Kocaoğlu'ndan çarpıcı mesajlar

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ve Yunanistan Konsolosu Argyro Papoulia, İTO'nun meclis toplantısına konuk oldu. 10 Kasım'da yapılan üniversiteler arası basketbol turnuvasında birinci olan İzmir Ekonomi Üniversitesi takımına İTO Başkanı Ekrem Demirtaş ile Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, ödüllerini verdi. Kocaoğlu, işadamlarına yaptığı konuşmada İTO'nun yeni binasının kısa zamanda bittiğini, Kordon'da bir simge olduğunu, 132 yıllık İTO'ya yakıştığını ifade etti.

"TRAMVAYDA 2.5 AYLIK SÜRE KALDI"

Tramvay ve metro çalışmaları hakkında bilgi veren Kocaoğlu, tramvayda deneme seferlerine ocak ayı içerisinde başlanacağını,  şubat ayında yolcu taşınacağını, 2.5 aylık süre kaldığını belirterek, "24 kilometre Kordon'dan Yalı'ya kadar süren çalışmalar yaparsanız, mutlaka hemşerilerinizden eleştiri alıyorsunuz. Sıkıntılar yaşanıyor. Tüm hemşerilerimizden af diliyorum. Aralık ayının 25'inde Narlıdere Kaymakamlığı'na kadar uzanan 8 kilometrelik metro hattının ihalesini yapacağız. 2018 yılında 13.5 kilometrelik Buca metrosunun ihalesine çıkmış olacağız. Şu anda 165 kilometre raylı sistemimiz var. 11 kilometrede çalışıyorduk. 70 bin kişi taşıyorduk. Şu anda 700 bin kişi taşıyoruz. Yılbaşından itibaren 800 ile 850 bin kişiye ulaşacak. Tüm yolcuyu düşündüğümüzde yüzde 30 civarında raylı sistemle taşıyoruz" dedi.

"İNCİRALTI BİR AN ÖNCE PLANLANMALI"

Kocaoğlu, bir taraftan borç öderken bir taraftan yatırımlar yaptıklarını, tarım, ekonomi, sanayiyi geliştirdiklerini, 2018 yılında İzmir fuarcılığında büyük sıçrama yaşanacağını vurgulayarak, "Hizmet sektöründe İzmir'de ayağa kalkmamız gerekmektedir. Gizli bir gücümüz var, biliyoruz ayağa kaldıramadığımız hizmet ve turizm sektörü gibi iki önemli alanımız var. İnciraltı'nda sağlık turizm alanı ayrı bir zenginlik olacaktır. Başbakan'la konuştuk. Taslak hazırladık. Başbakan'a verdik onun biran önce İnciraltı'nın planlanması hiçbir para harcamadan İzmir'in ekonomisinin en az İzmir'in milli hasılatın önümüzdeki 5- 6 yıl içinde yüzde 20 oranında büyümesi demektir. Böyle bir kaldıracı, sağlık sektöründen başka bir alanda yapmak mümkün değildir. İzmir kalkınmak için her türlü olanakları olan bir kenttir" dedi.

KENT EKMEĞE ZAM SİNYALİ

Meclis üyelerinin sorularını da yanıtlayan Kocaoğlu, fırıncılık yapan bir meclis üyesinin belediyenin işlettiği Kent Ekmek'te fiyat artışı istemesi üzerine, zam sinyali verdi. Kocaoğlu, "Benim rekabet etme durumum yok. Dar bir çerçevede satış yapıyoruz. Alsancak'ta ekmeğe karışmıyorum. Ekmeğin onun hikayesini en iyi siz biliyorsunuz. Bizim niyetimiz ekmek satmak değildi. Dar gelirli vatandaşın yaşadığı yerde ucuz ekmek satılmasını istedik. Bunun sonrasında biz satışa başladık. Ama sizin bu talebinizi değerlendireceğiz" dedi.

