Torun'dan kurultaya 'İzmir' bakışı

YAĞMUR UYGUR / EGEPOSTASI - CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, 26- 29 Ağustos arasında Çanakkale’de Tarihi Gelibolu Yarımadası’ndaki Kocadere köyü yakınında bulunan Alan Başkanlığına ait Kocadere Kamp Alanı’nda yapılan ve bugün 17.00’de sona erecek olan Adalet Kurultayı’nda İzmir’i değerlendirdi.

24 günlük serüvenin ardından Adalet taleplerinin içeriğinin bu kurultayla anlatıldığını dile getiren Torun, “26-29 Ağustos arasında başlattığımız kurultayımız bu akşam saat 17.00 itibariyle bitecek. Adalet yürüyüşümüzle başlattığımız adalet talebimizi o gün 24 gün yürüyerek ifade ettik. Şimdi de burada Kocadere Kamp alanında adaletin açılımını yapıyoruz” dedi.

“ADALET TALEBİMİZİ DİLE GETİRDİK”

Kurultay’da neden adalet istediklerini yüksek sesle dile getirdiklerini ifade ettiklerini belirten Torun, “Niçin adalet istediğimizi anlatıyoruz.  8 ana başlık ve yaklaşık 58 çalıştay ortaya koyduk. Bugün itibariyle de sonuçlanıyor. Oldukça başarılı ve dolu dolu geçti. Bütün paneller ve çalıştaylarımız inanılmaz kalabalık oldu. Özellikle ilk gün 30 bin üzerinde katılımcı oldu. Bütün yönleriyle adaleti değerlendirip, adalet talebimizi ilettik” şeklinde konuştu.

“İZMİR ADALETSİZLİĞİ YAKINDAN TANIR”

Kurultayda İzmir İl Örgütü ve Gençlik Kollarının önemli katkıları bulunduğunu da söyleyen Torun İzmir’in adaletsizliği en yakından tanıyan şehirler arasında olduğunu hatırlatarak “İzmir’imiz kurultayımıza çok önemli katkıda bulundu. Çadır alanımızın düzenlenmesinde önemli katkılar sağladı.  Ellerinden geleni yaptılar. İzmir ve Aydın burada çok önemli katkıda bulundu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’mız ciddi bir adaletsizliğe uğramıştı. O gün o yargılayanlar şu anda FETÖ’den hapiste. Bu kumpasın ne denli haksız ve siyasi olduğu da ortaya çıktı. En fazla burada adaletsizliğe uğrayanlardan biri İzmir. Belki de adaletin gerçek anlamda anlamını bilenlerden biri İzmir Büyükşehir Belediyemiz ve Başkanımızdır. Çünkü ciddi bir mağduriyet yaşadılar adaletsizlikle karşı karşıya kaldılar. Bu nedenle onların burada adaletsizliği daha yüksek sesle dile getirmesi daha da anlam kazandı” ifadelerini kullandı.