Türkiye meydanlarda
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin birinci yılında, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" anma etkinlikleri çerçevesinde vatandaşlar meydanlara akın ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne geldi. Şehitler Köprüsü'nde tören düzenleniyor. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde insan seli
- Ege Postası
- 15.07.2017 - 20:09
FETÖ'nün 15 Temmuz'daki darbe girişiminin birinci yılında, "15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü" anma etkinlikleri çerçevesinde vatandaşlar meydanlara akın ediyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne geldi. Şehitler Köprüsü'nde tören düzenlendi.
15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni başladı. 3 farklı noktadan köprüye yürüyüşler gerçekleşti. Şehitler Makamı'nın açılışını yapacak Cumhurbaşkanı Erdoğan, darbe girişiminin birinci yılında 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde düzenlenen anma törenine katılmak için Nakkaştepe'den yürüyerek alana geldi. Başbakan Yıldırım da Çengelköy'den 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne yürüyerek ulaştı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları;
"Tam bir yıl önce bugün, bu saatlerde ülkemizin pekçok yeriyle birlikte burada, bir ihanet girişimi başlamıştı.
Tanklarıyla, zırhlı araçlarıyla buraya gelen darbecilerin köprüyü kapatmasıyla, bir süredir anlam verilemeyen hareketlenmenin sebebi ve hedefi artık anlaşıldı.
Köprüyü kapatan darbeciler kendilerince "artık kontrol bizim elimizde" mesajı vermek istiyorlardı.
Milletimiz anında darbenin arkasında FETÖ olduğunu tespit etmiş ve hemen harekete geçmiştir.
"EN KANLI SALDIRILAR ANKARA VE İSTANBUL'DA YAŞANDI"
Sayın Başbakanın ve şahsımın yaptığı çarğıyla milyonlarca vatandaşımızı darbecilere karşı sokakları, meydanları, kışla önlerini doldurmuştu. En kanlı saldırılar İstanbul ve Ankara'da yaşandı. Diğer illerimizde darbeciler harekete geçmeye fırsat bulamadan derdest edilmişlerdir. Köprüyü kapatan tankların önünde tam 36 vatandaşımız şehit oldu.
En ağır silahlar vatandaşlarımıza karşı acımasızca kullanıldı. Ama milletimin elinde sadece bayrağı ve imanı vardı.
"BU MİLLETİ KİM DURDURABİLİR"
Onların karşısında dikilen milletimizin neyi vard? Benim vatandaşımın elinde sadece aynen bugün olduğu gibi bayrağı vardı. Ama bunun yanında çok daha etkili bir silahı vardı. O silah da imanıydı. Bir tarafta imanlı olan halkım vardı ama öbür tarafta imansız darbeciler vardı. Dünyanın en modern silahlarına galebe çalındı. Sırtındaki tişörtünü tankın egzoz borusuna tıkamak suretiyle çalışamaz hale getiren imandır. Sağında solunda onlarca kişi vurulduğu halde geri dönmeyi aklından geçirmeyen bu milleti kim durdurabilir'
Ah şu köprünün dili olsa da o gece yaşanan kahramanlıkları bir anlatsa... Şehit kanlarıyla sulanan her karış toprağın dili olsa da yiğitlik nasıl olurmuş dünyaya anlatsa... 15 Temmuz gecesi bu hilal uğruna batan tüm şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Onlar bizim güneşlerimizdir. O gece yaralansa da eğilmeyen tüm başlara şükranlarımızı sunuyorum.
15 Temmuz'da darbecilerin saldırısında 250 şehit verdik. Karşılığında Türkiye'nin istikbali kurtarıldı.
Türk milleti 15 Temmuz'da tarihte her zaman olduğu gibi kutsalı için canını vermekten çekinmeyeceğini göstermiştir.
"ÖNCE BU HAİNLERİN KAFASINI KOPARACAĞIZ"
15 Temmuz ilk değil son saldırı da olmayacaktır.. FETÖ'nün, PKK'nın, DEAŞ'ın arkasında kimlerin olduğunu biliyoruz. Önce bu hainlerin kafasını koparacağız.
Kandil'de, Küpeli'de, Bestler Deresi'nde şu anda askerimiz, polisimiz, komandolarımız, tüm güvenlik güçlerimiz oralarda tek tek temizliyorlar. Diğer mesele ise parlamentonun meselesidir. Parlamento bu konuda kararını vermesi halinde ben de onaylarım.
