Vizyondaki filmler
İzmir sinemalarında vizyona giren filmler
- Ege Postası
- 19.09.2014 - 11:52
EĞER YAŞARSAM
Başarılı bir müzisyen olma hayalleri kuran Mia Hall, müzikal kariyerine Juilliard Konservatuarı’nda devam etmek ile hayatının aşkı Adam’ın yanında olmak arasında bir karar vermek zorunda kalır. Fakat tam bu karar aşamasındayken ailesinde yaşanan önemli bir olay Mia’nın tüm dengelerini alt üst edecektir. Şimdi vereceği karara hayat ve ölüm arasındaki çizgiyi belirleyecek ve sadece geleceğini değil tüm kaderini etkileyecektir.
Televizyon ekranlarında yapımcı ve yönetmen kimliği ile tanınan R.J. Cutler’ın sinemada dişe dokunur ilk uzun metrajlı işi olan yapım, Gayle Forman’ın romanından Shauna Cross tarafından senaryolaştırıldı. Filmin başrolünde yükselen genç yıldız Chloë Grace Moretz yer alırken ona kadroda Mireille Enos, Liana Liberato Stacy Keach, Jamie Blackley gibi isimler eşlik ediyor.
ÇİLEK
Çilek yaşadığı kasabanın en güzel kızıdır; Kaan ise çocukluk yıllarından beri ona platonik olarak aşıktır. Güzel Çilek’in en büyük hayali ise büyük şehir İstanbul’a gidip şarkıcı olabilmektir. Kaan ise yıllardır peşinde sessiz sedasız takip ettiği Çilek’e duygularını açmayı umar. Fakat Çilek’in Hayri adında bir sevgilisi vardır ve onun barında şarkı söylemektedir. Kaan, Çilek’in karşısına çıkar hayallerini gerçekleştirmeyi vaad eder, Çilek ise ansızın gelen bu teklife karşılık Kaan'a aşkını sunar. Hayri’nin ortalarda olmadığı bir zamanı kollayan ikili, soluğu yollarda alırlar. İstanbul’a varmayı hedeflerler ama artık peşlerinde Hayri ve adamları ve hatta emniyet güçleri de vardır! Yönetmenliğini Emrah Sönmez'in üstlendiği suç türündeki filmin başrolünde güzel oyuncu Azra Akın yer alırken, ona kadroda Kadir Özdal, Bülent Şakrak ve Selen Öztürk eşlik ediyor. Filmin yapımcı firması ise Film Fabrikası.
MUHTEŞEM GÜZELLİK
Roma'nın büyüleyici ve görkemli atmosferinde yaşayan Jep Gamberdella, 65 yaşına gelmiş ve sıkça geçip giden gençliğini özlemekte olan bir yazardır. Gençliğinde yazmış olduğu "The Human Camera" ile büyük bir başarı yakalamış ve Roma yüksek sosyetesine kabul edilerek ihtişamlı bir hayat sürmeye başlamıştır. Hayatı başarılarla geçen Jep, bu süreçte tanıdığı insanların değişimlerine ve insanlıktan çıkma noktasına geldikleri bir krize tanık olur. Hayallerinde masumiyetini koruyan tek şey ise gençlik aşkıdır. Artık yeniden yazma zamanının geldiğine karar verir...
Son olarak 2011 yapımı This Must Be the Place filmiyle seyircisiyle buluşan Paolo Sorrentino'nun yazıp yönettiği filmin başrollerini Toni Servillo, Carlo Verdone ve Sabrina Ferilli paylaşıyor.
MONCA PRENSESİ GRACE
Hollywood'un Altın Çağı'nın en büyük yıldızlarından biri olan Grace Kelly, kariyeriyle ilgili her şeyin yolunda gittiği bir dönemde aşık olur ve Monako prensi, Prens 3. Rainier ile yaşadığı aşk, onu çok sevdiği mesleğine son vermek zorunda bırakır. İkili, Yüzyılın Düğünü olarak adlandırılan görkemli bir düğünle evlendikten sonra ünlü aktris resmi olarak Monako prensesi olur. Saray hayatına ve bu çevrenin kurallarına uyum sağlamaya çalışan 'Monako Prensesi'nin karşılaştığı tek güçlük bu olmaz. Bu dönemde meydana gelen ve Fransa ile Monako arasında patlak veren politik krizler genç krallığı günden güne daha fazla yıpratmaya başlar.
