Uğur Dündar yargıya seslendi: Artık insafa gelin!

Usta gazeteci Uğur Dündar, Edremit Altınoluk’tan canlı yayınlanan Halk Arenası’nda SÖZCÜ Gazetesi’ne yönelik algı operasyonuna ilişkin bilgiler verdi.

SÖZCÜ Gazetesi internet sorumlu haber müdürü Mediha Olgun ve İzmir muhabiri Gökmen Ulu’nun 105 gündür cezaevinde olduklarını hatırlatan Uğur Dündar şöyle dedi:

“Cezaevinde 105 günlerini doldurdular Gökmen ve Mediha arkadaşlarımız. Cumhuriyet’ten Ahmet Şık, Kadri Gürsel ve diğer meslektaşlarımız biz gazetecilerin mesleki faaliyetleri nedeniyle cezaevine atılmalarını taa Tuncay Özkan’ın zindan günlerinden beri kınadık karşı çıktık. Gazetecilerin bir an önce özgürlüklerine kavuşması gerektiğinin altını çiziyorum.

Gökmen 105 gündür zindanda olmasına karşın tek evladı olan Efe’yle sadece 2 kez kucaklaşabildi.Bugün 2. kez oğluna doyasıya sarıldı. Tuncay Özkan bu hasretin ve kucaklaşmanın ne olduğunu iliklerine kadar hissediyor. Sevgili Efe inşallah bir an önce babacığına kavuşşsun.

Gökmen’den bahsedince bir eleştiriyi dile getirmek istiyorum.

Genç bir meslektaşımız rahmetli Barış Selçuk göreve giderken hayatını kaybetti. 1994’ten itibaren İzmir Büyükşehir Belediyesi onun adına bir gazetecilik ödülü veriyor.

Bana göre sevgili Gökmen’i, İzmir özellikle Çeşme’yle ilgili rant haberleri yaptığı için SÖZCÜ operasyonları hızlandırıldı ve başka bir bahaneyle tutuklandı. Ama Gökmen’in tutuklanmasına neden olan yaptığı bu haberlerdir diye düşünüyorum.  Ama bu ödüller verilrken Gökmen’e hiç bir ödül verilmedi. Bana göre Gökmen bütün gazetecilik ödüllerini hak eden bir gazetecidir. Gökmen’in ödüle layık görülmemesini şiddetle eleştiriyorum.  TRT’ye ödül verildi. TRT’nin hangi gazetecilik başarısı var. Anadolu Ajansı’na (AA) verildi. AA yandaştır. Gökmen’in unutulmuş olmasını fevkalade manidar karşılıyorum.”

“FETÖ’CÜ OLSAK BİR DAKİKA DURU MUYUZ'”

SÖZCÜ Gazetesi’ne yönelik soruşturmayı hatırlatan Uğur Dündar şöyle dedi: “Bence son derece adaletsiz ve düzeltilmesi gereken karardır. Gökmen ve Mediha gibi Atatürkçü, yurtsever kardeşlerimiz kabuslarına bile göremeyecekleri bir suçlamayla cezaevindeler. SÖZCÜ’nün sahibi Burak Akbay yurtdışında yaşamak zorunda kalıyor.

SÖZCÜ’nün yarınki maneşte bakıyoruz. Reza, Zafer Çağlayan’ın kardeşine 2,5 milyon doları Bank Asya aracılığıyla göndermiş. Bu ne demek oluyor'

FETÖ’cü olsa bir dakika durur muyuz orada. Artık insafa gelin. Bırakın bu emir kulu olma durumlarını, vicdanınıza, yasalara göre karar verin.”

TUNCAY ÖZKAN: BU GÖKKUBBENİN YIKILACAĞINA DELALETTİR

CHP Milletvekili Tuncay Özkan ise şunları söyledi:

Nazlıcan 24 yaşında. Avusturya Lisesi’ndeydi. Bana gelip giderken üzülüyordu. Ben bu okulu ne yapacağım diyordu. Müdür ya okulu ya da babanı tercih edeceksin demiş. Nazxlıcan babayı tercih ettiği için tasdiknameyle okuldan atıldı. 1,5 yıl Okuyacak okul bulamadı. Aslında uluslararası hukuk okumak istiyordu ama psikoloji bölümünde okuyor. Ayşe Arman’ın röportajında okudum neden psikoloji okumak istediğini… O kadar yara açtılar ki bedenimde, ruhumda kendimi tedavi ederek başlayacağım, onun için psikoloji okumak istiyorum diyor.

Bütün acıları sindirirsiniz, hasret acısı sizi uykudan uyandırır. Günlerce uyuyamazsınız. Bir evladı babayı çocuğundan hukuksuzlukla ayırmak, masumiyeti cezaevine koymak bu gökkubbenin yıkılacağına delalettir.

Eğer bu ülkeyi bu garabetten kurtarmak istiyorsak.. Gökmen kardeşime, diğer kardeşlerime seslenmek istiyorum.

Acılar diner. Bugünler gelir geçer. Bu utançlar, bu ayıpları işleyenlerin boynunda yafta gibi kalır. Gökmenlerin Gökmen’in çocuklarının, Nazlıcanların şerefle taşıyacağı madalyalardır bugünler. Şerefle taşıyacaklar. Kadri Gürsel de şerefle taşıyacak onun çocukları da. Masumiyetin madalyasıdır bu şerefle taşıyacaklar. Her kim bu ayıbı işliyorsa bu ayıp onların boynunda yaftadır. O yafta onları mezardan değil mezardan sonra da takip eder. Hiç unutmasınlar.”