Başkanlardan sandık mesajları

EGEPOSTASI –  CHP’yi 2019 seçimlerine taşıyacak yönetim kadrolarının belirleneceği kongre sürecinde, ilk adım delege seçimleriyle atılıyor. 26 Ağustos'ta başlayacak seçimlere günler kala partili belediye başkanlarından, örgüte önemli sandık mesajları geldi.

CHP’nin adalet yürüyüşü ve mitingi sürecinde yakaladığı ivmenin heyecanıyla başlayacak delege seçimi süreci öncesi başkanlar uzlaşı, barış, hoşgörü ve sevgi vurgusu yaparken, örgüte de şu mesajları verdi:

ÇİĞLİ’DE, ÜLKEDE, CHP’DE BARIŞ

Çiğli Belediye Başkanı Hasan Aslan: Çiğli’de doğru yapan, partiye ivme kazandıran, parti yararına çalışan, aktif, üretken insanlara destek vermek lazım. Seçimler kesinlikle barış içinde geçmeli. Adalet yürüyüşü Türkiye’de adaletsizliğin, hukuksuzluğun baş gösterdiği dönemde yapıldı. Bu kadar güzel bir ivmenin yakalandığı ortamda, kavgayla, gürültüyle partinin ismini andırmanın anlamı var m? Çiğli’de barış, ülkede, CHP’de barış diyoruz.

TEK LİSTELİ SEÇİMLER OLMALI

Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ: 2018’de erken seçim görünüyorsa, kongre takviminin iptal edilmesi gerekir. Yeni bir içe dönüşü hızlandıracak bir dönemi ertelemek lazım. Tüzük gereği buna hakkı var. Seçim olmayacaksa da mümkün olduğunca tek listeli seçimler olmalı. Seçim dönemlerinde başka partilere gizlice ya da açık destek verenler, istifa edip başka partiden meclis üyesi olup, başka ilçelerden gizlice üye olup tekrar dönenlerin delege yapılmaması lazım.

BUGÜN ÜLKENİN CHP’YE DAHA FAZLA İHTİYACI VAR

Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar: Demokrasi bayramı olacağına inanıyorum. Seçimlerimizin geçmiş dönemde yaşanan seçimlerden çok daha farklı olması gerektiğine inanıyorum. Bugün ülkenin CHP’ye daha fazla ihtiyacı olduğu bir süreçte, kimin, hangi ismin delege olacağı değil, partimizin ne olacağı daha önemli. Mahallelerinde tartışmadan uzak durup mahallesini en iyi şekilde sokakta partide temsil edebilecek, arkadaşların güvenoyu alması gerektiğine inanıyorum. Buradaki küçük ayrışmaları kamplaşmaları bir kenara bırakmak gerekir. Siyasetin içinde adamcılığı, siyasete başladığı günden bugüne reddeden bir insan olarak onun adamı bunun adamı değil CHP’nin neferi olarak siyaset yapması gerekir. Bu anlayış içinde geçmişte kiminle siyaset yapmış olursa olsun, yeter ki CHP’nin ideolojisinden zerre kadar sapmamış, parti programına, tüzüğüne, disiplinine uygun davranmış kişilerin delege olması gerektiğine inanıyorum. Geçmişten bugüne kadar AKP’nin siyasi figürünün ülkede yaptığı siyaset anlayışını, kavga kültürünü geliştirerek, kendine bir taban yaratarak yaptığı siyaset anlayışının parti içinde de minimal düzeyde yapanlar ne yazık ki hep olmuştur. Birbirimize karşı nezaketli olmalıyız. Yaşamın hangi alanında olursa olsun, nezaketi bir köşeye bırakıp  yaşamımıza devam etmeye kalkarsak, sosyal yaşamda da siyasi yaşamda da hoş olmayan davranışlarla karşı karşıya kalmış oluruz. Birbirimize karşı daha nezaketli, daha anlayışlı olmalıyız. Önemli bir kentin belediye başkanıyım. Bu makamlar insana partiyi temsil etme adına mutluluk ve onur verir. Bu makamlara ulaşabilmek için kavga kültürüyle hareket eden, gün gelir kendisiyle de kavga etmeye başlar. Bizler parti adına kamuoyuna hizmet götüren insanlarız. Birbirimizi kırarak dökerek değil, farklılıklarımızı ortaya çıkararak bir yerlere talepte olmalıyız. Eğer bugün parti içinde ilçe başkanı olmak, yönetici, il başkanı, kurultay delegesi olmak isteyen, milletvekili, belediye başkanı, meclis üyesi olmak isteyen her kim olursa olsun, kavga ederek, karalayarak değil, farklılığını ortaya çıkararak, partisini ve insanları ikna ederek bir yerlere gelmeli. Bu şekilde, CHP topluma daha güven veren, toplumu düşünen, birbiriyle iyi ilişkiler içinde olan insanların siyaset yaptığı bir yer olarak görürüm. Siyaset insanların birbirini karalaması değil, farklılıklarını ortaya çıkarıp halka bunları inandırabilmesidir.