Filmin yönetmenliğini La vie en rose filmiyle tanınan Olivier Dahan üstlenirken başrollerini Nicole Kidman ve Tim Roth paylaşıyor.
AŞK TRENİ
Ailesini küçük yaşta kaybeden Rahul’u büyükannesi ve büyükbabası büyütmüştür; ömrü onlara ait olan Y.Y.Mithaiwala adlı pastanede geçmiştir. Büyükbabası 100. yaş gününü kutladıktan kısa bir süre sonra hayata veda eder. Rahul bu olaydan sonra, Goa’ya gitmeye karar verir ve bunu büyükannesine anlattığında yaşlı adamın son vasiyeti ile karşılaşır. Büyükbaba öldükten sonra küllerinin bir kısmının Ganj Nehri’ne diğer kısmının ise Hindistan’ın diğer ucunda yer alan Rameswaram’a dökülmesini istemiştir. Şimdi büyükannesi küllerin Rahul tarafından Rameswaram’a dökülmesini ister... Rahul’un arkadaşları ile birlikte çıkacağı tren yolculuğu da böylece başlamış olur…
SADECE AŞIKLAR HAYATTA KALIR
Eve ve Adam, insanlık tarihine çok uzun zamandır tanıklık eden ve bunun etkisiyle çoğu şeye karşı inancını yitiren iki ölümsüz aşık, iki depresif vampirdir. Adam, iflas etmiş ve büyük ölçüde terk edilmiş hayalet bir şehir görünümünde olan Detroit'te yaşayan; tüm zamanını müziğe ve kimseye dinletmediği şarkılarına ayıran başarılı bir müzisyen, karamsar ve depresif bir vampirdir. Tek aşkı Eve ise uzun bir süredir Fas'ın Tanca şehrinde, bambaşka bir kültürün içerisinde nefes almaktadır. Eve'ın, Adam'ı ziyarete geldiği zamanlardan birinde kız kardeşi Ava'nın da beklenmedik ziyaretiyle karşılaşırlar. O ana dek beladan başka bir getirisi olmayan Ava, bir kez daha işleri daha içerisinden çıkılması zor bir noktaya sürükler. İnsanlığın bilinçli olarak, kendi elleriyle belirlediği yazgısı Eve ve Adam'ın penceresinden her ne kadar karamsar bir tablo gibi görünse de her daim tutunabilecekleri bir umut ışığı bulurlar.
Baş vampir rollerinde Tom Hiddleston ve Tilda Swinton'ın bulunduğu filmin yönetmenliği ve senaryosu Amerikan bağımsız sinemasının başarılı ismi Jim Jarmusch'a ait. Filmin oyuncu kadrosunda Mia Wasikowska, John Hurt ve Anton Yelchin gibi önemli isimler de yer alıyor.
ŞEF
Carl Casper şık bir restoranda çalışan bir baş aşçıdır. Kendi mutfağına ait yemekleri nefistir ama lokantanın menüsüne bağımlı çalıştıkça yaratıcılığı ve ona bağlı olarak da yemeklerinin lezzeti düşüşe geçer. Üstelik önemli bir gurmenin yemekleri hakkında yaptığı olumsuz eleştiriler Carl için bardağı taşıran son damla olur. Yeteneğine rağmen kariyerinde düşüşe geçtiğini hisseden Carl'a tam da bu dönem bir teklif gelir: ikinci el bir bir yemek karavanı al ve kendi işinin patronu ol! Oğlu Percy ve eski bir arkadaşı olan Martin’in yardımıyla Carl Amerika yollarında yemeğe ve yeni lezzetlere ve de en önemişi hayata dair tutkusunu yeniden keşfedecektir. Yönetmenliğini ve senaristliğini Jon Favreau’nun üstlendiği dramatikomedi filminin kadrosunda Favreau'ya Scarlett Johansson, Sofía Vergara ve Robert Downey Jr., John Leguizamo, Dustin Hoffman ve Oliver Platt gibi yıldız isimler eşlik ediyor.
