Turuncu Dernek'ten 'eşit temsil' açıklaması

İzmir Turuncu Dernek tarafından 5 Aralık 1934'te Türkiye'de kadınların seçme seçilme hakkını elde etmesinin yıl dönümü nedeniyle, siyasette 'eşit temsil' talebiyle açıklama yapıldı. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) 2018 istatistiklerine göre, Türkiye nüfusunun yüzde 49,87'sinin kadınlardan oluştuğu, TBMM'de milletvekillerinin ise sadece yüzde 17.48'sinin kadın olduğu vurgulandı. "Bu oran eşitlenmediği sürece kadınların siyasette etkili bir şekilde temsil edildiğini söyleyemeyiz" diyen Turuncu Dernek Yönetim Kurulu Üyesi Ezgi Ulusoy Yılmaz, "Konuyla ilgili alınması gereken ilk aksiyonun eşit temsiliyet olduğunu düşünüyoruz. Kadınlar ile ilgili bir sorun bile Meclis'te çoğunluğu erkek olan milletvekilleri tarafından görüşülüyor. Siyasi partilerin mutlaka kadın milletvekili kotası uygulamaları gerekir. Seçim bildirgelerinde mutlaka kadın hak ve özgürlüklerine ve genel anlamda toplumsal cinsiyet eşitliğine hizmet edecek politikalar ve projeler yer almalı. Mesela, yakın zamanda gerçekleşecek yerel seçimlerde, siyasi partiler daha çok kadın aday göstermeliydi ama ortaya çıkan tabloda bunu göremiyoruz" dedi.

ALGININ DEĞİŞTİRİLMESİ ŞART

Şu an kadınların yerinin evlerinin içi olarak konumlandırıldığını öne süren Yılmaz, "Kadın ev işlerinden ve çocuk bakımından sorumlu. Kadına biçilen rol birinin karısı ya da birinin annesi olmasından ibaret. Günümüzde hala kadınların erkeklerle eşit beceri ve kapasitede olduğu yeterince algılanamıyor maalesef. 'Kadın işi değil bu', 'Elinin hamuruyla erkek işine karışma' gibi söylemlerimiz ise kadınların önemli konularda başarılı olmayacağı algısını destekliyor. Kariyerlerinde üst kademelere çıkan başarılı kadınlar bu algıların kırılmasına rol model olarak büyük destek sağlıyor. Doğal olarak bu algıdan siyasette yükselmek isteyen kadınlar da nasibini alıyor. Bu nedenle kadınların erkeklere akıl, beceri, kapasite olarak eşit olduğunu ve erkeklerin yapabildiği her işi kadınların da yapabildiği gerçeğinin vurgulanması önemli. Algının bu yönde değişmesi şart. İşte o zaman sadece siyasette olmak isteyen değil, çalışmak isteyen, özellikle erkek ağırlıklı sektörlerde çalışmak isteyen her türlü kadının önü açılmış olur. Biz Turuncu Dernek olarak cinsiyet eşitsizliği yaratan bu algıları değiştirmek için çalışacağız" diye konuştu.

DEZAVANTAJLI GRUPLARA YÖNELİK ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLÜYOR

Turuncu Dernek'in 5 Kasım tarihinde açıldığını dile getiren Ulusoy, "Geçen yıl Birleşmiş Milletler'in cinsiyete dayalı şiddetle mücadele için oluşturduğu 'Dünyayı Turuncuya Boya' adlı 16 günlük aktivizm kampanyasına destek sağlamak amacıyla, bu kampanyayı 'İzmir'i Turuncuya Boya' başlığı ile İzmir'e uyarlamış ve kısa sürede büyük destek almıştık. Bu yıl da yolumuza kurumsallaşmış olarak devam etmek amacıyla, ekip olarak, İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli'nin liderliğinde Turuncu Dernek'i kurduk. Turuncu Dernek, bundan böyle, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması ve kadınlar ile çocuklar başta olmak üzere mülteciler, LGBTİ bireyler ve toplumdaki dezavantajlı grupların sosyoekonomik statülerinin gelişmesi için çalışmalar ve projeler yürütecek. Dernek olarak özellikle mühendislik, mimarlık, tıp, matematik, fizik gibi, erkek yoğun bölümlerde okuyan kız öğrencilere destek olacak projeler ve kadınların kooperatifleşmesi ile ilgili planlar üzerinde de çalışıyoruz. Mülteciler ve LGBTİ bireylere yönelik nefret söylemi ve ayrımcı dile karşı, kitlesel farkındalık çalışmaları da gündemimizde. Turuncu Dernek ile aynı doğrultuda çalışmalar yapan organizasyonlar ile de bazı çalışmalar için bir araya gelmeyi de hedefliyoruz" dedi.