"KUCAĞIMDA BİR BOMBA. BEN DE BU CENAZEYİ KURTARMAYA ÇALIŞIYORUM"

Kültürpark konusundaki eleştirilere de değinen Kocaoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: Kültürparkı satmıyoruz. Satacak da bir delikanlı yok. Kültürpark satılamaz, birilerine peşkeş çekilemez. Bizim yaptığımız proje, hem yeşili arttırmak hem de fonksiyon katmak. İşlevsel hale getirmek üzerine yapılan çalışmadır. Karşı çıkanların mikserlik yapanların amacının ne olduğunu bilmiyorum ama sonucunu biliyorum. İzmir'e büyük zarar verdiler. O projede şimdiye kadar belirli bir yol alınacaktı şimdi uğraşıyoruz. Mutlaka kısa zamanda çözüm bulacağız biliyorum. Basmane Çukuru'nu Folkart aldı. Basmane Çukuru yıllardır orada duruyor. Övünmek hiç hoşuma gitmez ama yapılan anlaşmada belediyenin hissesi yüzde 12'ydi. Gittik Kemal Zorlu'yla konuştuk. Hisselerimizi karşılıklı anlaşarak yüzde 30'a çıkardık. Belediyecilik tarihinde böyle bir şey yok. Önce ver, sonra git al. Adam gitti TMSF'den yüzde 70 hissesini aldı. Bize binamızı yapacak verecek. Bunun fuarla ne ilgisi var. Oranın imarını ben yapmadım. Kucağımda bir bomba. Ben de bu cenazeyi kurtarmaya çalışıyorum. İnşallah başlar biter. Onun kalkması bile çok büyük değer katar. Fuar dediğim gibi projelerimiz devam ediyor. Ha! Gecikecek, ne yapalım. Kültürpark konusunda spekülasyon yapan arkadaşlar bu kente zarar veriyorlar...

"BU SENE BAŞVURAN TÜRK VATANDAŞLARININ YÜZDE 94'Ü VİZE ALMIŞTIR"

Yunan Konsolosu Argyro Papoulia, iş insanlarından farklı olarak diplomatların başarılı olması için üç dört yıllık süreleri bulunduğunu belirterek, vizelerle ilgili şu bilgileri verdi: "Ben de İzmir'de, yetkililerle birlikte yetkili mercilerle yöneticilerle saygıyla ilişki kurmaya çalıştım. Türk vatandaşlarına verilen vize sayısının 100 bini aşmış olmasını görmekten mutluluk duyduk. Vize alanların sayısı 2017 yılında 60 bini geçecektir. 2016 ve 2017 yıllarında iki yıllık süreç, 2013 ile 2016 yıllık döneme göre çok daha yükselecektir. Türk vatandaşlarına açık kapı politikası uygulamaktayız. Başvuruların yüzde 98'i olumlu karşılıyoruz. Yüzde 2 reddediliyor. Bu sene başvuran Türk vatandaşlarının yüzde 94'ü vize almıştır."
Yunanistan'ı ziyaret eden Türk vatandaşlarının sayısının artmasının yanında Batı illerini ziyarete eden Yunanistanlılar'ın sayısının artmasını istediğini vurgulayan Argyro Papoulia, "Yunanistanlılarda İzmir'i, Efes'i ve Ayvalık'ı ziyaret etmek istiyorlar. Ege'nin her iki yakasının ortak çıkarları var. Daha çok işbirliği yapılacak alanlar var. Özellikle turizm ve ihracatta iki ülke arasında ortaklıklar kurulabilir. Gelir durumu yüksek olan turistlere ortak turizm paketleri hazırlayabilirler. Gezegenin bu güzel köşesinde sorun yoktur. Ziyaretçilerin tüm taleplerini karşılamaktadır, tarih, inanç, sağlık ve spor turizm alanlarında" dedi.

DEMİRTAŞ: "YERLİ OTOMOBİLDE LOBİ YAPMALIYIZ"

İZMİR Ticaret Odası Başkanı Ekrem Demirtaş, kasım ayı meclis toplantısında hem ekonomik verileri değerlendirdi hem de yerli otomobil için lobi çağrısında bulundu. Yerli otomobil üretiminde 2019'da prototipin tamamlanacağını, 2021'de de satışa başlanacağını söyleyen Demirtaş, "Üretimin İzmir'de olmasını hepimiz istiyoruz. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanının bu konudaki girişimini sonuç alıcı bulmuyoruz. Bir kurul oluşturuldu. Gazetelerin İzmir eklerine haber oldu, ama bu ses Belkahve'yi geçmez. Umarız etkin çalışma yaparlar. Bunun yolu, Ankara'ya, Cumhurbaşkanımıza ulaşmak ve nezdinde etkin lobi yapmaktır" dedi.

