Kasım ayı meclis olaylı başladı: DİSK meclis salonunu bastı
İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan Meclis toplantısı ilk oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde İsmet İnönü Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Meclis başlangıcında Başkan Soyer, deprem sonrasında yapılanlarla ilgili bilgi verirken DİSK Genel-İş sendikası üyeleri meclis salonunu basarak kıdem tazminatının kaldırılmasını protesto etti. Yaşanan olayların ardından AK Partili ve CHP’li meclis üyeleri burun buruna geldi.
- Ege Postası
- 09.11.2020 - 18:51
TENZİLE AŞÇI/EGEPOSTASI- İzmir Büyükşehir Belediyesi Kasım ayı olağan Meclis toplantısı ilk oturumu İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer idaresinde İsmet İnönü Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi.
30 Ekim tarihinde yaşanan İzmir depreminin ardından gerçekleştirilen ilk Büyükşehir Belediye Meclisi'ne DİSK ve Genel-İş Sendikası üyelerinin meclis salonunu basması ve ardından meclis üyeleri arasında yaşanan kavga damgasını vurdu.
Meclis, depremde hayatını kaybeden 115 vatandaş için bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
Ardından Başkan Soyer, deprem sonrasında yapılan çalışmalarla ilgili meclis üyelerine bilgi verdi.
Soyer, bilgilendirme yaparken DİSK Genel İş Sendikası üyeleri meclis salonuna girerek kıdem tazminatının kaldırılmasına tepki gösterdi.
Güvenlik görevlilerinin engellemelerine ve Soyer’in tüm uyarılarına rağmen sahneye çıkan sendikalılar, sahnede pankart açtı. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı sahnede konuşma yapmaya başladı ve “Bu yasa çocuklarımızın geleceğini yok edecek” dedi. Bunun üzerine Başkan Soyer, zabıtalardan duruma müdahale ederek, salonun boşaltılmasını istedi.
Sendikalıların protestosu devam ederken AK Parti sıralarından Başkan Soyer’e hitaben “Şov yapma Başkan” sesleri yükseldi ve salonda arbede çıktı.
Sendikalılar salondan çıkarılırken AK Partili meclis üyeleri ile CHP’li üyeler arasında kavga çıktı. Kavga diğer meclis üyelerinin araya girmesiyle yatıştırıldı.
Yaşanan gerginliğin ardından konuşan Başkan Soyer, “Bu saygısızlığı asla kabul edemeyiz. İzmir olarak olağan üstü büyük bir dayanışma örneği gösterdik. El ele verdik, asla parti ayrımı yapmadık, tek yürek, tek yumruk olduk. Bunu övünç meselesi olarak değil bunu unutmamamız için söylüyorum. Salona gelerek adeta baskın yaparak gelmelerini asla onaylamıyoruz. Tüm samimiyetimle söylüyorum asla tasvip etmiyorum, kınıyorum” dedi.
AK Partili bir meclis üyesi “Gerekeni yapacak mısını? Bize gösterdiniz tepki ile onlara gösterdiniz tepki aynı değil” diyerek Soyer’e hesap sordu.
Soyer ise, “Gereken neyse yapılacaktır. Aralarında çalışanımız varsa hesabını sorarız” diyerek yanıt verdi.