SEVGİ KAZANACAK

Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin: Siyasete girdiğim günden beri, sevginin, birlik ve beraberliğin hakim olduğu süreç tavsiyesinde bulunmuşumdur örgüte. Bu duygularla, adalet yürüyüşündeki duygunun en üst noktaya çıktığı duyguların da içinde bulunduğu bir süreç içinde delege seçimlerini yaparken, kırmadan, dökmeden, demokratik, sevgi dolu ortamda geçirmelerini tavsiye ediyorum. Sevgi yoksa bir şey yok. Sevgi kazanacak diyorum. Delege seçimlerinde de yine sevgi ve sağduyu kazanacak.

ÜYELERİMİZİN SORUMLULUK DUYGUSUNA GÜVENİYORUM

Konak Belediye Başkanı Sema Pekdaş: Türkiye’nin en büyük ihtiyacının CHP olduğu apaçık ortaya çıktı. Biz CHP’liler bu sorumlulukla, bu bilinçle, hem parti içinde hem dışındaki seçimlerde hareket etmeyi bilen insanlarız. Ben üyelerimizin sorumluluk duygusuna güveniyorum. Hepimizin çoluk çocuğu burada yaşıyor. Geçmişimiz, geleceğimiz bu topraklarda. Bu sorumlulukla hareket edeceğiz. Bu adalet yürüyüşü bizim birbirimize ne kadar iyi geldiğimizi öğretti. Bu öğrenme halinin, iyi gelme halinin bu delege seçimlerinde de devam edeceğini düşünüyorum.

KRİTİK BİR DÖNEMDEN GEÇİYORUZ

Bornova Belediye Başkanı Olgun Atila: Bence uzlaşı, birbirimizi anladığımız, parti içinde birbirimizle uğraşmak yerine enerjimizi dışarıya açılarak, partimizi daha da büyüterek, 30 ilçenin 30’unu da alarak, İzmir dışındaki belediyeleri de alma noktasında hedefimizi büyütmemiz lazım. Hepimizin saygı ve sevgi çerçevesinde birbirimizi onure edebileceğimiz bir kongreler, kurultaylar süreci bizi bekliyor. Kritik bir dönemden geçiyoruz. Herkesin fedakarlık yapabildiği, uzlaşarak tek listeyle olması lazım. Kongrelerde eleştiriler olacak ama kongreler aynı zamanda insanların özlem giderdiği, olumlu yönde motive ettiği, umutlar vaat ettiği alanlar olduğunu unutmamak gerekir. Hiç kimsenin Türkiye’nin bu ortamında umutsuzluğa götürmeye hakkı yok. Tam tersi hepimizin çocuklarımızın geleceği için, cumhuriyetimiz, partimiz, geleceğimiz için birbirimize umut olma,  katkı sunma günü olduğunu düşünüyorum. Herkesin bunu yapacağına inanıyorum. Hepimizin birbirimize ihtiyacı var. Her bir üyemiz çok değerli. Güzel günler göreceğimizi umut ediyorum.

81 İLDE MİLYONLAR BİR ARAYA GELİYORSA BİZ DE MAHALLERDE BİR ARAYA GELİRİZ

Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina: Demokratik bir seçim olmalı. Yapılacak delege seçimleri 2019’da yapılacak genel seçimlerden daha önemli değil. O nedenle 2019’da yapılacak seçim için güce, enerjiye yansıyacak bir eylem içinde olmak lazım. Zaten Türkiye’de bizden başka aile içinde yarış olan bir parti yok.  Mahallelerde, ilçede ve ilde tercihlerimizi yapalım ama burada kırıp döküp veya enerjimiz tüketip 2019 büyük hedefe olumsuz bir yansımanın olmasını istemiyorum. Tek temennim bu. O yüzen bize yakıştığı biçimi ile süreci halleder, oradan çıkan sonuçla da aslan gibi 2019’da bu ülkenin başına geliriz diye düşünüyorum.  Adalet yürüyüşü çok kıymetli bir 25 gündü. Bitişi de öyle oldu. 2 milyon insan alandaydı. 81 ilde bir arada oluyorsak mahallede neden bir olmayalım.

HEDEFİMİZ 2019 OLMALIDIR

Narlıdere Belediye Başkanı Abdül Batur: Narlıdere’de barış havasının sürmesi için herkes elinden geleni yapıyor. Mahallerde seçime tek liste ile gitmeyi amaçlıyoruz. Bütün arkadaşlar bunun bilincinde. Adalet yürüyüşünün ardından adalet mitingi oldu.Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun bu konuda fedakarca, cesaretle ve insan üstü bir gayretle yaptığı bu güzel çalışma, konsensüsle ve anlaşmayla taçlandırılmalıdır. Bu anlayışın her yerde sergileneceğine inanıyorum. Bizim hedefimiz 2019 Cumhurbaşkanlığı seçimleri olmalı. Bütün hedefimiz ve gayretimizi dışa dönük olarak bu hedefe yöneltmeli ve odaklanmalıyız. Narlıdere’de bütün arkadaşlarımız bunun bilincinde. Bu birlikteliğin de delege seçimlerinde ve il kongresinde de devam edeceğine bütün kalbimle inanıyorum.