Temel Karamollaoğlu: Ahlaksız ve müfteriler

Temel Karamollaoğlu, SP Eğitim Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısında, ülke gündemini değerlendirdi. Karamollaoğlu, 1993’te, Sivas Madımak Oteli’nde yakılarak, öldürülen 35 kişinin dün 26’ncı yılında anıldığını söyledi. Karamollaoğlu, “Madımak hadisesi ve 1993’te yaşanan bütün olaylar, topyekun araştırılmalı ve o sene kimlerin, hangi hadiseleri planladığı ortaya çıkarılmalı. Gizli bir şey kalmamalı, gerçek suçlular adalet önünde hesap vermeli” diye konuştu.

‘O DÖNEM DE GERÇEKLERİN PEŞİNDEYDİK’

‘Ergenekon’ davasında çıkan beraat kararlarını değerlendiren Karamollaoğlu, Necmettin Erbakan’ın, bazı mensuplarının yanlış tavırları nedeniyle Türk ordusunun yıpratılmaması gerektiği yönündeki görüşünü hatırlattı. Karamollaoğlu, “Biz bunları dile getirdiğimiz zaman birtakım ahlaksız ve müfteri insanlar bizi Saadet Partisi olarak ‘Ergenekon’un dinci ayağı’ diye itham etmişlerdi. Biz o dönem de gerçeklerin peşindeydik, ordumuzun yıpratılmamasına önem veriyorduk bugün de aynı duygu ve düşünceleri yaşıyoruz” dedi.

‘GEÇ GELEN ADALET, ADALET DEĞİLDİR’

‘Ergenekon’ davalarıyla ordunun üst komuta kademesinin tasfiye edildiğini kaydeden SP lideri Karamollaoğlu, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişimiyle de ‘Amerikan yanlısı’ komuta kademesinin tasfiye edildiğini söyledi. Darbeye teşebbüs edenlerin mutlaka cezalandırılması gerektiğini vurgulayan Karamollaoğlu, şöyle konuştu:

“Ama eğer göz yordamıyla birtakım yanlış adımlar atar, ordumuzun üst kademesine ciddi manada ikinci bir darbe indirirsek ki, indirildi, bu sefer zayıflayan, güç kaybeden kendi ordumuz olur. Komuta kademesinin yüzde 60’tan fazlası 15 Temmuz hadiseleriyle tasfiye edildi. Geç gelen adalet, adalet değildir. Burada devlet yetkililerinden bir beklentimiz var. Kimse adalete müdahale etmemeli. Müdahale mahiyetindeki hiçbir tavır ve sözde de bulunulmamalı. Hakimler böyle bir etki altında kaldıkları zaman doğru karar vermekte zorlanıyorlar. Hakimlere de bir tavsiyemiz var. Lütfen siz hiçbir suretle devlet yetkililerinden de gelse telkin altında hüküm vermeyin. Biz bunu bütün hakimlerimizden bekliyoruz.”

‘GÜÇLÜ MECLİSE İHTİYAÇ VAR’

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde değişiklik yapılması gerektiğini savunan Karamollaoğlu, “Bizim kanaatimiz şu ki süratle bütün partileri Cumhurbaşkanı toplamalı, herkesi tatmin edecek, Türkiye’ye huzur getirecek, toplumun Meclis’te temsil edilmesine fırsat sağlayacak bir düzenleme yapılsın. Cumhurbaşkanı bugünkü haliyle bir partinin genel başkanı olmamalı, tarafsız olmalı; çünkü ülke sıkıntıya girdiğinde kucaklayıcı bir makama ihtiyaç var. Biz temsilde adaletin mutlaka gerçekleşmesi, yüzde 10 gibi yüksek bir barajın kesinlikle olmaması gerektiğine inanıyoruz. Cumhurbaşkanlığı sistemi devam edebilir; ama Cumhurbaşkanı'nın tarafsız olması, bir parti genel başkanı olmaması kaydıyla. Fakat onun karşısında yeri geldiğinde Cumhurbaşkanı’nı sorgulayacak, denetleyecek güçlü Meclis’e ihtiyaç var” dedi. ‘Şeffaflık’ vurgusu da yapan Karamollaoğlu, “Şeffaflık mutlaka sağlanmalı. Devlette şeffaflık, adaletin tecelli edeceğinin işaretidir. Yoksa adaleti nasıl sağlayacaksınız k? Herkes hesap verebilmeli. Bunun için bu değişikliğe kesinlikle ihtiyaç var. Bir kişi buna karşı çıkabilir. O da onun hakkıdır; ama Türkiye’nin bu değişikliğe mutlaka ve mutlaka ihtiyacı olduğu kanaatindeyiz. Zaman içinde de bu değişiklik mutlaka gerçekleşecek. Nasıl gerçekleşeceği, hangi süreçte gerçekleşeceği önemli. Biz bunun bir an önce halledilmesi gerektiğine inanıyoruz” diye konuştu.

‘ENFLASYON RAKAMLARINA İNANMIYORUM’

SP lideri Karamollaoğlu, soru üzerine, Türkiye İstatistik Kurumu’nca (TÜİK) açıklanan enflasyon rakamlarına inanmadığını belirterek, “Bu noktada ben iktidara bu tip manipülasyonlarda 10 üzerinden 10 veririm. Yani şimdi mantıklı m? Tam şu sıralarda siz zamları yapacaksınız, bunu da enflasyon rakamlarının içine koyacaksınız. Akıl var, mantık var. Orada zekiler; ama zekanın bu kadarı keskin sirke küpüne zarar tarzında yorumlanmalıdır. İktidarın rakamlarına güvenmiyorum ben artık; çünkü manipüle edildiği çok açık ve net” dedi.