İzmir'de 'gözyaşı' kavgası: Yüksel-Kaya karşı karşıya

ERMAN ŞENTÜRK/HABER SERVİSİ- DİSK Ege Bölge Temsilciliği’ni ziyaret eden CHP İzmir İl Başkanı Alaattin Yüksel, DİSK ve DİSK’e bağlı sendikalar, KESK, TMMOB ve İzmirli emek ve demokrasi örgütlerinin temsilcileri ile buluştu. Ziyarette, birlik beraberlik içinde olma ve ortak mücadele yürütme kararı çıktı. 

Sendikadaki ziyaretin ardından DİSK tarafından kıdem tazminatlarının kaldırılmasına yönelik düzenlemeye karşı açılan standı ziyaret eden Yüksel, imza atarak işçilere destek verdi.

KAYA’YA YANIT VERDİ: APTAL OLMASIN!

Düzenlenen toplantıda basın mensuplarının sorularını yanıtlayan ve ülke gündemini değerlendiren CHP İl Başkanı Yüksel, AK Parti İzmir Milletvekili Atilla Kaya’nın kendisine yönelik, “tiyatro” ve “timsah gözyaşları” şeklindeki çıkışına dair şunları söyledi: “Türkiye’nin geleceğini gördüğüm için bugün ve gelecek için endişelerden dolayı duygulandım. Kaybettiğimiz canlar nedeniyle, oluşturulacak yeni yargı düzeniyle Türkiye’de hiç kimsenin adaletten, hukuktan söz edemeyeceği ve bir şekilde hukuksuzluktan herkesin zarar göreceğini gördüğüm için duygulandım. Çocuklarımızın geleceğini için duygulandım. O duygusuz herife söylemek lazım; AKP milletvekili olduğu için oluşacak yargı düzeninden zarar görmeyeceğini düşünecek kadar aptal olmasın. Oluşacak yargı düzeninden kendisi ve çocukları da zarar görecek. Bunu düşünüp benim gibi duygulanması lazım.

“ÇİN’İ BİLE GEÇTİK!”

Son dönemde işçilerin aleyhine çok sayıda düzenleme yapıldığına ve Türkiye’nin iş kazalarında lider olduğuna da vurgu yapan Yüksel, “AKP 2002’nin sonunda iktidara geldiğinden bu yana kısaca baktığımızda; İş cinayetlerinde 17 bin çalışanımızın yaşamını yitirdiğini görüyoruz. Giderek artan bir sayı oluyor. Dünya, Türkiye gelişiyor aslında iş kazalarının gündemden düşmüş olması gerekirken bu sayı AKP hükümetleri döneminde iyice arttı. Çünkü vahşi kapitalizm dönemi yaşandı. Madenlerimizdeki kazalardan Çin’de bile söz edilmezken biz de Soma’da 301 toplu katliam oldu. Orada daha çok üretim, daha çok kar, iş güvenliği sağlanmadan işçi hayatları feda edildi. Diğer ülkelerde sıfıra yaklaşırken bizde özellikle taşeronda kazalar yüzde 12’lere kadar çıktı” dedi.

“BAŞBAKAN BİLE KADROSUNU ALAMIYORKEN... ”

Ziyarette söz alan ev sahibi DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı ise, işçi sınıfına yönelik son düzenlemeler ve gündemle ilgili şunları kaydetti: “Yaşanılan süreçte 14 yıldır hem emek örgütlerine hem anayasaya, başkanlık sistemi adı altında demokrasi, özgürlük ve laikliğe saldırılar yapılmaktadır. Demokrasiden, emekten yana olanların bu tür ziyaretleri birleşik mücadeleyi sağlayacaktır. 7 Haziran seçimleri sonrası asgari ücret sözü verdiler.  Kölelik yasası AKP milletvekillerinin iki elleri havada kabul edildi.  Seçim meydanlarında 6 ay dolaşarak taşerona kadro sözü veren Davutoğlu özel sözleşmeleri personel statüsüne verdi. Sonrasında kendi kadrosundan da oldu ve gitti. Başbakan bile kadrosunu alamıyorken işçilerin vay haline… İşçiler vay halimize dememek için birleşik mücadelenin içinde omuz omuza emek çerçevesinde buluşacak.”

Öte yandan Memiş Sarı, birlik beraberlik ve ortak hareket etme çağrısı yaparak, "Omuz omuza her alanda birlikte mücadele etmeden bu AKP diktasına karşı hiçbir şey kazanamayız. Faşizme karşı tek cephede yan yana durmaktan başka şansımız yok" dedi. 

TMMOB Temsilcisi Melih Yalçın, ülkede bir diktatörlük rejimi yaşandığını öne sürerek, "Elzem bir şekilde tüm demokrasi güçleri bir araya gelmeli ve ortak mücadele imkanlarını çoğaltmalıdır.ö Dedi. 

KESK sözcüsü Faruğ Vergili'de yaptığı konuşmasında ülke genelinde 17 bin üyelerinin soruşturma geçirdiğini, tüm alanlarda AKP'ye karşı olanların her türlü baskı ile sindirilmeye çalışıldığını ifade etti. “Derhal tüm demokrasi güçleri bir araya gelmeliyiz, çünkü yapacağımız çok iş var. Başka türlü bu baskıları önleyemeyiz" dedi.

YÜKSEL İZMİR İÇİN ŞANSIZLIK

Yüksel'in "Duygusuz Herif" diye yanıt verdiği AK Partili Kaya'dan sosyal medya üzerinden jet kontra geldi.

Kaya, Twitter'dan şunları yazdı:

"Ben Alaattin Yüksel'in seviyesine inmeyeceğim...Eskiler ''Üslub-u beyan, ayniyle insandır'' derler. Alaattin Yüksel'in üslubu kendi seviyesini, karakterini ve kişiliğini ortaya koyuyor.İzmir'in engin hoşgörüsü ve nitelikli siyasi zemini, Alaattin Yüksel gibi birini hak etmiyor. Yüksel, İzmir için büyük şanssızlık...Yunus Emre'nin deyişiyle ''Edebim el vermez edepsizlik edene, susmak en güzel cevap, edebi elden gidene."