Yaşlıları anlamak için rol değişimi yapın
İzmir'de düzenlenen 'Keyifli Yaş Alma Fuarı'nda yaş almış vatandaşlarla buluşan Psikiyatrist- Psikodramatist Uzmanı Dr. Ahmet Aktener ve Geriatri Uzmanı Doç. Dr. Sevnaz Şahin yaşlıları anlamak için rol değişimi yapılması gerektiğini söyledi.
- Ege Postası
- 13.05.2017 - 14:13
Keyifli Yaş Alma Fuarı ve Kongresi'nde bulunan atölyeler arasındaki Psikodrama Atölyesi, rol değişim ve empati yaparak kişinin karşısındakini nasıl anlayabileceğinin yolları gösterildi. Umut Psikodrama Enstitüsü'nden Psikiyatrist- Psikodramatist Uzmanı Dr. Ahmet Aktener ve Ege Üniversitesi Geriatri Bilim Dalından Doç. Dr. Sevnaz Şahin'in önderliğinde oturumlar halinde bir araya gelen gruplar, karşılarındakini anlamak için onların yerine geçti. Yerine geçtiklerinin gözünden kendisini gören ziyaretçiler, sorunlarının çözümü yönünde önemli adımlar attı.
Psikodrama hakkında açıklamalarda bulunan Psikiyatri Uzmanı Ahmet Aktener, "Psikodrama ile biz temelde ilişkiler ve etkileşimler üzerinde çalışıyoruz. Diğer bireyi algılamak ve bireyle ilişkili olan kişileri de anlamak istiyoruz. Psikodramanın diğer yöntemlerden temel farkı bu. Yani bir kişiyi tek başına değil, çevresindeki insanlarla birlikte görüyoruz. Sorunları sadece konuşmuyoruz, canlandırmasını da yapıyoruz. Yani bir nevi canlandırmalı grup terapisi yapıyoruz" dedi
"SORUNLARI CANLANDIRIYORUZ"
Özellikle bu fuarda yaşlılarla yaşayan ya da çalışan kişilerin bakış açılarını değiştirmeyi hedeflediklerini belirten Aktener, "İnsan yakınlarına, kendi yaşlısına, çocuklarına 'Acaba benim yaptığım şey ona ne tür bir etkide bulunmuş olabilir' diye aktif olarak düşünürse, o ilişkiye olumlu fayda edecektir. Karşınızdaki insanı anlamak mümkün, bunu yapmak için de en önemli etken rol değişimi" diye konuştu.
KİŞİ KENDİNİ GÖRÜYOR
Oturumlarda kişilerin yaşlılarıyla yaşadığı sorunları canlandırdıklarını ifade eden Aktener, "Mesela bir kişinin annesi ile olan ilişkisindeki sorunu ele alıyoruz. Canlandırma yapıyoruz, bu canlandırmada kişiyi sahneye çağırıyoruz, annesinin yaşadığı evi de çevredeki sandalyelerle canlandırıyoruz. Sonrasında annesi için birisini seçmesini istiyoruz. Daha sonra kişi annesinin rolüne geçiyor, annesinin rolüne geçerek onun açısından durum nasıl görünüyor anlamaya çalışıyor. Temel olarak yaptığımız şey budur. Canlandırma yapıyoruz, rol değişimiyle anlatmaya çalışıyoruz. Kendinizi dışarıdan görme şansı yakalıyorsunuz. Mesela annenize sizin ve onun için önemli olan bir konudan bahsedeceksiniz, bunu nasıl
söylüyorsunuz, yaklaşımınız nasıl, yakınlık düzeyiniz ne miktarda, sinirle mi söylüyorsunuz, bunlar önemli. Beden ifadesi, ses tonu ve mimiklere de son derece önem veriyoruz. İnsan iletişiminin yüzde 90'ı beden ifadesi oluyor. Kişi böylece annesi rolünden kendisini görüyor, annesine nasıl bir etkisi olduğunu görüyor" dedi. (DHA)
Yorum Yazın