Anasayfa
Yerel Politika
Türeli'den çevre sorunları için araştırma önergesi

Türeli'den çevre sorunları için araştırma önergesi

CHP İzmir Milletvekili Rahmi Aşkın Türeli, Türkiye’nin 3 büyük kentinden biri olan İzmir’de çok sayıda çevre sorunu yaşandığını belirterek, “Enerji santrallerinin yarattığı kirlilik, kentin her tarafında açılan taş ocakları, maden arama faaliyetleri, akarsulardaki kirlenme, balık çiftliklerinin faaliyetleri ve radyoaktif kirlilik bu çevre sorunlarının başında gelmektedir” dedi

Ege Postası
12.03.2015 - 13:29

Türeli, İzmir’deki çevre sorunlarının araştırılması ve bu sorunlara çözüm üretilmesini sağlamak amacıyla TBMM Başkanlığı’na bir araştırma önergesi sundu. Türeli, önergeye ilişkin yaptığı değerlendirmede, İzmir sınırları içerisinde bulunan akarsular ve bunların oluşturduğu havzalarda yoğun bir kirlilik yaşandığını ifade etti.

Türeli, “Söz konusu kirlilik, havzaların hinterlandında yer alan sanayi tesisleri ve yerleşim yerlerinin atıklarını arıtma sisteminden geçirmeden drene etmelerinden kaynaklanmaktadır. Nitekim Küçük Menderes Nehri ve Bakırçay Nehri’nde kirlilik, debilerine drene edilen sanayi atıkları ve kanalizasyonlar nedeniyle had safhaya ulaşmış durumdadır. Söz konusu nehirlere ilişkin hazırlanan bilimsel raporların tümünde, ‘kirliliğin en üst düzeyde olduğu’ ve ‘nehir suyundaki kanserojen ağır metallerin üst sınırda bulunduğu’ ifade edilmektedir” bilgisini verdi. -TAŞ OCAKLARI- Kentte çevreye ilişkin diğer bir sorunun son yıllarda giderek artan taş ocağı açma girişimleri olduğuna dikkati çeken Türeli, özellikle son dönemde işletme aşamasına gelen çok sayıda taş ocağının Çevresel Etki Değerlendirme raporundan muaf tutulmasının tepkiye neden olduğunu ifade etti. Bu taş ocaklarında, bulundukları bölgede tarımı, hayvancılığı ve insan sağlığını tehdit edebilecek çalışmalar yapıldığını kaydeden Türeli, “Bu nedenle taş ocağı açma çalışmaları vatandaşları ciddi biçimde rahatsız etmektedir. Taş ocakları nedeniyle amonyum ve sülfit gibi toksik maddeler yeraltı sularını ve temiz tarım topraklarını kirletmektedir. Yaşam alanlarına yakın yerlerde açılmak istenilen taş ocaklarına tepki gösteren vatandaşlar, bu durumu çeşitli eylemlerle protesto etmektedirler” dedi.

SİYANÜRLE ALTIN ARAMA
İzmir ili sınırları içerisinde gerçekleştirilen siyanürle altın arama faaliyetlerinin de kamuoyunda tartışma konusu olduğuna işaret eden Türeli, Bergama Ovacık, Ödemiş Gölcük Yaylası ve Birgi ile kent merkezine sadece 20 kilometre uzaklıkta bulunan Efemçukuru’ndaki maden arama girişimlerinin toplumsal tepkinin doğmasına neden olduğu ifade etti. Türeli, “Buna rağmen Bergama Ovacık’ta siyanürle altın arama ve çıkarma çalışmaları devam etmektedir. Siyanürün çevre ve insan hayatına olan etkilerinin incelendiği birçok bilimsel raporda, bu maddeyle temas eden canlılarda telafisi güç sağlık sorunlarının ortaya çıktığı ifade edilmektedir” şeklinde konuştu.

BALIK ÇİFTLİKLERİ
Türkiye’nin en önemli turizm bölgelerinden Çeşme ve Karaburun’da doğa harikası koyların balık çiftlikleri nedeniyle hızla kirlendiğini belirten Türeli, şunları kaydetti: “Bölgede sayıları giderek artan balık çiftliklerinden denize karışan biyolojik atık özelliği taşıyan maddeler, köpükler ve diğer pislikler ekolojik dengenin her geçen gün biraz daha bozulmasına neden olmaktadır. Çiftliklerde balık yemi olarak kullanılan maddelerin çürümeye başlamasıyla denizdeki oksijeni tüketip metan, karbondioksit ve hidrojensülfür gazlarının oluşmasına neden olduğu, denizlerdeki canlı türlerini hızla yok ettiği bilinmektedir.”

İZMİR’İN ÇERNOBİLİ
“İzmir’in Çernobil’i” olarak bilinen, Gaziemir’deki eski kurşun fabrikası alanında radyoaktif kirliliğin temizlenmesi için hiçbir adım atılmadığını vurgulayan Türeli, 2012 yılında bölgede radyoaktif kirlilik yaşandığının ortaya çıkmasından sonra yapılan incelemeler ve hazırlanan çok sayıda bilimsel raporlara rağmen radyoaktif atıkların temizlenmesi için adım atılmamasının, bölgede yaşayanları da endişelendirdiğini ifade etti. “Fabrikanın faaliyet gösterdiği alanda bulunan radyoaktif atıkların üzeri toprakla örtülmüştür” diyen Türeli,“Ancak alanda inceleme yapan Türkiye Atom Enerjisi Kurumu (TAEK) yetkilileri, bu işlemin işe yaramadığına dair bir rapor düzenlemiştir. Sonuç olarak, atıkların içerisinde bulunan radyoaktivite halen bulaşmaya devam etmektedir. Bu nedenle bölgenin hızla temizlenmesi gerekmektedir” ifadesini kullandı. Türeli, araştırma önergesini tüm bu sorunların giderilmesini sağlamak adına verdiğini ifade ederek, “İzmir’e ilişkin her türlü sorunun takipçisi olmaya devam edeceğim” dedi.