “Bir sene kadar önce Valiliğin 83 okulun yıkılıp yenilerinin yapılacağına ilişkin bir açıklaması vardı. Bunların bir bölümü deprem öncesinde dayanıklılık testini geçemeyen okulardır. Diğer bölümüyse depremden sonra ağır hasarlı olan ve yıkılması gereken okullardı. Ancak o açıklamadan sonra birçok okulun da yine benzer nedenlerle boşaltıldığını biliyoruz. Yani bu 83 sayısının arttığını rahatlıkla söyleyebiliriz. Boşaltılan okullar başka okullarla eşleştiriliyor. Bazen iki okul da eşleştirilip okulun kapasitesi nedeniyle 3 okul da eşleştirilebilir. Bu da doğal olarak o okullarda ikili eğitime geçilmesini, sabah çok erken saatlerde eğitimin başlayıp akşam geç saatlerde çıkılmasına neden oluyor. Ayrıca teneffüs süreleri de kısalıyor. Binanın öğrenci yükü artıyor ve bu da hijyen konusunda da sorunların ortaya çıkmasına neden oluyor" dedi.
“SÜREÇLER ŞEFFAF YÖNETİLMİYOR”
Okullara ilişkin tadilat ve eşleştirme süreçlerinin şeffaf yürütülmediğini belirten Vardal, artan maliyetlerin de sürecin yavaşlamasına neden olduğunu ifade etti ve “Eşleştirme geçici bir çözüm olmakla birlikte henüz depremden sonra bu konuda inşaatı tamamlanan okul sayısı çok az. Birçok okul inşaatı ya da tadilatı girdi maliyetlerinin yüksekliği sebebiyle yapılamıyor. İptal edilenler var, ihaleye çıkılıp ihalesi gerçekleşmeyenler var. Ya da ihaleye çıkılıp belirli bir aşamadan sonra müteahhitlerin bıraktığı okullar var. Bu açıdan baktığımızda önümüzdeki eğitim öğretim yılının sıkıntılı geçeceğini söylememiz mümkün. Tabii bütün bunlarla ilgili Valilik ya da Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından kamuoyunu tatmin eden resmi bir açıklama yapılmadı. Kaç okul boşaltıldı, hangi okullar eşleştirildi, kaç ihale iptal edildi, kaç onarım ihalesi gerçekelşeşmedi… Bu gibi konularda elimizde ne yazık ki resmi bilgiler yok. Bu süreçler şeffaf yönetilmiyor. Bu bilgilerin kamuoyuyla paylaşılması gerekiyor. Milli Eğitim Bakanlığı bütçesinden okulların yapımı ve tadilatına ayrılan bütçenin artırılması gerekiyor. Nitelikli bir eğitim öğretim bir yönüyle de nitelikli binaların varlığından geçiyor. Olabildiğince buradaki öğrenci sayısının artırılması eğitim faaliyetinin niteliğinin de artacağı anlamına gelmiyor. Bu nedenle iptal edilen ya da çeşitli nedenle durdurulan ihalelerin bir an önce yenilenmesi gerekiyor. Bakanlık ve iktidarın bu konuda acilen adım atmalı” diye konuştu.
“COVİD KONUSUNDA CİDDİ SIKINTILAR BİZİ BEKLİYOR”
Okulların tadilatının yapılamamasının bazı okullardaki öğrenci popülasyonunu artırması nedeniyle koronavirüs salgını açısından da risk taşıdığının altını çizen Vardal, “Milli Eğitim Bakanlığı’nın temel sorunları var. İzmir özellne baktığımızda… İnşaatı tamamlanamayan okullar önümüzde ciddi bir sorun var. Bunun yanında Sağlık Baknaı’nın vaka sayılarının 40 kat arttığına ilişkin açıklaması var eğer ki vaka sayılarındaki artış bu şekilde devam eder ve sürece müdahale edilmezse vaka sayıların daha çok artacağını öngörmek mümkün. Bu da ciddi bir sorun. Evet şu an yaz, mekanlar açık ama okulların açılmasıyla birlikte covid konusunda bizi ciddi sıkıntılar bekliyor” ifadelerini kullandı.
“TÜM SORUNLAR KAR TOPU GİBİ ÖNÜMÜZE KONULACAK”
Yeni eğitim-öğretim yılının başlamasıyla birlikte bugüne kadar var olan sorunların kartopu gibi birikerek ortaya çıkacağına dikkat çeken Vardal, şunları söyledi; “Ayrıca okullar açıldığında biz ekonomik krizin önemli bir yansımasını da öğrenci giderlerinde göreceğiz. Araç gereç, çanta, servis ücretleri, yemek ücretleri gibi harcamalara baktığımızda bir velinin eğitim öğretim harcamalarının önemli ölçüde arttığını ve yoksul kesimlerin bunu karşılamakta zorlanacağını biliyoruz. Yeni önümüzdeki eğitim öğretim yılında tüm sorunlar kar topu gibi önümüze konulacak. Zaten var olan sorunlarımız vardı. Bunlar daha da artacak.
Yorum Yazın