Tanıklar 15 Temmuz gecesini anlattı
FETÖ elebaşı Gülen'in bir numaralı şüpheli olduğu 271 sanıklı davanın görülmesine devam edildi. Tanık olarak dinlenilen Üsteğmen B.S.K: "(Tutuklu sanık) Filo Komutanı Yarbay Mehmet Beşir Kanat, bana 'Konya'da gizli bir görev var. Detayları ben de bilmiyorum. Konya'ya gittiğinde sana detayları anlatacaklar. Bu çok gizli bir görev, başına her şey gelebilir. Onun için arkadaşlarına da bir şey söyleme.' dedi. Ancak ben ne olduğunu anlamadım" 271 sanıklı davaya devam edildi
- Ege Postası
- 28.09.2017 - 14:58
İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olduğu ve 271 sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesine dönüştürülen Aliağa Ceza İnfaz Kurumu Kampüsü'ndeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile taraf avukatları katıldı.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) kayda alınan duruşmada, Konya 3. Ana Jet Üs Komutanlığında görev yapan helikopter pilotu Üsteğmen B.S.K, tanık olarak verdiği ifadesinde, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı günden yaklaşık bir hafta önce tutuklu sanık eski 125. Filo Komutanı Yarbay Mehmet Beşir Kanat tarafından "Özel bir görev var" denilerek Konya'ya gönderildiğini anlattı.
"BAŞINA HER ŞEY GELEBİLİR"
Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığına bağlı Kaklıç Hava Meydanı'nda pilot ve uçuş teknisyenlerinin dinlendiği odada bulunurken tutuklu sanık Kanat'ın odaya gelerek kendisini dışarı çıkarttığını, etrafta kimsenin olup olmadığını kontrol etmesinin ardından kendisine birtakım konuşmalar yaptığını dile getiren B.S.K, şöyle devam etti:
"Filo Komutanı Yarbay Mehmet Beşir Kanat, bana 'Konya'da gizli bir görev var. Detayları ben de bilmiyorum. Konya'ya gittiğinde sana detayları anlatacaklar. Bu çok gizli bir görev, başına her şey gelebilir. Onun için arkadaşlarına da bir şey söyleme.' dedi. Ancak ben ne olduğunu anlamadım."
O dönem bölücü terör örgütü PKK'nın yöneticilerinden "Bahoz Erdal" kod adlı Fehman Hüseyin adlı teröristin yakalanmasına yönelik bir operasyon gerçekleştirme ihtimali üzerinde durduğunu, görev sırasında "Şehit olabilirim" düşüncesiyle evine giderek gizli bir göreve gideceğini eşine anlattığını, eşiyle vedalaştığını dile getiren B.S.K, otobüsle Konya'ya gittiğini ifade etti.
FETÖ'nün darbe girişiminin ardından tutuklanan eski Hava Pilot Kurmay Binbaşı Mehmet Fatih Özkan ve eski Yarbay Alparslan Şahin'le Konya'da yaptığı görüşmede, gizli görevin ne olduğunu sorduğunda bilgi alamadığını, görevin saklandığını aktaran B.S.K, Özkan'ın kendisine "15 Temmuz Cuma günü seni saat 4-5 gibi arayacağız. Bizden haber bekle. Biz seni filonun aracıyla bulunduğun yerden alacağız." demesinin ardından anne ve babasının yaşadığı eve geçtiğini söyledi.
Yolda giderken kendisini arayarak "Tedirgin misin'" diye soran Şahin'e, "Komutanım görevi bilmediğim için tedirginim. Yoksa korkmuyorum. Bu ülke için canımı vermeye hazırım." diye ifadeler kullandığını dile getiren B.S.K, 2-3 gün kimsenin kendisini aramaması üzerine kendisinin filoyu arayarak görüştüğü Şahin'in görevin iptal olduğunu söylemesinin ardından rahatladığını söyledi.
FETÖ'CÜ OLMAYAN KOMUTANLARIYLA GÖRÜŞMÜŞ
Ailesiyle bir alışveriş merkezindeyken FETÖ'nün darbe girişimini öğrenmesinin ardından, tutuklu sanık Kanat'ın kendisini nasıl bir tuzağa düşürdüğünü anladığını, o gece hiçbir çekilde Kanat'ı aramadığını, FETÖ'cü olmadığından emin olduğu komutanları arayarak bilgi sahibi olduğunu beyan eden B.S.K, olaylardan sonra Konya Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şubesi Müdürlüğüne giderek bildiklerini anlattığını sözlerine ekledi.
BAŞBAKAN'IN AÇIKLAMASINDAN SONRA ŞOK GEÇİRDİK
Tanık Astsubay M.E. ise darbe girişiminin yaşandığı gün Kaklıç Hava Meydanı'nda arama kurtarma ekibinde çalıştığını, akşam saatlerinde Cougar tipi helikopterin havalanacağı bilgisine ulaşmasının ardından piste gittiğini anlatarak, "Helikopter kalkmadan önce darbe girişimine ilişkin hiçbir bilgimiz yoktu. Helikopter kalktıktan sonra Başbakan Binali Yıldırım'ın televizyondan yaptığı 'Bu bir darbe kalkışmasıdır.' açıklamasının ardından şok geçirdik. Çünkü diğer darbelerde olduğu gibi ülkede bir karışıklık yoktu." ifadelerini kullandı.
Duruşmaya öğle arası verildi.
Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi'yle (SEGBİS) kayda alınan duruşmada, Yüzbaşı H.İ.Ö. tanık olarak verdiği ifadesinde, 15 Temmuz darbe girişiminin yaşandığı gece Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığında görev yaptığını, saat 23.40'ta Copuger tipi bir helikopterin havalanması üzerine Kaklıç Hava Meydanı'ndaki 125. Filo Komutanlığına gittiğini belirterek, burada bir süre beklemesinin ardından üsse döndüğünü anlattı.
Daha sonra saat 01.00 sıralarında yeniden 125. Filo Komutanlığına gittiğinde tutuklu sanık eski Pilot Yüzbaşı Fatih Ülker'in kendisine "Burnuma kötü kokular geliyor, bu amaçla uçmayı reddediyorum. Uçmamak için bahaneler buluyorum." dediğini aktaran H.İ.Ö., bunun üzerine tutuklu sanık eski 125. Filo Komutanı Yarbay Mehmet Beşir Kanat'ın Ülker'i fırçaladığını duyduğunu anlattı.
Uçak ve helikopterlerin uçuşa hazır edilmemesi, onayları alınmadan hiçbir hava aracının hareket etmemesi, hukuk dışı bir eylemde bulunulmaması yönünde verilen emrin ardından tutuklu sanık eski Hava Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Korgeneral Hasan Hüseyin Demirarslan'ı taşıyan Casa tipi uçağın Eskişehir'e uçtuğunu dile getiren H.İ.Ö., Couger tipi helikopterin havalanmak için motor çalıştırdığını öğrenmesinden sonra da gerekli güvenlik tebdirlerini aldıklarını söyledi.
Çiğli'deki pistte park halindeki Sikorsky tipi helikopterden ise Muharebe Arama Kurtarma (MAK) timinin ağır silahlar indirdiğini gördüğünü söyleyen H.İ.Ö., "Kalkmaması için yanına gittiğimiz helikopterin motoru zaten 26 dakikadır çalışmaktaydı, hemen kalkması gerekirken kalkmıyordu. Normalde kalkmak istese 7-8 dakikalık sürede kalkıp giderdi. Adını sonradan öğrendiğim pilot Müjdat Sarısoy (Tutuklu sanık) Ankara'ya gidip gelecek yakıtı olmasına rağmen, 26 dakika anlamsızca beklemişti. Bu konuda verilen bazı ifadelerde, bir astsubayın Sarısoy'a yönelik 'motoru kes' anlamına gelen boğazını eliyle kesme işaretinin yanlış anlaşıldığını düşünüyorum. Orada pilota, 'Motoru kapat' işaretini veren astsubay değil, benim. Bu işaretimin ardından, pilot bana onay vererek motor kapatma işlemini gerçekleştirdi. Motorun susturulması yaklaşık 10 dakikayı bulur ancak pilotlar, 3,5 dakikada helikopter motorunu susturdu." ifadelerini kullandı.
O sabah, tutuklu sanık eski Hava Eğitim Komutanlığı Kurmay Başkanı Tuğgeneral Veyis Savaş'ın Çiğli 2. Ana Jet Üssü'nde emir komutayı devraldığını aktaran H.İ.Ö., "Savaş, Çiğli'deki şüpheli kişileri polise teslim ederken çok üzgündü. Onlara yönelik, 'Siz Yunan askeri değilsiniz, dik durun.' dediğini, sonra ise bir şüphelinin omzuna dokunarak, 'Ne sorarlarsa sorsunlar, 'Bir şey yapmadık' diyeceksiniz, şeklinde telkinde bulunduğunu duydum." dedi.
Bunun üzerine söz alan Savaş, tanığın akıl ve mantık kurallarına aykırı bulduğu beyanını kabul etmediğini ifade etti.
TUTUKLU SANIĞIN "SABRET, ALTIN BİR NESİL GELİYOR" DEDİĞİ İDDİASI
Tanık subay M.A.B., darbe girişiminin yaşandığı gece görevde olmadığını söyleyerek, bazı sanıkların FETÖ ile bağlantılarına ilişkin somut bir bilgisinin bulunmadığını ancak şüphelendiği bazı isimler olduğunu belirtti.
Darbe girişiminin öncesinde, sohbet ettiği tutuklu sanık eski Çiğli 2. Ana Jet Üs Komutanlığı Harekat Eğitim Komutanı Albay Ramazan Elmas'a, "Filoda sağlam uçuş yapacak bir ekibin olmadığı" yönünde bir serzenişte bulunmasının ardından Elmas'ın cevaben, "Sabret, altın bir nesil geliyor." cümlesini kurduğunu iddia eden M.A.B., FETÖ ile ilişkilendirilen "Altın Nesil" kavramını okuduğu bir kitaptan öğrendiğini ifade etti.
M.A.B., darbe girişiminin olduğu saatlerde pilot arkadaşlarıyla yazıştığı WhatsApp grubunda FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin tespitler yaptığını söylemesinin ardından, Başbakanlık avukatı Ahmet Numan Arıcı söz alarak, yaptıkları savunmada birçok sanığın bu girişimden haberlerinin olmadan hareket ettiklerini, bu yönüyle WhatsApp yazışmalarının yargılamaya fayda sağlayabileceğini savunarak, mahkeme heyetinden M.A.B.'nin cep telefonundaki bu yazışmaların, dosyaya eklenmesini istedi.
Talebi kabul eden Mahkeme Başkanı, WhatsApp yazışmalarını duruşma salonundaki ekranlara aktararak okumasının ardından dosyaya dahil etti.
Mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırdı. (AA)
Yorum Yazın