Yangın faciasında flaş karar
Buca'da, iki yıl önceki yangında 9 yaşındaki Helin Çelen ile kardeşi 1 yaşındaki Emir Çelen'in ölümüne neden oldukları iddiasıyla 3 sanıklı davada karar çıktı. Ağırlaştırılmış mübbet istenen tutuklu Kaan Kadir Kirik ile tutuksuz yargılanan anne Arife Çelen ve baba Ferhat Ç beraat etti. İki hayat sönmüştü... Küçük tanıktan kafa karıştıran ifadeler
- Ege Postası
- 31.03.2017 - 13:56
Kuruçeşme Mahallesi 203/1 Sokak numara 5'teki tek katlı evde geçen 6 Aralık 2015 tarihinde yangın çıktı. Çelen ailesinin en büyük çocuğu Helin Çelen, kardeşleri 8 yaşındaki Baran, 6 yaşındaki Arda ve 4 yaşındaki Ata Çelen'in evden çıkmasını sağladıktan sonra, en küçük kardeşi Emir Çelen'i kurtarmak üzere tekrar içeri girdi. Ancak evde, alevlerin arasında kalarak minik Emir ve dışarı çıkamayan Helin Çelen hayatını kaybetti. Ev kullanılamaz hale gelirken, yangın sırasında, aralarında sorun bulunan anne Arife Çelen ve baba Ferhat Çelen'in evde olmadığı anlaşıldı.
Kurtulan üç kardeşten Baran'ın "Evimizi sakallı biri yaktı" demesi üzerine 'Sakallı Kadir' diye bilinen Kaan Kadir Kirik polis tarafından gözaltına alındı. Kirik, anne ve baba ile birlikte adliyeye sevk edildi. Kirik tutuklanırken, anne ve baba ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. 3 kişi hakkında, evde bulunan her bir çocuk için ayrı ayrı olmak üzere 5'er kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemeyle dava açıldı.
İzmir 6'ncı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın son duruşmasına tutuklu sanık Kaan Kadir Kirik, tutuksuz sanıklar Arife Çelen, Ferhat Çelen, tarafların avukatları, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen katıldı.
TUTUKLU SANIK; BEN DE SÖNDÜRMEYE KATILDIM
Suçlamayı kabul etmeyen sanık Kaan Kadir Kirik, "Ben 10 yıldır aynı mahallede oturuyorum. Çelen ailesinin evine girip, yangın çıkartıp, çocuklarının ölümüne neden olmadım. Olay saatinde caddenin diğer ucunda yürüyordum. Dumanları görünce evin yanına gittim. Mahalle çok kalabalıktı. Hortumla su sıkıp yangını söndürmeye çalışıyorlardı. Ben de yangını söndürmek için yardım ettim. Yangın söndürüldükten sonra polisler beni alıp karakola götürdü. Yangının ne şekilde çıktığını bilmiyorum, ben bir şey görmedim. Yanan evin yanına gittiğimde, ev yerden çatıya kadar tutuşmuş vaziyetteydi. Hava karadığı saatlerde sokaktan geçmiş olabilirim, hatırlamıyorum. Benim adımı bu şekilde vermiş olabilirler" dedi.
Arife Çelen ise "Olay gecesi ayrı yaşadığım eşim Ferhat'ın yanına para almaya gittim. Evden çıkarken mum yakıp bırakmıştım. Ben oğlum Baran'a polisler sorduğunda yangını Kadir'in çıkardığını söyle diye tembihte bulunmadım. Kadir'i bile tanımıyorum. Kadir ve ailesiyle benim veya eşim arasında husumet yoktur. Ev sahibi, evin müteahhite verilmesi için bizden evden çıkmamızı istemişti. Bu nedenle ev sahibiyle aramızda ihtilaf vardır. Ev sahibi beni 'Evinizi başınıza yıkarım' diye tehdit etmişti. Baran, hastanede bana mumun devrilmesi sonucu evde yangın çıktığını söylemişti. Ama daha sonra sorduğumda ise eve sakallı birinin girdiğini, çakmak çıkartıp, gazeteleri masanın üzerinde yakıp gittiğini, gelen kişinin de kirli sakallı olduğunu söyledi. Baran, sakallı kişinin Kaan Kadir Kirik olduğunu söylemişti" diye konuştu.
Tutuksuz yargılanan baba Ferhat Çelen, "Üç aydır eşimden ayrı yaşıyordum. Olay gecesi de Menderes İlçesi'nde bir arkadaşımın yanına gitmiştim. Eşim de para almak için benim yanıma gelmişti. Ben yangının nasıl ve kim tarafından çıkarıldığını bilmiyorum" dedi.
ABLAM VE KARDEŞİM MUM YAKTI
Tanık olarak dinlenen çocuklardan Baran Çelen, "Işıklar sönüktü, ablam Helin ile kardeşim Arda mum yaktılar. Mum masanın üzerinde duruyordu. Gözlerimi açtığımda evde ışıklar gördüm. Helin ile Arda birden kaçtılar, biz de arkalarından kaçtık. Bizim evde elektrikler hep sönüktür. Annem her akşam babamın çalıştığı işyerine gidip, sabah geliyordu. Uyandığımda evde annemi görüyordum" dedi
Mahkeme başkanı küçük çocuğa evi neden Kadir'in yaktığını söylediğini sordu. Bunun üzerine, "Kadir camı kırıp pencereden eve girdi. İçeride ne yaptığını hatırlamıyorum. O gece Kadir arka cebinden çakmak çıkarttı. Elinde bir defa döndürdü. Kağıtları masanın üzerine koydu. Ama yaktığını görmedim" dedi. Hakim, polise neden Kadir'in gazete kağıtlarını tutuşturup yaktığını söylediğini, ayrıca annesinin polislere yangını Kadir'in çıkardığını söylemesini isteyip istemediğini sorması üzerine, küçük çocuk her iki elini birleştirip, başını iki yana sallayarak, gülüp "Bilmiyorum ki" diye cevap verdi.
Yargılama sonunda mahkeme heyeti her üç sanığın da delil yetersizliğinden beraatlerine karar verdi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilen Özen, kararı temyiz edeceklerini belirtti. (DHA)
Yorum Yazın