Yasadışı dinleme davasında, sanık polisten ilginç iddia
İzmir merkezli olarak 13 ilde, yasa dışı dinleme iddialarına yönelik olarak yapılan operasyonun ardından, haklarında 10 ile 961 yıl arasında değişen hapis cezaları istenen tutuksuz sanık 32 polisin yargılanmalarına beşinci günde devam edildi.
- Ege Postası
- 07.11.2014 - 18:04
İzmir 9'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'nde bugün yapılan duruşmaya, iddianamede suç örgütü liderleri arasında sayılan eski Batman Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan'ın dışındaki 31 tutuksuz sanık, müştekiler ve tarafların avukatları katıldı. Duruşmada savunma yapan sanık polislerden Tamer Karaman'ın verdiği ifade dikkat çekti.
Tamer Karaman, 2009 yılından bu yana İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görev yaptığını, üç aydır açıkta olduğunu, hiçbir usulsüz çalışmanın içinde yer almadığını, dinleme işlemlerinde görev yapmadığını söyledi. 18 Ağustos akşamı kendisinin de emniyete çağırıldığını, bir toplantı yapıldığını aktaran Karaman, “Bize, sabah operasyon yapılacağını, savcıyla konuştuklarını, bizim avukat tutmamıza bile gerek olmadığını, bizleri koruyacaklarını, ancak amirlerimiz aleyhinde usulsüz dinleme yapıldığı şeklinde ifade vermemiz gerektiğini söylediler. İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Sertürk Cora'nın mahkemede tanık olarak dinlenmesini istiyorum" dedi.
İstihbarat Şube'de önceden toplantı yapılmasının, farklı büroda çalışan insanların tek büroda toplanmasının, bunların hepsinin hukuksuz ve kanuna aykırı, suç olan fiiller olduğunu öne süren sanık avukatlarından İsmail Hakkı Küçük, “Bugün ifade veren müvekkilim Tamer Karaman'a Terörle Mücadele Şubesi'nde ilk operasyon günü ifade almak için çağrıldığında baro tarafından avukat çağırılmış. Barodan görevlendirilen avukatın yanında müvekkilim sıkıştırılmaya çalışılmış. Fakat avukattan çekindikleri, tanımadıkları için bunu açıkça yapamamışlar ama rahatsızlıklarını, 'Bu kim, bunun ne işi va? Sen Sertürk müdürle görüşmedin mi' diyerek sıkıştırma yapmışlar, tehdit içerikli konuşmuşlar. Yani 'Biz sana avukat tutmayacaksın dedik, istediğimiz şekilde ifade vereceksin dedik ve sana bir şey olmayacaktı bunu taahhüt ettik' anlamında söylüyorlar bunu. Müvekkilim de 'Bu bir örgüt suçlaması, avukat tutmak zorunluymuş, baro göndermiş, ben istemedim ama avukatın bana zararı olmaz faydası olur, hem de hukuki zorunlulukmuş' diyerek o kişilerin salondan çıkmasını söylemiş. İfade alma yerinde, aslında ifadeyi alan memurların dışında kimsenin müdahil olmaması lazım. O yönüyle de usulsüz. Şimdi biz ilerleyen aşamada müvekkilimin Terör Şube'de müdafisi olarak görev yapan meslektaşımızın da tanık olarak dinlenilmesi talebinde bulunacağız. Ve o da bunu teyit edecektir" dedi.
Geçen pazartesi gününden itibaren beş gündür süren davada sanıklar ifade vermeye devam ediyor.(DHA)
Yorum Yazın