“ACI ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAYA ÇALIŞANLARA GÖSTERECEK HOŞGÖRÜMÜZ VAR”
Yaşanan gerginliğin ardından Soyer, deprem hakkındaki bilgilendirmesine devam etti ve şunları söyledi; “Depremin hemen ardından AFAD ile birlikte birçok noktada çadır alanları oluşturduk. İzmir Büyükşehir Belediyesi Aş Evi ilk gün çorba sonrasında da sıcak yemek servisine başladı. Ardından içme suyu ve duş hizmeti sunuldu. Kısacası yaşanan olumsuzlukların derinleşmemesi, çadır koşullarında olabilecek en sağlıklı koşulların sağlanması için kusursuz bir organizasyon sürdürüldü. 10 bine yakın personelimiz çadır alanlarında görev aldı. Önümüzdeki hafta bin konteynırımız da depremzedelerin kullanımına sunulacak. Böyle zor günlerde ne yükselen çatlak seslere verecek cevabımız ne de acı üzerinden siyaset yapmaya çalışanlara gösterecek hoşgörümüz var. Kış bastırıyor. Bizim amacımız onları bu zor koşullardan kurtarmak. Ama deprem gerçeğini de asla unutmadan gerekeni yapmak. Bu konuda da harekete geçiyoruz. İzmir’deki yapı stokunu gözden geçirmek üzere İzmir’deki binaları denetleyeceğiz ve gereken düzenlemelerin yapılmasının da takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.
DEPREM KONUSU HER YÖNÜYLE ELE ALINACAK
CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılıç, “30 Ekim tarihinde yaşadığımız ve 115 canımız kaybettiğimiz deprem felaket hepimizi derinden yaraladı. Binlerce vatandaşımız bu depremden etkilendi ve evsiz kaldılar. Her zaman için tüm imkânlarımızla yanlarında olmak boynumuz borcudur Tarih, halkımızın olağanüstü hallerde olağanüstü dayanışmada olduğunu göstermiştir. Yurdumuzun her köşesinden yardım için uğraşan insanlarımızın çabalarına tanık olduk tüm acı sonuçlarıyla yaşadığımız İzmir depreminde hangi partiden olursa olsun tasada bir olma örneğini gösteren başta İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere tüm çalışanlara, merkezi idare temsilcilerine, siyasi parti temsilcilerine en çok da arama kurtarma ekipleri, sağlık çalışanlarına ve tüm gönüllülere şükranlarımızı sunuyoruz. Bütçelerimiz görüşeceğimiz meclisimiz yaklaşık 3 hafta sürecek ve deprem de bu görüşmelerde yerini bulacak. Önümüzdeki meclislerde konuyu her yönüyle ele alacağız” dedi.
“ELİMİZİ TAŞIN ALTINA KOYMAK ZORUNDAYIZ”
Nilay Kökkılınç’ın ardından konuşan AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, hayatının en zor konuşmalarından biri olduğunu söyledi ve “Hep konuştuğumuz, bildiğimiz deprem gerçeği ile karşı karşıya kaldık. Hep söylüyorduk ‘İzmir bir deprem gerçeğiyle bir gün yüzleşecek’ diyorduk ama kişisel olarak bu kadar büyük bir acıyı yaşayabileceğimizi hiç düşünmemiştik. Güzel İzmir’imiz ve bayraklımız hiç birimizin istemediği bir acıyla karşı karşıya kaldık İş yeri ve evi bayraklıda olan bir olarak yaşanabilecek en büyük acılardan birini yaşadık. Evet depremi konuşacağız. Ama biz AK Parti grubu olarak İzmir’in önümüzdeki günlerde ve yıllarda bu yaşanan acının benzeri bir acıyı yaşaması için elimizi değil tüm gövdemizi taşın altına koymakla yükümlüyüz. Bu anlamda da elimizden gelenin en iyisini yapacağız. 115 canımızı kaybetti. İçlerinde birebir tanıdığımız meslektaşlarımız, birlikte siyaset yaptığımız, sohbet ettiğimiz arkadaşlarımız da oldu. Bugün buraya gelirken ne konuşacağımı çok düşündüm ama en son kalbimden geçenleri söylemek istediğime karar verdim. 115 kardeşimizi geri getirecek hiçbir şey yok. Bugün Bayraklı sınırları içerisinde ya da başka bir ilçedeki kayıpları geri getirme imkanımız yok. Ben burada özellikle deprem sonrasında gerek enkaz kaldırma işlemlerinde gerek yardım faaliyetlerinde hiçbir kurumu yarıştırmayacağız. Bir işçi ve memur çocuğu olarak biz hiç kimseye prim vermeyeceğiz. Bugün buraya gelenler de öğrenecek. Burada da en büyük görev Sayın Başkanım size düşüyor. Büyük bir acı yaşadık. Alanlarda, çadır kentlerde bunu hep beraber yaşadık. Ben orada gezerken diğer meclis üyesi arkadaşlarımla karşılattım. Herkes bir şeyin ucundan tutmaya çalıştık. O yüzden bu acıların İzmir’de yeniden yaşanmaması adına ciddi bir mücadele vermek zorundayız. Aksi takdirde gerçekten biz yöneticiler olarak hiç iyi anılmayacağız. Muhtemelen bütçe görüşmelerinde bunlarla ilgili tartışmalarımızı yapacağız, eksikliklerimizi önümüze koyacağız ve eksikliklerin giderilmesi konusunda istişare yapacağız. Ama artık İzmir’in böyle bir acıyı yaşamaması gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu.