Biz dirileri şerefli, ölüleri şanlı Türk milleti olarak coğrafyamızın, bölgemizin, dünyanın geleceğine talibiz. Bizi ne terör örgütlerinin alçakça saldırıları, ne onları kullanan güçlerin sinsi oyunları çökertebilir. Biz işte bu ruhu, bu inancı, bu iddiayı kaybettiğimiz gün biteriz. Bunu iyi görün. Allah'ın izniyle o gün asla gelmeyecek. Gerekirse bir ölecek ama bin dirileceğiz. Ölümü ölümle korkutarak yolumuza devam edeceğiz. Kalbimizden inancı, yüreğimizden cesareti, bileğimizden gücü, sırtımızdan teri hiç eksik etmeden durmaksızın çalışacağız."
Bazıları ısrarla ne diyo? Kontrollü darbe! Milletimizin bu şanlı direnişine kara çalmaya çalışıyorlar. Bu terbiyesizliktir. Bu ahlaksızlıktır. Doğru. O gece 23.15'te havalimanına iniyor. Tanklar önünde. Önce korkuyor. Bekliyorlar, görüşüyorlar. Görüşmeden sonra tankların koruması altında bu zat oradan çıkıp Bakırköy Belediyesi'ne gidiyor. Biz Yenikapı buluşmasına bilseydim davet etmezdim. Önce davetime olumsuz cevap verdi. Son anda gelebileceğini bildirdiler. Fakat Yenikapı ruhundan da hiçbir şey alamamış ki, kontrollü darbe dedi. Bu 250 şehidimize saygısızlıktır. 2193 gazimize saygısızlıktır, hakarettir. Bu millete saygısızlıktır, hakarettir. Bu millet senin gibi ürkek, korkak değil. Bu milletin yüreği var. O sende yok. Bu mücadele ödleklerin mücadelesi değildir. Bu sözü iki kesim ısrarla kullanıyor. Birincisi FETÖ'cüler ve onları destekleyen yabancılar kullanıyor. İkincisi ise ana muhalefetin başındaki bu zat yapıyor.
15 Temmuz kontrollü darbe değildi. Ama CHP'nin başındaki kişi kontrollü şekilde başa getirilmiştir. Sen o makama CD ile gelmiş genel başkansın."
BAŞBAKAN YILDIRIM: KENDİ BATAKLIKLARINDA SÖNECEKLER
Başbakan Binali Yıldırım kürsüde, Başbakan Yıldırım konuşmaya başladı. İşte Başbakan'ın konuşmasından öne çıkan satır başları;
'Vatanın evlatlarını, kahramanlarını burada şehit verdik. Namusumuz için çıkmak zorundayız diyen Diyarbakırlı Askeri burada, köprüde şehit oldu. Hepsi, şehitlerimizin tamamı kalbimizde ebediyen yaşayacaktır. Ama boyun bükmüyoruz, bükmeyeceğiz.
Hüznümüz dağlar kadardır. Hüznümüzü içimize gömeceğiz. Bugün alçakları sevindirmeyeceğiz. 15 Temmuz'u unutmayacağız, unutturmayacağız.
Bugün burada şehitler anıtının açılışını yapacağız. Bu anıt çevresinde 250 şehitimiz için 250 selvi ağacı diktik.
Bütün şehitlerimizin mekanları cennet olsun.
Bizler alelade bir toprak parçası üstünde yaşamıyoruz. Bu toprakların her bir karışı şehit kanlarıyla sulanmıştır. Vatan namusumuzdur, onurumuzdur. 15 temmuz'da aziz milletimiz Cumhurbaşkanımızın önderliğinde sokağa dökülmüş darbecilere darbeyi vurmuştur.
Burada açık bir şekilde ifade ediyorum, bize yaşattıkları acılardan hiçbir şey elde edemeyecekler. Bize yaşattıkları acıdan daha acı sonla bitecekler. Kendi bataklıklarında sönecekler. Hiçbir zaman şiddete teslim olmadık olmayacağız.
Türkiye'nin yükselişine kimse engel olamayacak. Kimse birliğimizi beraberliğimizi bozamayacak. Şer odaklarına direneceğiz. 1915'te Çanakkale'yi geçemediniz 15 temmuz'da İstanbul'u, şehitler köprüsünü geçeceğinizi mi zannettiniz ey gafiller.
Allah'a emanet olun; sağolun varolun...."
Yorum Yazın