DABBE:ZEHR-İ CİN
Dilek eşi Ömer ile mutlu ve huzurlu bir hayat sürdürmektedir. Fakat bir gün dilek bir rüya görür ve aydınlık sakin günler geçmişte kalır. Her şey Dilek'in bir rüyasıyla başlar. Rüyasında ne olduğunu anlayamadığı belirsiz suretler, kulağına şeytana dair bir şeyler fısıldarlar ve uyandıktan sonra ona normal hayatında musallat olurlar. Ömer, bu hayırsız rüyayı geçen gün yaşanan hırsızlık olayına bağlasa da, Dilek kendisine daha derin bir girdaba çeken bu cinleri artık iyiden iyiye hissetmeye başlar. Daha kötüsü Dilek’in korkusu şiddete dönüşür ve genç kadının bedeninin kontrol altına almaya başlar. Çaresiz çifti bu konuda uzman olduğu kulaktan kulağa yayılan Belkıs Hoca adındaki bir kadından yardım almak için Bitlis'in yolunu tutar… Yerli korku sinemamızda cin unsurunu en sık kullanan yönetmen olarak bilinen Hasan Karacadağ’ın yeni filminde başroller A. Murat Özgen ve Irmak Örnek.
NİNJA KAPLUMBAĞALAR
New York şehrinin eski parlak günleri geride kalmıştır. Zira Shredder ve başında olduğu Foot Clan örgütü, emniyetten siyasete kadar her türlü resmi birimi ele geçirip, şehri istedikleri gibi yönetmeye kararlıdır. usta Splinter'ın uzun yıllardır yeryüzüne hiç çıkartmadığı dört ninja kaplumbağa Leonarda, Raphael, Michelangelo ve Donatello artık Shredder ile savaşmak için sabırsızlanmaktadırlar. Şiddetlenen suç olaylarına ve dahası masum insanların öldürülmesine göz yumamayan dört genç savaşçı, kimliklerini açık etmek pahasına yer yüzüne çıkarlar.
Kanal 6'nın haber peşindeki gözü pek muhabiri April O’Neil ise hayatının fırsatını yakaladığına inanırken, aslında geçmişine dair gerçeklerle yüzleşecektir...
Filmin yönetmenliğini Titanların Öfkesi (2012), Dünya İstilası: Los Angeles Savaşı (2011) gibi büyük aksiyon filmlerine imza atmış olan Jonathan Liebesman üstlenirken, 4 ninja kaplumbağayı ise Alan Ritchson, Noel Fisher, Pete Ploszek ve Jeremy Howard canlandırıyor. Onlara kadroda seksi yıldız Megan Fox'un yanı sıra William Fichtner, Will Arnett, Danny Woodburn, Tohoru Masamune ve Whoopi Goldberg isimleri eşlik ediyor. Peter Laird ve Kevin Eastman'ın yarattığı orijinal karakterleri 21. yüzyıla taşıyan senaristle rise Josh Appelbaum, Andre Nemec ve Evan Daugherty.
KASET İŞİ
Annie ve Jay iki çocuk sahibi, mutlu evlilik süren bir çifttir. Ama her uzun süreli ilişkide olduğu gibi cinsel hayatları durağanlaşmıştır, birbirlerine ilişkilerinin başındaki kadar yakın değildirler. Bir gün Annie, seks hayatlarına hareket katmak için sevişmelerini videoya kaydetmeyi teklif eder, Jay de kabul eder. Gece çok iyi geçer ama ufak bir sorun vardır: videoyu kaydettikleri tablet aynı programı kullanan diğer cihazlara da bu videoyu otomatik olarak yollar. Sabah uyandıklarında videoyu silmek için artık çok geçtir! Şimdi tek hedefleri videolarının yollandığı diğer insanların tabletlerini ne pahasına olursa olsun ele geçirmektir!
Yönetmenliğini Jake Kasdan'ın üstlendiği komedi filminin başrolleri Cameron Diaz ve Jason Segel.
AZAZİL:DÜĞÜM
Hem annesini hem babasını kaybeden Sinem'i yalnız bırakmamak için teyzesi ve eniştesi, onunla birlikte ailesinden kalan evde yaşamaya başlar. Üniversitede tanıştığı sevgilisi Akın ile de güzel bir beraberliği vardır. Fakat bir gün ikisi arabada yol alırken, bir köpeğe çarparlar ve hayvan ölür. Sinem için kabusla eş değer günler bu kaza ile başlar...
Yüksek tempolu ve gerilim öğeleriyle örülü olan film, aynı zamanda metafizik ve paranormal elemanlar da içeriyor. Yönetmenliğini Özgür Bakar'ın üstlendiği filmin oyuncu kadrosundaysa Cansu Diktaş, Tolga Akman, Nurten İnan, Zafer Altun ve Murat Ercanlı yer alıyor.