Oturum başlangıcında yaşanan protestoya da değinen Hızal, “Az önce yaşanan olaya dönersek biz az önce meclis üyesi arkadaşlarımızla salona girerken yanlış yerden girdik ve güvenlik görevlisi arkadaşlarımız bizi uyardılar. Bu kadar titiz davranıldığını düşünürken meclis salonuna bu kişilerin girerek protesto yapmalarına aklım ermiyor. Biz bu kişiler hakkında yasal işle başlatılacağını düşünüyoruz ve takipçisi olacağız” ifadelerini kullandı.
Hızal’ın yaşanan olaylara ilişkin sözlerinin üzerine ona cevaben konuşan Başkan Soyer, “Böyle bir şey hiçbirimizin aklına gelmeyecek bir şey. Belki de o yüzden güvenlik Zafiyeti var gibi görünüyor olabilir. Ama hakikaten hazırlıklı olmadığımız ve aklımızın ucuna gelmeyecek bir şey yaşandı. Biz gereğini yapacağız” dedi.
"DEVLET KADEMELERİ GEREKEN FEDAKARLIKLARI YAPMIŞTIR"
Soyer'in Hızal'a cevabının ardından konuşan İYİ Parti Grup Başkanvekili Kemal Sevinç ise1947'den bu yana 8 defa deprem yönetmeliği çıkartıldığını söyledi. Sevinç "Baştan Büyükşehir olmak üzere ilçe belediyelerimiz ve devletimizin kademeleri gereken fedakârlıkları yapmıştır. Tedbirler alınmıştır ve alınmaya devam edilmektedir. Bunlarda bizi sevindirmektedir. Ülkemizde 1947'den bu yana 8 defa deprem yönetmeliği çıkartılmıştır" ifadelerini kullandı.
"İNSANLARIMIZI BAĞRIMIZA BASMAMIZ LAZIM"
MHP Grup Başkanvekili Selahattin Şahin ise şunları söyledi; "İzmir'imiz büyük bir felaket yaşadı. Allah korusun bu felaket daha fazla olabilirdi. Bunu tarif etmek mümkün değil. 115 insanımız gitti. Ülkemize ve İzmirlimiz inşallah Allah başka bir afet yaşatmasın. Burada hala gayretler süren teşkilatlarımız var. Birçok şehirden gelen kurtarma ekiplerimiz var. Emniyet güçlerimiz, sağlık çalışanlarımız var. Bu acının, mağduriyetin tarihi mümkünde değil. Yardıma muhtaç insanlarımızı mağduriyetlerini bitirip bağrımıza basmamız lazım. Tekrar tekrar hepimize geçmiş olsun. Daha fazla zarar olabilirdi. Sendika çalışanlarımızda haklı olabilir ama zamanlamaları yanlış. Acımız büyük birbirimize tahammül etmemiz lazım. Meclis üyeleri olarak sağduyulu olmamız gerekiyor."
Konuşmaların ardından meclis gündemine geçildi. Oturumda tüm maddeer üzerinde oy birliği sağlandı.
Yorum Yazın