Umutoğulları’ndan dikkat çeken 'kongre' yorumu: Sandal artık Bayraklı’da önemli bir aktör
Gazeteci Mithat Umutoğulları, Büyükizmir TV'de yayınlanan 8. Gün programında CHP Bayraklı İlçe Kongresi’nin perde arkasında yaşananları değerlendirdi. 2019’daki ilçe kongresinin aksine Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın destek verdiği adayın seçimi kazandığının altını çizen Umutoğulları, “Kabul etseler de, etmeseler de Serdar Sandal artık Bayraklı’da önemli bir aktör. Bütün eleştirileri göze alarak kendi gövdesini koydu ve seçimi aldı. O gün ‘Serdar Sandal siyaseti bilmiyor, seçimi kaybetti istese de kazanamaz’ diyenler, bugün Sandal gövdesini koyduğunda hakkını verecek. Bayraklı’da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” dedi.
- Ege Postası
- 14.03.2022 - 18:45
EGEPOSTASI – Gazeteci Mithat Umutoğulları, Büyükizmir TV'de yayınlanan 8. Gün programında Refik Pak’la birlikte dün yapılan ve Didem Gültekin’in zaferiyle sonuçlanan CHP Bayraklı İlçe Kongresi’ni değerlendirdi.
Umutoğulları, adaylar Didem Gültekin, Samed Tekin ve Memet Yılmaz’ın kongrede yaptığı konuşmalar, Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal’ın seçimdeki rolü ve delegelere baskı yapıldığı iddialarıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.
Umutoğulları’nın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
“TEKİN TAHMİN ETTİĞİMDEN FAZLA OY ALDI”
Geçen program daha bitmeden adaylardan birisi (Samed Tekin) şahsımla ilgili kendi sosyal medya hesabından kendisini itibarsızlaştırmaya çalıştığımızı ifade etmişti. Şimdi siyasi çalışmalar yapılırken insanların ne yaptığına bakarak yorum yapmıyoruz. Bu programa girmeden önce 15-20 kişiyle konuşup istihbarat ağı yapıyoruz. İnsanlar buna bakmadan saçma sapan yorumlar yapıyorlar. Oysa ki kendi beceriksizliklerini, iş bilmezliklerini gazetecilerin sırtına yüklüyorlar. ‘Ben kimsenin adayı değilim’ diyor. Birileri seni öneriyor. Kaldı ki, birilerinin adamı olabilrisin. Adamlıktan kastım şu: Birileri sizi önerecek. Bu bireysel yapılan bir seçim değil ki. Siz varsınız ve bir yönetim kurulu oluşuyor. Bizim burada konuştuklarımızın hepsine kürsüden cevap verdi. Bence bir siyasetçi için büyük handikap. Ben ‘Samed Tekin agresif tavrından dolayı desteği çekiliyor ve dolayısıyla ben destek göreceğini düşünmüyorum’ demiştim. Kaldı ki benim tahmin ettiğimden çok fazla oy aldı. Samed tekin’in konuşmasında sürekli bir gerilim vardı konuşmasında.
PINAR SUSMUŞ ÖRNEĞİ
Adayların tamamı genel siyasetle ilgili inanılmaz konuştular. Sanki karşınızda ilçe başkanı değil de o kongreye gelen bir millevekili, delegeye hitap ediyor. Üç ilçe başkanı adayının da bence konuşması gereçekten çok heyecan yaratmadı. Bir önceki kongrede bir aksiyon, coşku vardı. Adaylar konuşurken genelde taraftar olan kişiler salonu etkilemek için tezahürat yapar, salon coşar ama böyle bir rekabet yoktu. Bir tek Didem Gültekin konuşurken salonun sağ tarafında 8-10 kişilik genç bir grup tezahürat yaptı. Mesela Memet Yılmaz’ın konuşması hiç beklediğim gibi çıkmadı. Bence konuşamadı. ‘Örgüte baskı var’ dedi. Samed Tekin de aynısını dedi. Örgüte baskı var derken Belediye Başkanı Serdar Sandal’ı kasetediyorlar. Bir önceki kongrede Pınar Susmuş o baskıya rağmen seçimi kazanabildi. Susmuş 211 oy almıştı, Serdar Sandal’ın adayı Selçuk Ayhan 170 oy almıştı. Demek ki kazanılabiliyor. Hasan Karabağ’ın (Bayraklı Belediyesi eski Başkanı) desteğini alan iki isim de (Levent Ölçer ve Cemalettin Alper) ilçe başkanı seçilmişti. Pınar Susmuş da tam tersine belediye başkanının desteğini almadan seçim kazandı. Demek ki örgüte baskı vermiş gibi hiakye. Adaylar en baştan yanlış stratejiyle gittiler. Beldiye başkanının etkisini azaltıp kendileri avantaj elde etmek istiyorlardı. Ama örgüt size inanmazsa olmaz.
