Zafer Partisi Büyükşehir Adayı'ndan çarpıcı açıklamalar: Birgüvi'den Tugay ve Dağ çıkışı!

EGEPOSTASI- Zafer Partisi İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Naşit Birgüvi, TR35’te yayınlanan Canan Beyazkaya ile Seçime Doğru programına katıldı.

Zafer Partili Birgüvi'nin konuşmasında öne çıkan başlıklar şöyle:

SİYASET BİR BAYRAK YARIŞIDIR

Siyaset bir bayrak yarışıdır. Hayat boyu yapılacak bir iş değildir. Bayrak taşımak dönemseldir. Bugün de Zafer Partisi’nin Büyükşehir Belediye Başkan Adayıyım. Partimiz iki senelik bir parti ama benim 50 senelik ideolojimin şu an temsili, çatısı olduğu için, inandığım bir dava olduğu için bugün Zafer Partisi’nde tekrar bayrak taşımak üzere yola çıktım.

PARTİMİZE YOĞUN BİR İLGİ VAR

Zafer Partisi, Atatürk çizgisinde, Türk milliyetçiliğini temsil eden bir parti. İzmirli şuan zaten hem merkezi hem de yerel iktidardan ciddi anlamda memnuniyetsiz. Halkımız şuan alternatif bir parti arayışında. Partimiz bu alternatif arayışların adresi olan bir parti. Gezmediğimiz ilçe, gezmediğimiz sokak, gezmediğimiz köy bırakmamak üzere sokaktayız. Partimize yoğun bir ilgi var. Özellikle genç nesil, özellikle yeni oy kullanacak gençler partimize aşırı yakın. Yeni kurulmuş bir partiye bu kadar ilgi gösterildiğini ilk kez görüyorum.

İZMİR'DE NEREYE EL ATSANIZ SORUN VAR

Bu seçimde o kadar çok hem yerel hem merkezi iktidara tepki var ki, o kadar çok açık var ki elinizi nereye el atsanız onların açığını anlatmak üzere elinizde malzeme birikiyor. Yerel iktidar bir kere yaklaşık 20 senedir üst üste belediye kazanmış CHP iktidarı... CHP tabanında ciddi anlamda bir hayal kırıklığı yaşıyor. İzmir’in sorunları çok fazla birikmiş durumda. Alt yapı, Körfez kirliliği, ulaşım, kentsel dönüşüm, deprem sorununa yönelik çözümsüzlük gibi birçok sorunu var. Neyi anlatsanız elinizde kalıyor.  Malzeme çok, nereyi tutsanız elinizde kalıyor. Öte yandan 20 senedir İzmir’de bir türlü belediyeyi alamayan merkezi yönetim yani AK Parti iktidarı da 20 senedir İzmir’i cezalandırmakla İzmirliye büyük zarar vermişlerdir.

SIĞINMACILAR DEVLETİN GÜVENLİK FİLTRESİNDEN GEÇMİYORLAR

Sığınmacı sorunu sadece İzmir’in değil, ülkemizin hem beka hem iç güvenlik sorunu. Gelecekte de bizim üniter yapımıza karşı risk oluşturan bir sorun. Sınırlarımızdan halen ülkemize yoğun bir sığınmacı göçü var. Sınırdan geçerken devletin herhangi bir güvenlik filtresinden geçmeden geliyorlar. Bir terörist giriyor, devlet hasbelkader yakalandığından yakalandı oluyor. Tedbir almamak hangi devletçiliğe sığıyor? Sınırdan elini kolunu sallayarak Türkiye’ye giriyorlar.

TÜRKİYE’DE BEKA SORUNUNA DOĞRU GİDİYOR BU İŞ

Türkiye’de bir iç savaş kışkırtıcılığı yapılacağı zaman bu sığınmacılar istendiği zaman tetiklendirilip nihai hedef gerçekleştirilmek istenebilir. Türkiye’de bir beka sorununa doğru gidiyor bu iş.

EMEKLİYE PARA YOK SIĞINMACIYA PARA VAR

Sığınmacılara yıllık asgari olarak 12 milyar dolar para harcıyoruz. Şu ana kadar 164 milyar dolar para harcamışız devletin bütçesinden. Emekliye para yok sığınmacıya para var. Sığınmacıya verdiğimiz parayla Türkiye’de neler yapmayız? Sığınmacıya gelince para var.

HER TARAFI REKLAM AĞIYLA SARMIŞLAR

İktidar partililer, millette ciddi bir kızgınlık yarattı. Ciddi bir algı siyaseti var. Ciddi bir para harcama var. Öğrenciye, depremzedeye, emekliye para yok. Paralar nerede? Reklamlarda, duvarlarda, dev dev reklamlar. Her tarafı reklam ağıyla sarmışlar. Sanki başka bir güç, başka bir parti yokmuş gibi... Çılgın para harcamaları var. Sanki başka parti yok, iki partiden müteşekkil bir siyasi atmosfer var. Sanki onlar  anayasanın teminatı altında kurulmuş da biz sanki ‘baba’yasa teminatı altında kurulmuşuz. Onlar sanki ana kuzusu da biz kapıda bekleyen garibanlarız. Bizi yarattıkları algıyla o hale getirdiler.

