Turistik gezide değiller,ölümden kaçıp geldiler

ZMİR'de sayıları yüzbini aşan, birçoğu parklarda aç susuz yatıp kalkan Suriyeli mültecilerin sorununa yerel ve genel yönetimin elele vererek çözüm bulması gerektiğini söyleyen İzmir Mültecilerle Dayanışma Derneği İdari Koordinatörü Pırıl Erçoban, "Suriyelilerden şikayet etmek yerine bu insanların toplumun bir parçası olduğunu kabullenmek gerektiyor" dedi.

Ege Postası
15.07.2014 - 10:01

İZMİR-İzmir'de caddelerde, kavşaklarda dilenen Suriyelilerin sayısının artamasıyla, şikayetlerin de çoğalması üzerine sorun bir toplumsal yara haline geldi. İzmir Mültecilerle Dayanışma Derneği İdari Koordinatörü Pırıl Erçoban ise sağduyu ve yardım çağrısı yaptı. Erçoban, “O insanlar turistik gezide değiller, ölümden kaçıp geldiler. Onları kamplarda tecrit etmek yerine topluma entegre etmek gerek, zaten bir çoğu kamplara gitmek istemiyor. Onlara karşı yapılan ırkçı davranışlar ve nefret söylemleri cezasız kalmamalı. Yerel yönetimlerin sorumluluğu kentte yaşayan herkese karşıdır. Yerel yönetim bu sorun beni ilgilendirmiyor diyemez. Devletin her kurumuna da bu görev düşüyor" dedi.
Erçoban, devletin sorumluluğunun sınırları açmakla başladığını, kapıları açtıktan sonra 'ne haliniz varsa görün' demenin yanlış olduğunu belirterek “Devletin iltica ve göç politikaları konusunda eleştirilmesi gereken çok husus var. Devletin iyi yönetemediği nokta, gelen Suriyeli sayısı ve bu kadar uzun süre kalacaklarını tahmin edememesiyle başlıyor. Türkiye genelinde 1.5 Milyon Suriyeli olduğu bunun 220 bininin kamplarda diğerlerinin ise çeşitli illerde yaşadığı biliniyor. Bu sorun yardımlarla dönecek bir çark değil. Kayıtsız ekonomide çalışanlar sömürüye maruz kalıyor. Yasal olarak çalışma izni kolaylaştırıldı, fakat bunu dışarıda göremiyoruz. Gelen Suriyeliler 2011'de çıkan Türkiye Geçici Koruma Rejimi ile korunuyorlar. Geçici Koruma yönetmeliği net ve şeffaf değil. Hastane masrafları AFAD'a faturalandırılıyor. Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şubesi'nin açtığı birimde tanıtım kartı veriliyor. İlaçları kendileri almak zorunda. Gerekli mevzuat düzenlemeleri ve uygulamaları takip edilmiyor. Dünyanın 17. büyük ekonomisi olan bir ülkenin 1,5 milyon insanla baş edememesi mümkün değil“ dedi. (DHA)