İTO'nun kasım ayı meclis toplantısında 2017 yılının ekonomik verileri ele alındı. Belirlenen maddelerin görüşmelerinin tamamlanmasından sonra mecliste konuşan İTO Başkanı Ekrem Demirtaş, yeni binanın yarattığı sinerjiden ekonomik verilere kadara geniş bir alanda değerlendirmelerde bulundu. Dünyanın bir yerinde bitip diğer köşesinde başlayan küresel gerginliklerin elbette ekonomiyi de etkilediğini vurgulayan Ekrem Demirtaş, "Bizler bu ay yine en çok dolar ve euro'yu konuştuk. Dolar ve euro, TL karşısında tarihi rekorlar kırmaya devam etti. Ekim ayı Meclis toplantısında dolar 3.77 TL, euro 4.45 TL idi. Bugün ise Dolar 3.96, Euro ise 4.69 TL. Yani bir ay içerisinde yüzde 4-5 değişim demek, çok yüksek bir oran. Bu oranlar ile ticaret yapmak gerçekten çok zor. Hükümet kanadı '2017 sonuna kadar kurlar iner' diyor. Yabancı bankalar ardı ardına yükselen dolar kuru tahminini açıklıyorlar. 39.2 milyar dolar cari açığı olan ülkemiz bu gelişmeleri görmezden gelemez. Sadece dolar ve euro değil, tüm finansal enstrümanlar oldukça hareketli. Altının gram fiyatı güvenli liman etkisiyle tüm zamanların rekorunu kırdı" diye konuştu.

Suudi kargaşası nedeniyle petrolün de yükseldiğini söyleyen Demirtaş, "Benzin tarihin en yüksek seviyelerine ulaştı, 1 litre 5.65 Lira seviyelerinde. Kurlardaki artışın devamı halinde bunun makro dengelere olumsuz etki yapma ihtimali var. 2018 kur tahminini yapmak oldukça zor. Döviz borçlusu üyelerimiz daha dikkatli olmalı. Ciddi bir kur atağı halinde özel sektörün borçlarının katlanmasından kaygılıyız. Döviz pozisyon açığı 2006 başında 189.3 milyar dolar iken, 2016 sonunda 363.1 milyar dolara yükseldi. 2017 üçüncü çeyreğinde de 440 milyar dolar oldu. Çare olarak 'Döviz geliri olmayanların döviz borçlanması' yasağı genişletiliyor. Bu durum, tahribatı aza indirebilir. Ancak asıl sorun, ekonomik büyümeyi dış tasarruflarla sağlamaya çalışmak. Daha çok dış borç, daha çok döviz açığı demek. İç gönüllü tasarrufları arttırmadan büyümeyi sürdürülebilir kılmak zor" dedi.

İHRACATTA BU TEMPOYLA DEVAM ETMELİYİZ

Başbakan Binali Yıldırım'ın ihracatın Ekimde yüzde 15.6 artarak 13.5 milyar dolar olduğunu açıkladığın da söyleyen Ekrem Demirtaş, "İhracatta bu tempoya devam etmeliyiz. Daha fazlasını yapabiliriz. Ama katma değeri yüksek ihracat yapabilmek önemli. Üretim yapımızı değiştirmeliyiz. Üretimimizin ithalata dayalı olması dış ticaret açığını tetikliyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın ihracatı desteklemeye yönelik açıklamalarını da önemsiyoruz. İhracata verilecek her desteğin, misli olarak geri döneceğine inanıyoruz" diye konuştu.

TÜFE'nin son 9 yılın zirvesinde olduğunu da vurgulayan Demirtaş şöyle devam etti:

"Yurt içi üretici fiyat endeksi, bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 17.28 arttı. Enflasyon sorununu çözmeden düze çıkamayız. 2017'nin ilk yarıdaki yüksek büyüme rakamlarına rağmen, işsiz sayısı bir önceki yıla göre pek de değişmedi. 3.4 milyon işsiz var. Özellikle üniversite mezunu işsiz çok. Onlara, Meslek Okulumuzda meslek kazandıracağız. Eğitimleri sırasında staj olanağı, bitirmelerinde CV bankası kurarak iş bulmalarına yardım edeceğiz. Bu proje, Odamızın 2018'in en önemli projesi olacak."