MAYMUNLAR CEHENNEMİ:ŞAFAK VAKTİ
Genleri değiştirilmiş, isyancı maymun Caesar'ın kaçışının üzerinden on sene geçmiştir. Genetik evrim geçirerek daha da zekileşen Caesar, kendisi gibi oldukça akıllı olan diğer maymunlarla birlikte büyük bir maymunlar ordusu kurmayı başarmıştır. Caesar'ın önderlik ettiği bu maymunlar 10 yıl öncesinde yayılan ölümcül bir virüs salgınından kurtulmayı başaran bir grup insanla karşı karşıya gelir. Ve her iki türün de tek bir amacı vardır, yeni dünya düzenini oluşturan ve söz sahibi olan tür olmak! Yönetmenliğini Matt Reeves'ın üstlendiği filmin senaryosu ise Rick Jaffa ve Amanda Silver'a ait. Başrol Andy Serkis'in yanı sıra bu filmin kadrosunda Jason Clarke, Gary Oldman, Keri Russell, Toby Kebbell, Kodi Smit-McPhee, Enrique Murciano, Kirk Acevedo, Karin Konoval ve Judy Greer yer alıyor.
CEHENNEM MELEKLERİ 3
Barney Ross ve askerlerinin son görevi tehlikeli bir silah tüccarının peşine düşmek ve elindeki güçlü silahın yanlış kişilere ulaşmasını önlemektir. Ne var ki bu tüccarın, bir zamanlar Barney'nin ortağı olan ve ekibi birlikte kurdukları Conrad Stonebanks olduğu anlaşılır. İşin ilginç yanıysa Barney, eski partnerini yıllar önce öldürdüğünü zannetmektedir! Ekibin Stonebanks'i durdurmak için başlattığı çatışma başarısızlıkla sonuçlanır, Stonebanks bir şekilde kaçmayı başarır. Ekip artık önemli bir kararın eşiğine varmıştır. Barney eski ekibi emekliye ayırır ve genç yeteneklerle kurulu yeni bir ekip oluşturur. CIA'nin de işlerin içine dahil olmasıyla alevlenen aksiyon dolu macerada Stonebanks'in tek hedefi Cehennem Melekleri'ni yok etmek olur.
Aksiyon hayranlarının favori serilerinden olan Cehennem Melekleri'nin son filmi, Sylvester Stallone, Jason Statham, Arnold Schwarzenegger, Antonio Banderas, Jet Li, Bruce Willis ve Harrison Ford gibi isimlerden oluşan yine efsanevi bir kadroyu bir araya getiriyor. Filmin yönetmenliği ise Patrick Hughes'a ait.
FIRTINANIN İÇİNDE
Küçük bir kasaba olan Silverton, beklenmedik bir şekilde kasabayı vurmaya başlayan hortumların etkisi altında kalmaktadır. Hortumların verdiği zararlar gitgide artarken kasaba halkı bu hortumların daha da kötüleşeceğini öğrenir. Bu durumda pek çok insan yaşadıkları yeri terk etmeye hazırlanırken, bir kısmı da gelecek büyük hortumu görerek hatta görüntüleyerek tarihi bir anı yakalama isteğiyle yanıp tutuşmaktadır.
Filmin yönetmenliğini daha önce Final Destination 5'ten tanıdığımız Steven Quale yapıyor. Başrolleri ise Sarah Wayne Callies, Richard Armitage ve Jeremy Sumpter paylaşıyor.
LUCY
Tayvan'ın başkenti Taipei'nin suça batmış yeraltı dünyası sokak çeteleri, mafya ve işbirlikçi polisler tarafından yönetilirken en aktif ticaret, uyuşturucu ağı üzerinden yürütülür. Eğlenmeyi seven, sıradan bir genç kadın olan Lucy, birkaç gece beraber takıldığı Richard yüzünden kendisini bir anda en azılı uyuşturucu şebekelerinin birinin içine düşmüş bulur. Vücudunun içine kurye olması için yerleştirilen yeni bir tür sentetik uyuşturucu, beklenmedik bir şekilde Lucy'nin vücuduna nüfuz edip kanına karışmaya başlayınca mucizevi bir durumla yüzleşir. Lucy'in damarlarında dolaşan kimyasallar, ona insanüstü yetenekler kazandırmıştır! Artık akıl okuma, telekinezi ve acıyı hissetmeme gibi güçlere sahip olan genç kadın beyinin tüm algı kapılarını sonuna kadar açacaktır...
Ünlü Fransız sinemacı Luc Besson'un senaryosunu yazıp yönetmenliğini yaptığı filmin başrolünde Scarlett Johansson bulunuyor.
Yorum Yazın