BİZ ÜÇÜNCÜ YOL HAREKETİ OLARAK YOLA ÇIKTIK

Biz üçüncü yol hareketi olarak yola çıktık. Biz alternatif bir partiyiz. İdealist kadrolarımız var. Hizmet etmeye aşığız, talibiz. İzmir halkı ciddi derecede rahatsız. Merkezi yönetim yapmakla hükümlü olduğu hizmetleri yapmıyor. Ülkenin 3’ncü büyük ekonomik şehriyiz.  Merkezi yönetim hep aynı vaatleri kullanıyor. Bakanlığın yapacağı işleri, her seçim beyannamesine koyuyorlar, kazanamayınca rafa kaldırıyorlar. İzmir’i resmen cezalandırdılar. Çevre yollarını, köprüleri yapmadılar. İzmirli bunlardan illallah etmiş durumda.

NAMUS SÖZÜ VERİYORUZ

İzmir’in farklı farklı projeleri yok ki. İzmir’in sorunları belli. Yeter ki siz yapmak isteyin. Merkezi yönetim İzmir’i alamıyor diye cezalandırıyor. Yerel iktidar ceketimi koysam kazanırım mantığıyla hareket ediyor, kazanmasına rağmen elini taşın altına koymuyor. Biz ne yapacağız? Biz 1 Nisan günü yetkiyi aldığımız takdirde yapılacak projeler belli. Biz geldiğimiz takdirde en kısa sürede öncelikleri belirleyerek İzmir’in sorunlarını çözmek için bunu namus sözü olarak veriyoruz.  Sosyal hayata dokunacak, aile bütçesine katkı sağlayacak projeleri hayata geçireceğiz.

İZMİR'DEKİ BÜTÜN ULAŞIMI ELEKTİRİKLİYE ÇEVİRECEĞİZ

Vatandaşı kazıklıyoruz demiyorlar. İzmirliye pahallı pahallı su içirtip, kullandırtıyorlar. İzmir’deki bütün ulaşımı elektirikliye çevireceğiz. Güneş enerjisiyle de takviyesini yapacağız.

CHP VE AK PARTİ TEK YUMURTA İKİZİ

Ulaşımı 120 dakikaya kadar bedava yapacağız.  Bizim vaatlerimizi onlar da kullanıyorlar. Demek ki sinir uçlarına dokununca bir şeyler olabiliyormuş. AK Parti veya CHP İddia ediyorum birisi birisinin muhalefeti gibi görünse de CHP ve AK parti tek yumurta ikizi... Alan memnun satan memnun ilişki içerisindeler. Birbirlerinin muhalefeti ile birbirinin iktidarını o kadar çok birbirlerini besliyorlar ki. İzmir’in artık üçüncü yol olarak bizi tercih etmesi gerekiyor.

ÇETELERİN, RÜŞVET ÇARKININ KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ

Bizim kimseye eyvallahımız yok. Biz belediyeyi aldığımızda ne çetesi kalır ne rüşvet çarkı kalır. Hepsinin kökünden ilişkisini keseriz.

TUGAY 'EVET SATTIK' DEDİ

Bir baktık ki Karşıyaka'da personelin maaşını ödeyemeyen, şuan İzmir Büyükşehir adayı olan Cemil Tuhay Beyefendi, bundan 4 sene evvel Karşıyaka'daki en kupon araziyi Cengiz İnşaat'a yani 5'li Çete'ye yok pahasına, peşkeş çekercesine satmış. Bu nerden çıktı? İftidar mı atıyoruz? Hayır. Suçluyor muyuz? Hayır. Bunu Eren Erdem denilen, Kılıçdaroğlu'nun milletvekilliğini, genel başkan yardımcılığını yapmış şuan danışman sıfatındaki arkadaş, Cemil Tugay'ın aday adaylığı gündemdeyken sosyal medya hesaplarından yayınladı. Bu durum Cemil Tugay'ın adaylığı kesinleşince muhabirler, Tugay'a bu soruyu sordular. "Evet "dedi, "Acemiliğime denk geldi. Evet sattık" dedi. Peki herhangi bir savcı veya sayıştay çıkıp da "Madem sen acemilikten kamunun malını zarara uğrattın". Buna zimmet suçu davası açtılar mı açmadılar.  Şimdi personelin maaşını dahi veremiyor, belediyeyi zarara uğratıyor, malını satıyor ve geldiler Büyükşehir adayı yaptılar. Şimdi bu Büyükşehir adayı yapılan şahıs, yarın Eren Erdem iddiası doğrultusunda ben bu tezimi ortaya koyıyorum. Cengiz İnşaat onun adaylığına vesile olduysa, yarın burda ondan beklenti için de olmayacak mı?, Rantlar, çeteler olmayacak mı? 

HAMZA DAĞ BAĞIMSIZ ADAY DA BİZ Mİ BİLMİYORUZ? 

Hamza Dağ'a sormak istiyorum. Bağımsız aday da biz mi bilmiyoruz? Hamza Dağ, partisinden utandığı için mi koymuyor? Partisinin isminden utanıyorsa, en büyük günah ortağı yine kendisi. Logo koymamakla bu günahlardan sıyrılamaz. İzmirliyi aptal mı sanıyorlar? Utanıyorlarsa, bırakıp gitsinler. İzmirli onları mutalaka sandıkta cezalandıracak.