Yüksel'den önemli mesajlar

CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, PM toplantısında Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun İzmir'e yönelik başarılı/başarısız tartışmaları yerine 8 ilçeyi yeniden almanın yollarının aranması gerektiğine dikkat çektiğini söyledi.Parti içi öz eleştiri yapan Yüksel,” 4 ilçeyi kesin olarak bölünmeden kaybettik. Milletvekili seçimlerinde ben Genel Başkan Yardımcısıyken aday olamayanlara Genel Başkan imzalı mektup gönderdik.O arkadaşlarımızın çoğu o mektubu çerçeveletip evine asmıştı. ‘Güç bulduk çalışmak için’ dediler.Bu doğrultuda eksik kaldığımız noktalar oldu" dedi.

Ege Postası
21.04.2014 - 13:07

SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ - CHP’de yerel seçim sonuçlarının ilk kez masaya yatırıldığı PM toplantısında Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun “ İzmir’de başarı yok. 8 ilçe kaybedildi. Bu ilçeler nasıl geri alınır buna odaklanın” dediği ayrıca Birgül Ayman Güler ve İzmirli bazı PM üyeleri arasında tartışmaların yaşandığı basında yer almıştı. CHP İzmir Milletvekili PM üyesi Alaattin Yüksel, seçim sonuçlarının masaya yatırıldığı ve İzmir’le ilgili yapılan değerlendirmelerin damga vurduğu PM toplantısı sonrası önemli açıklamalarda bulundu.

SONUÇLARA YÖNELİK GENEL BAŞKAN’LA DEĞERLENDİRME AÇISINDAN FARK YOK

PM toplantısında Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun başarılı başarısız tartışmaları yerine 8 ilçeyi yeniden almanın yollarının aranması gerektiğine dikkat çektiğini söyleyen Yüksel, “PM öncelikle MYK raporunun değrlendirilmesi ve seçim sonuçlarının irdelenmesiyle ilgiliydi. PM üyeleri görüşlerini belirtitler. Geleceğe yönelik önerilerde bulunduk. İzmir’de yaptığımız yorumlarda skor açısından baktığmızda 22 artı Büyükşehiri kazandık. AK Parti 6 ilçe, MHP 2 ilçe de kazandı.Biz bu 8 ilçede de daha iyi sonuçlar alabilirdik.Genel Merkez’den başlayarak aday berlirleme süreciyle birlikte yapılan hataların öz eleştirisini yaptık parti meclisi toplantısında. Bayıdır ve Tire’yi kaybetmiştik 2009’da…2014 seçimlerinde aldık. Buraları nasıl aldıysak 8 ilçeyi de yeniden almanın yollarını aramamızın gerektiğini konuştuk. Genel Başkanımızla bizim aramızda sonuçlara yönelik değerlendirme açısında önemli bir fark yok” dedi.

TARTAN’I DESTEKLEMEK KABUL EDİLEMEZ

İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler’in CHP’den ayrılarak DSP’den aday olan Konak eski başkanı Hakan Tartan’ı ziyaret etmesinin PM’de dile getirilmesi ve tartışılması ile ilgili olarak Yüksel şunları söyledi; “ O ziyarete kim doğru diyebilir ki…Bir seçime katılıyorsunuz. Hakan Tartan Konak belediye başkanıyken İzmir’de bulunduğundan daha çok dışarda bulunmuştur. Başarılı olmalarına rağmen bazı yerlerde belediye başkanlıklarında değiştirilmeye gidildi.Genel merkez gençleştirme yenileşmeye gitti. Adaylar değişti. Başkanken değiştirilenler arasında başarızızlık nedeniyle değiştirilenler de vardır. Bunlardan biride Hakan Tartan’dır.Tartan sahada görülmemiştir. Gürçeşmeye gititğimizde belediye başkanınız nerede eleştirileri aldık. Süreçte Tartan Büyükşehir’e adaydı…Konak’ta aday adayı olanlara karşı ağır sözler kullandı. Bu siayset etiğine uygun değildi. Aday olmayınca da bugün seçimi kazanan belediye başkanımızla ilgili ağır haksız doğru olmayan ithamlarda bulundu.CHP’ye rakip olmuştur. CHP’yi aır sözlerle eleştirmiştir. İstifa edip partimizden gitmiştir. Sade bir üyenin bile gidip başka bir parti adayı olan Tartan’ı destekleme yoluna gitmesi kabul edilemez. Hele hele Milletvekili koltuğunda oturan biri ise asla yapmamalıydı. Farklı amaçlarla gittiğini söyleyebilir ancak seçimlerden 2 gün önce bazı gazetelerde manşet olarak yer aldı.Partimiz zarar gördü”

“İMZA TOPLAYABİLİRLER; KONGRE İSTEYEBİLİRLER”