Belediye başkanı taraf da olabilir. Bayraklı’nın tarihine bakın. Hasan Karabağ, Levent Ölçer seçimi kazandığında taraftı, Cemalettin Alper kazandığında da. Bir önceki seçimde Selçuk Ayhan aday olduğunda Serdar Sandal destekledi, ama Pınar Susmuş kazandı. O zaman örgüte baskı yok muydu? ‘Bu örgütün oyuna kimse ipteok koyamaz’ diyenler niye salonda demiyorlar ‘Örgüte kimse baskı yapamaz’ diye. Sen 4 ay sokakta çalışmışsın, ikna edememişsin ‘Belediye Başkanı baskı yapıyor’ diyorsun. Kendi beceriksizliklerine kılıf uyduruyorlar. Oysa ki birçok delegenin kendi özgür iradesi, aklı ve fikri var.
“SEÇİM SALONDA KAZANILIR”
Utku Gümrükçü Çiğli İlçe Başkanlığı’na aday olduğunda o zamanki belediye başkanı Hüseyin Gürbüz’ü destekliyordu. Gümrükçü 75 imza ile geldi. Gürbüz de 270 imzayla geldi. Utku Gümrükçü konuşma yaparken salon ayağa kalktı. 75 imzayla giren Gümrükçü seçimi kazandı. Seçimi salonda kazanırsın. Ama ben 3 konuşmacının da yaptığı konuşmayı görünce çok şaşırdım. Didem gültekinin listesinde çizik yiyenler oldu. Memet Yılmaz da Manavkuyu, Osmangazi ve Mansuroğlu’nda örgütlenenemiş. Yılmaz’la Tekin’in toplamı 165 oy. İkisi bir araya gelse belki bir şey çıkabilirdi ama biri eski Karşıyaka tarafından oy aldı, dieğri de Bornova’nın eski mahallelerinden oy aldı. Bütün delegasyona hakim olan oyları alacaktı.
“SANDAL GÖVDESİNİ KOYDU”
Geçmiş dönemde seçimi kaybeden Serdar Sandal aslında delegasyona partiyi kendi oynattı. Kabul etseler de, etmeseler de Serdar Sandal artık Bayraklı’da önemli bir aktör. Sandal stratejiyi değiştirdi, artık oyunu kuralına göre oynuyor. Önceki kongrede kampanyayı kendisi yapmamıştı. Birilerinin aracılığıyla yapmıştı. Ama şimdi bire bir kendisi görüştü. Başkan şunu gördü: ‘Ben bu seçimi kaybedersem benim siyasi kaderim tartışılacak.’ Bütün eleştirileri göze alarak kendi gövdesini koydu ve seçimi aldı. O gün ‘Serdar Sandal siyaseti bilmiyor, seçimi kaybetti istese de kazanamaz’ diyenler, bugün Sandal gövdesini koyduğunda hakkını verecek. Bayraklı’da artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Sandal’ın seçimden sonra yaptığı konuşmaya da değinmek istiyorum. Bence yanlış bir cümle kullandı. Bir belediye başkanının kazandığı zafer sonrası söyleyeceği bir cümle değil.
