Yenidoğan davası 11'inci gününde: Telefonların dinlendiğini polis haber vermiş
Yenidoğan davası, bugün ilk duruşmanın 11'inci gününde devam ediyor. Tutuksuz sanık Mehmet Gürül, Doğukan Taşçı'nın telefonunun dinlendiğini Fırat Sarı'ya polisin haber verdiğini öne sürdü.
- Ege Postası
- 02.12.2024 - 12:53
İstanbul'da, SGK'dan daha fazla para almak için yeni doğan bebekleri, önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk ederek, ihmal sonucu en az 10 bebeğin ölümüne neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları iddiasıyla 22'si tutuklu 47 sanığın yargılanmasına bugün 11'inci gününde devam edildi.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya 22 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklar ve tarafların avukatları katıldı.
"İLAÇ SATILDIĞIYLA İLGİLİ DUYUMLAR ALDIM"
Tutuksuz sanık Dr. Mehmet Gürül, savunmasında hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, TRG Hospitalist'te 125 bin TL sabit maaşla çalıştığını, maaşının hastane tarafından ödendiğini söyleyerek, Fırat sarı ile ortak ev aldıklarını, kendisinin 500 bin lirası olduğunu, Fırat Sarı'dan ise 500 bin TL borç aldığını anlattı. Hasta sevklerine ilişkin konuşan sanık Gürül, "Gıyasettin Mert Özdemir bizi arardı, 'uygun musunuz' derdi, bize hasta sevk ederdi" dedi. Curosurf ilacının satılmasıyla ilgili savunma yapan Mehmet Gürül, "Curosurf SGK'dan satın alınmıyor, üretici firmadan satın alınıyor. Hastanede buzdolabında duruyor. Curosurf ilaçlarının satıldığı ile ilgili duyumlar aldım. Fırat Sarı, Hasan Basri ve Hakan Doğukan Taşçı satıyor diye. İlaç soğuk zincir ilacıdır, uygun şartlarda taşınmadığı ve saklanmadığı zaman bozulur. İlacın hayat kurtarıcı özelliği ortadan kalkar. Sağlığa zarar verir. Curosurf ile ilgili konuşmamız bu yöndedir" dedi.
"TEK SUÇUM DIŞ NÖBETÇİLERİ SAKLAMAK"
Sanık Cansu Akyıldırım ile denetimler hakkındaki tape kaydı sorulan sanık Gürül, "Cansu 'yenidoğan’a denetime gelmişler dışçıları göndersenize' diyor. Benim burada tek suçum dış nöbetçileri saklamak. Dışarıdan getirilen hemşirelerin yeterli özellikleri olmadığından bahsediliyor. Bunların yalnızca SGK sözleşmeleri yok. Biz bunların hastalara eksiksiz baktıklarını görüyoruz. SGK kayıtları olmadığı için hastaneye zarar gelmesin diye çıkmalarını söyledim" dedi.
"TELEFONLARIN DİNLENDİĞİ POLİS SÖYLEMİŞ"
Fırat Sarı'ya, 'Sadece senin işletmeleri basmışlar' dediği konuşması sorulan sanık Gürül, "10 tane hastaneye aynı anda gittiklerini söylediler. Konuşmamız budur" dedi. Fırat Sarı'ya, 'Epikriz yazılırken konuşmamız lazım' dediği, Sarı'nın ise 'Aynı yazmamız lazım, Whatsapp'tan yazdıklarıma baktın mı?' şeklindeki konuşması sorulan Mehmet Gürül, Fırat Sarı'nın Whatsapp'tan yazdıklarını hatırlamadığını öne sürerek, "Ben epikrizleri günlük yazmıyordum. Hastayı taburcu ettiğimde epikriz yazarım. Ancak denetlemeci herkesten günlük epikriz istediği için onu sordum. 'Aynı gün mü yazalım' dedim" dedi. Mahkeme başkanı, sanık Gürül'e, "Bir konuşmanda 'tedbirli olmamız lazım Whatsapp'tan yazıyorum' demişsin. Neyin tedbiri?" diye sordu. Sanık Gürül, "Mesleki jargondan dolayı bazı şeyler yanlış anlaşılıyor. Hemşirem telefonla arandığında 'üç taburcu yapıyorum, iki yatış yapıyorum' dediğinde hemşire yatış yapıyor doktor bir şey yapmıyor diye düşünülebilir" dedi. Fırat Sarı'nın, "Sen yine telefonlara dikkat et" dediği tapesi sorulan sanık Mehmet Gürül, "Fırat Sarı Doğukan’ın telefonlarının dinlendiğine dair bilgi vermiş. Polis tanıdığı, telefonların dinlendiğini söylemiş. Ondan ötürü" diye yanıt verdi. (Cumhuriyet)
Yorum Yazın