YERLİ OTOMOBİLDE UMUTSUZLUK

Yerli otomobil üretimine de değinen Ekrem Demirtaş, "Ortak girişim grubunun çalışmaları ile 2019'da prototip tamamlanacak, 2021'de de satışa başlanacak. Üretimin İzmir'de olmasını hepimiz istiyoruz. Ancak Büyükşehir Belediye Başkanının bu konudaki girişimini sonuç alıcı bulmuyoruz. Bir kurul oluşturuldu. Gazetelerin İzmir eklerine haber oldu, ama bu ses Belkahve'yi geçmez. Umarız etkin çalışma yaparlar. Bunun yolu, Ankara'ya Cumhurbaşkanımıza ulaşmak ve nezdinde etkin lobi yapmaktır" dedi.

İZMİR TİCARET ODASI MESLEK OKULU KURULACAK

2017'nin ilk yarıdaki yüksek büyüme rakamlarına rağmen, işsiz sayısının bir önceki yıla göre değişmediğini söyleyen Ekrem Demirtaş, "3.4 milyon işsiz var. Özellikle üniversite mezunu işsiz çok. Onlara, Meslek Okulumuzda meslek kazandıracağız. Eğitimleri sırasında staj olanağı, bitirmelerinde CV bankası kurarak iş bulmalarına yardım edeceğiz. Bu proje, Odamızın 2018'in en önemli projesi olacak. İş dünyası olarak nitelikli elemanlara ihtiyacımız var. Bu amaçla İzmir Ticaret Odası Meslek Okulu çalışmalarına hızlı bir şekilde başladık. Okulumuzda sektörlerimize yönelik mesleki eğitimler düzenleyeceğiz. Bu sayede hem üyelerimizin ihtiyaçları doğrultusunda genç iş gücünü yetiştirecek hem de işsiz gençlerimizi ekonomimize kazandıracağız. Meslek Komiteleri tarafından en fazla talep edilen eğitim konusu 17 Meslek Komitesi ile 'satış ve pazarlama' oldu" diye konuştu.

ÖZVERİYE HAZIRIZ

Para Politikası Kurulu'nun faizleri değiştirmediğini de anlatan Ekrem Demirtaş, "Ancak piyasa faizleri artmaya devam ediyor. 10 yıllık tahvilin faizi yüzde 13 seviyelerinde. Mevduatlarda yüzde 15, kredilerde yüzde 17 konuşuluyor. Bireysel kredi talebinde güçlü bir seyir var. Ama üyelerimiz kredi alamıyorlar. Yine nefesleri kesildi. TOBB tekrar Nefes Kredisi organize etmeli. Bizim inşaat nedeniyle paramız kalmadı. Ama özveriye hazırız. TOBB, geçtiğimiz günlerde, KOBİ'lerin düşük faizli kredi kullanmalarını sağlayan 'Nefes Kredisi' projesinin yeniden başlatılmasına yönelik görüşlerimizi sordu. Biz de, 'Nefes Kredisi' kampanyasını KOBİ'lerin finansman sorunlarının giderilmesi açısından yararlı bulduğumuzu ve tekrar başlatılmasını üyelerimiz adına memnuniyetle karşılayacağımızı bildirdik. Yeni başlatılacak Nefes Kredisi kampanyasında, kredilerin ödeme planında 3 ay ve/veya 6 ay taksit erteleme seçeneklerinin sunulması, 36 aya kadar vade imkanı tanınması, faiz oranlarının yine yüzde 1'in altında tutulması ve kredi sicili konusunda sıkıntı yaşayan firmalar için Kredi Garanti Fonu'nun daha esnek şartlar sunması şeklindeki önerilerimizin dikkate alınmasını istedik. Önümüzdeki dönemde yürürlüğe girecek yeni kredi protokollerimiz ile üyelerimizin finansmanına katkı sağlayacağız" dedi. (DHA)