Yanlış ameliyata beraatı Yargıtay bozdu
İZMİR'in Karşıyaka İlçesi'nde oturan Derya Bağrıyanık ile Dinçer Bağrıyanık çiftinin kızları, 10 yaşındaki Ayça Bağrıyanık'ı 6 yıl önce ameliyat ederek böbreklerinden birini yüzde 85 kullanılmaz hale getirdiği öne sürülen Prof.Dr. E.M.'nin, 'Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak' suçundan Manisa 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'nde 6 yıl hapis cezası istemiyle yargılandığı davada verilen beraat kararı Yargıtay'da bozuldu.
- Ege Postası
- 18.01.2015 - 11:51
Polis memuru, 2 çocuk babası Dinçer Bağrıyanık, kızı Ayça Bağrıyanık'ın idrar sorunu nedeniyle 2009 yılı Şubat ayında Manisa'da hastaneye götürdü. Küçük kızı muayene eden Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. E.M., ameliyata karar verdi. Küçük Ayça, Prof.Dr. E.M. tarafından ameliyat edildi. Küçük kız, 1 ay sonra tekrar rahatsızlanınca ikinci operasyon ve böbreğin alınması gerektiği ailesine bildirildi. Bağrıyanık çifti, ikinci bir ameliyat olasılığı üzerine Ege Üniversitesi Çocuk Cerrahisi'ne giderek başka doktora muayene ettirdi. Burada küçük Ayça'yı muayene eden aynı dalda görevli başka bir doktor, aslında ilk ameliyatta yapılması gereken tıbbi müdahalenin yapılmamasından dolayı böbreğin zarar gördüğünü, ikinci operasyonla alınmasını gerektirecek bir unsur oluşmadığını savundu.
Doktor, 14 Kasım 2009 tarihinde özel bir hastanedeki kendi operasyonuyla küçük kızın böbreğini yüzde 15 işlevsel hale getirdi ve yerinde bıraktı.
Ayça'nın sağlığına kavuşması ve acı çekmemesi için günlerini hastanelerde geçiren Bağrıyanık çifti, Prof.Dr. E.M.'nin, yanlış teşhis ve tedavi sonucu kızlarını yaşam tehlikesi geçirecek duruma soktuğunu, ameliyat sonrası komplikasyon denilerek böbreğinin alınmaya çalışıldığını, ilk ameliyata bağlı böbreğin daha da kötü duruma geldiğini öne sürerek, şikayetçi oldu.
Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı, görevsizlik kararı verip dilekçeyi Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğü'ne gönderdi. Rektör Prof.Dr. Mehmet Pakdemirli imzasıyla Prof. Dr. E.M.'nin yargılanmasına izin verilmedi. Bağrıyanık çiftinin avukatı Orhan Altın, Aralık 2010'da verilen bu karara itiraz ederek iddialarını Danıştay'a taşıdı. Dosyayı inceleyen Danıştay 1'inci Dairesi, mevcut deliller ışığında Prof.Dr. E.M. hakkında kamu davası açılması gerektiğine karar vererek, yargılamayı durduran Rektörlük kararını 2 Şubat 2011 tarihinde bozdu. Danıştay'ın bozma kararı üzerine soruşturma yapan Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı, 2011 yılında, Prof.Dr. E.M. hakkında, 'Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olmak' suçundan Manisa 2'nci Sulh Ceza Mahkemesi'nde 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açtı.
Prof.Dr. E.M., yöneltilen suçlamaları kabul etmedi. Hakim önünde avukatı ile birlikte ifade veren Prof.Dr. E.M., "Ameliyatı normal yaptım. Bir hafta sonra kontrole gelmelerini söyleyip, taburcu ettim. Kendileri kontrole gelmedi. Üreteroneosistostomiye bağlı gelişen bir komplikasyon oluşmuş. Benim bur suçum yok. Beraatimi istiyorum" dedi. Bağrıyanık çiftinin avukatı Orhan Altın, cerrahi müdahaleden sonra, sanığın bulunduğu hastaneye hem de özel muayanehanesine de gidildiğini, hatasını kapatmak için sanığın bu şekilde ifade verdiğini söyleyerek, cezalandırılmasını istedi. Yargılama sonunda Prof.Dr. E.M., beraat etti.
Derya-Dinçer Bağrıyanık'ın avukatları Orhan Altın, beraat kararına itiraz etti. İtirazı inceleyen Yargıtay 12'nci Ceza Dairesi, yerel mahkemenin beraat kararını bozdu. Yüksek mahkeme, hastanın, sanığın çalıştığı hastanedeki operasyonun ardından taburcu olduktan sonra, kontrol, muayene ve tetkiklere ilişkin tüm kayıtlar ile sanığın özel muayenehanesinde 19 Şubat 2009 tarihinden sonraki müracaat kayıt bilgileri araştırılıp değerlendirilmeden eksik inceleme ile beraat kararının verildiğini belirtti. Prof. Dr. E.M., bozma kararı ardından, yeniden hakim karşısına çıkacak.
Ailenin avukatı Orhan Altın, Yargıtay'ın bozma kararının yerinde olduğunu söyledi. Bağrıyanık çiftinin avukatları Orhan Altın, şimdi 10 yaşında olan Ayça'nın tek böbrekle steril yaşadığını, her şeyi yemediğini, sürekli ilaç kullandığını ve okulda arkadaşlarından bir darbe gelmemesi için de annesinin, anasınıfından beri adeta bir koruma gibi sürekli yanında bulunduğunu, bu durumun ailenin psikolojisini bozduğunu, babanın tek maaşıyla geçinmelerinin zor olduğunu, masrafların günden güne çoğaldığını, bu yüzden de, Prof. E.M. hakkında, 250 bin TL'si maddi, 250 bin TL'si manevi, toplam 500 bin liralık tazminat davası da açacaklarını söyledi.
Yorum Yazın