Tabanda il ve bazı ilçeler için yükselen olağanüstü kongre sesleri içinde değerlendirmelerde bulunan Yüksel, “Üyelerin demokratik hakları var. İmza toplayabilirler…Kongre isteyebilirler… Farklı farklı düşünenler var. Partinin büyük çoğunluğu ‘Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi böyle bir şey yapmak çalışmaları etkileyebilir. O nedenle seçim sonrası olağanüstü kongre süreçlerinde herkes değerlendirmeleri yapar” düşüncesinde. Tartışma yaratmak doğru değil.Danışma kurulları toplanabilir.Bu işi sükunetle yapmak gerek. Geleceğe bakmalıyız. Kaybettiğimiz 8 ilçeyi nasıl geri alırız. Öncelikle de Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklanmaıyız. Erdoğan Türkiye’yi diktatörlüğe doğru götürüyor. Siyaset yapan yapmayan herkesin birinci hedefi Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir araya gelmek olmalı”dedi.

ESKİ BAŞKANLARA MESAJ

Yerel seçimlerin ardından partide il başkanlığı yapmış isimlerin eleştirileri içinse Yüksel şunları söyledi, “ Siyasetteki davranışlarınız, amacınız belirliyor. Siyaseti sadece kendinizi bir yerlere taşımak için yapıyorsanız kamu koltuğuna aday olup değerlendirilmediğinizde kendi kastınızı aşan partiye zarar verecek kendinize zarar verceek açıklamalarda bulunabiliyorsunuz. Ülkenin partinizin geleceğini düşünerek siayset yapıyorsanız bir yere aday olup olmamanızın önemi yok.Büyük travmalar yaşamazsınız boyunuzu aşan açıklamalar yapmazsınız. 40 yılı aşkın süredir aktif politika yapıyorum. Hiçbir koltuğa ben şu olucağım diyerek gelmedim. Yurtseverlikle, ülkenin geleceği için siyaset yaptım. Öyle oluncada parti tabanı sizi değerlendiriyor, gelmeniz gereken yerlere gelmeniz için sizi zorluyor.Bir şey olmak için gelmeyeceksiniz. CHP’ye Türkiye’nin geleceğine ışık tutacağınıa inanıyorsanız geleceksiniz. Siz bir koltukta ihtiyaç duyulursa zaten o koltuğa oturuyorsunuz. Parti yöneticileriyle anlaşamadığımız dönemler de oldu. İl başkanlığımda 1 genel sçeim 1 yerel seçim yaşadım ve başarılı geçti. Dönemin Genel Başkanı Deniz Baykal beni görevden aldı. Görevden aldı diye parti aleyhine çalışmadım. O dönemde parti içi tartışma en asgari düzeylere inmişti.Görevden alındım kenarda bekledim. Partiyi yıpratmadım. Bu dönem bir şey olamamışsınızdır ağızınıza geleni söylerseniz geleceğinizde olmaz. Daha objektif daha akılcı değerlendirmeler yapmaları gerek”

4 İLÇEYİ BÖLÜNMEDEN KAYBETTİK

İzmir’de sadece Ak Parti ile değil devletle de yarıştıklarını öne süren Yüksel, “ Bakanlar kurulunun İzmir’e büyük ilgisi oldu. Binali Bey uzun zaman önce hazırlandı bu göreve özellikle... Bizim kaybettiğimiz kırsal ve küçük ilçeler…Oralarda devletin gücü daha da etkili oluyor.Devletin müdürleri, valisi, emniyet müdürü hepsi AKP’ye çalıştı İzmir’de…Biz bunlara karşı da mücadele ettik. 2011 seçimlerinde 11 ilçede AKP öndeydi. 30 Mart’ta hedefleri en az 11 ilçeydi. Biz aday belirleme sürecini iyi yönetmiş olsaydık bölünmeler olmasaydı 6 da olamayacaktı”dedi.

O HATALAR OLMASAYDI

Seçim sürecine yönelik parti içi öz eleştiri yapan Yüksel, “ Örgütlerden aday olacakların bir an önce istifa edip örgütlerin tekrar güçlendirilmesini doğru buldum. Aynı süreçte hemen başvurular yapılsın anlayışı nedeniyle süre uzun oldu. Çok aday adayı vardı. Adaylar yoruldular, koltuğa mutlaka oturacakları inancı oluştu adaylarda…Aday olmayınca da kırgınlıklar oluştu. 4 ilçeyi kesin olarak bölünmeden kaybettik. Milletvekili seçimlerinde Genel Başkan Yardımcısıyken aday olamayanlara yönelik önceden mektup hazırlamıştık Genel Başkan imzalı..Postaladık mektupları…O arkadaşlarımızın çoğu o mektubu çerçeveretip evine asmıştı.’Bizi rahatlattı mektup güç bulduk çalışmak için’ dediler. Halkla ilişkiler açısında eksik kaldığımız noktalar oldu.MYK’dan başka PM’den başka isimler çıktı tartışmaları zarar verdi. Önceden belirlenmiş olması gerekiyordu. Bu hatalar olmasaydı dört ilçeyi daha alırdık İzmir’de” ifadelerini kullandı.