ADAYLARIN KONUŞMALARINA ELEŞTİRİ
Kongre sönük, coşkudan uzak bi kongreydi. Bir tek oylar sayılırken heyecan vardı. Onun dışında hiçbir coşku görmedim. Memet Yılmaz’ın kaybetmesini tek sebeplerinden birisi de delegasyonu eleştirmesi. ‘Delegasyon kurumsallaşmamış bunu gördük’ diyor. Kime diyor? üç dönemdir belediyeyi kazandırmış, bütün seçim sonuçlarında başarılı işlere imza atmış örgüte söylüyor. Senin kurumsallaştığını düşünmeyen, güvenmeyen, yakaladığı bütün başaırları görmeyen birine oy verir mi? Vermedi de zaten. Adayların konuşmalarını görünce CHP değil de TKP kongresine gitmişim sanki. Biri ‘Halkımız’ diyor, biri ‘Köyümüz, kasabamız’ diyor, öbürü ‘Yoldaşlar, devrim, sosyalizm’ diyor. Bırakın bunları. Memet Yılmaz 60 yaşında. ‘Kasabamız, köyümüz’ der. Didem Gültekin sen daha gençsin, bugünün siyasi konjonktürüne uygun bir şey söyle. CHP sosyal demokrat bir parti. Solculuk oynamak istiyorsanız gidin TKP’de siyaset yapın ne işiniz var CHP’de? Sağ seçmen olsam CHP’nin kongresini izlesem ben CHP’ye oy vermem. O delegasyonun tamamı solcu mu, devrimci mi? 6 oku gören, kürsüye çıkan herkes devrimci oluyor. İlçe kongresinde tabana yönelik bir şeyler yaparsın. Senin görevin orada delegasyona kendini anlatmak. ‘Ben senden oy istiyorum ama gerekçem şu’ dışında herşey konuşuldu. Sanki Kılıçdaroğlu ya da Genel Başkan Yardımcısı gelmiş örgüte mesaj veriyor. Bir milletvekili gelir pahalılık, zam, vb. her şeyden bahsedebilir. Sen ilçe başkanı olacaksın, örgütü nasıl örgütleyeceksin onu anlat. Bayraklı’nın oylarını nasıl yükselteceksin onu anlat. Samed Tekin 23 dakika konuştu. Vallahi ben bir şey anlamadım. Millet gözünü kapattı, esneyenler vardı. Bu kadar uzun tutacağına kısa ve etkili konuşma yap. Bari biraz tribüne oyna.
“KİMSE DELEGENİN KAFASINA SİLAH DAYAMAZ”
Bayraklı’da geçtiğimiz 10 sene içerisinde Hasan Karabağ’ın haberi olmadan sinek uçmazdı. Delege ona inandığı için söylediğini yapıyordu. Serdar Sandal’a bir önceki kongrede inanmayan delege, seçimi kazanınca baskı mı yemiş oldu? Bu kendi partine hakarettir. Seçimden önce ‘Delegenin oylarına kimse ipotek koyamaz’ dersin. Seçimi kaybedince de ‘Belediye başkanı baskı yaptı, delegeyi satın aldı.’ Bunları bırakacaksınız.
Kimse delegenin kafasına silah dayamaz. Delege ikna edilir. Sanki diğer ilçelerdeki belediye başkanları o kadar çok demokratik durumdalar ki, sadece Bayraklı’da örgüte baskı var diyorlar. Belediye başkanı vali, kaymakam gibi atanmıyor ki. O da siyasi. Belediye başkanına muhalif olan biri oraya geldiğinde Genel Merkez’e gidip altını oymaz mı? Deniz Yücel il kongresine tek adayla girmedi mi? Ama belediye başkanı kendi istediği ilçe başkanıyla çalışmak istediğinde tavır alıyorar. Belediye başkanı da CHP üyesi değil mi? Samed Tekin’e de gitseniz, Memed Yılmaz’a gitseniz aynı şeylerden yakınacak. İkna edememişsin, kontak kuramamışsın. Demek ki senin daha çok çalışman lazım.
“SANDAL UMARIM PİŞMAN OLMAZ”
Didem Gültekin bence çok karışık. Didem Gültekin daha önce Bilecik’te siyaset yapmış, fakat oradaki yönetimle ters düşmüş ve disiplin süreci geçirmiş. Bugün yayına çıkmadan önce oradaki gazetecilerle konuştum. Kendine has münhasır birisi ama umarım Bayraklı’da çok büyük sorunlar çıkmaz. Biraz sorunlu bir başkan olacak gibi ama umuyorum ki Serdar Sandal desteklediğine pişman olmaz.
“TEKİN'DEN YENİ BİR SİYASİ AKTÖR DOĞABİLİRDİ”
Samed Tekin çok komik bir adaydı. Aday olduğunda ‘Benim belediye başkanıyla sorunum yok’ diyordu. Seçimden sonra ise sosyal medyadan ‘CHP Bayraklı İlçe Başkanı Serdar Sandal’a başarılar dilerim’ diyor. Halbuki Samed Tekin’den yeni bir siyasi aktör doğabilirdi. Maalesef aktör çıkamadan ölü doğdu. Yazık oldu. aslında kafası çalışan bir adam ama bu kadar kişisel hırsına yenik düşen siyasetçinin zaten siyasi bir kariyeri olamaz.”
Yorum Yazın