Balbay: İzmir bu anlayışları kusar

Halide DEMİR POLATLI/EGEPOSTASI-İzmir’de öğrencilerin okula ayakkabılarını çıkararak girdiği, öğrencilerin terlik ya da çoraplarla eğitim gördüğü, Cuma günü eğitim yapılmadığı, pansiyonlu okul olmamasına karşın kurumun üçüncü katının ranzalarla yatakhaneye çevrildiği, okulda üniversite öğrencisi olan ve öğrencilerin ‘abi’ diye seslendiği bir kişinin gayri resmi olarak görev yaptığı, erkek imam hatip okulu ibaresi olmamasına karşın yalnızca erkeklerin eğitim gördüğü Karabağlar Kestanepazarı İmam Hatip Ortaokulu’ndaki iddiaları meclis gündemine de taşıyan CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, İzmir’in özellikle seçildiğini savundu. 

KALEYE BAYRAK DİKME ANLAYIŞIYLA YAPIYORLAR 

Aynı zamanda TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi de olan CHP’li vekil Mustafa Balbay, İzmir üzerinden psikolojik üstünlük sağlanmaya çalışıldığını iddia ederek, “Kaleye bayrak dikme anlayışıyla yapıyorlar. İzmir bu tür anlayışları kusar. Ancak ısrarla uğraştıklarını görüyoruz” şeklinde tepki gösterdi. 

‘İZMİR’DE DE BU OLUYORSA’ ŞEKLİNDE PSİKOLOJİK PROPAGANDA YAPIYORLAR 

İzmir üzerinden senaryo yazıldığını tekrarlayan Mustafa Balbay, salt bu okulda değil İzmir’deki birçok noktada haremlik-seramlık, kız ve erkeklerin okullarının ayrılması gibi denemeler yapıldığını belirterek, “İzmir öteden beri bu karşı devrimci anlayış tarafından hedef seçilmiştir. Demokrasinin Atatürk’ün en güçlü olduğu yerde var olup psikolojik üstünlük sağlamaya çalışıyorlar. ‘İzmir’de de bu oluyorsa’ şeklinde psikolojik bir propaganda malzemesi üretmek üzere olağanüstü çaba harcıyorlar. Gülen’in siyasal doğum yeri İzmir. Pek çok ilde olmadığı halde Valilik gayri resmi olarak, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri, imam hatip okullarının yöneticilerini toplayıp haremlik-selamlık yapılması deneme yaptıkları bilgisi var” diye konuştu. 

SORU ÖNERGESİNE YANIT ALAMADI 

CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Üyesi Balbay, söz konusu okulla ve İzmir’deki uygulamalarla ilgili sıkıntıları meclis gündemine de taşıyarak soru önergesi verdiğini ancak kendisine henüz bir yanıt gelmediğini söyledi. 

BU KEZ BİLGİ EDİNME HAKKI ÜZERİNDEN SORU SORACAĞIM

Mustafa Balbay, yanıt gelmemesi nedeniyle bu kez Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde soru soracağını açıklayarak, “Mecliste de  gündeme getirdim. Henüz bir yanıt gelmedi ne yazık ki. Bir anlamda yanıt veremediler diye değerlendiriyorum. Yanıt alamadığım için bilgi edinme hakkı çerçevesinde soru soracağım. Eğitimde artık kendileri de kabul etti, başarısız olduk dediler. Bu anlamda, bu yolla mı yakalayacaksınız başarıyı'” diye sordu. 

BUNLAR KUR’ANSIZ, PEYGAMBERSİZ BİR DİN ANLAYIŞI ÜRETMEYE ÇALIŞIYOR 

Sözlerini, “İzmir’in sembolik yerlerinde imam hatip okulları açıp dolduramadılar, üstüne para veriyoruz gelin diyorlar şimdi. Dinin bile kabul etmediği bir eşitsizlik var. Bu tip uygulamalar hangi dine ahlaka ve inanca sığa? Bu anlayışın ne dinle ne bizim gelenek ve göreneklerimizle alakası var. Bunlar Kur’ansız, Peygambersiz bir din anlayışı üretmeye çalışıyorlar. Kendi içlerinden çıkardıkları, sorgulanmamasını istedikleri önderler çıkarıp, biat edecek bir kul grubu yaratmak istiyorlar” şeklinde sürdüren Vekil Mustafa Balbay, ilçelerden gelir durumu iyi olmayan ailelerin çocukların toplanarak bu okullara getirilmeye çalışıldığını da savunarak, “Eğitimi devlet destekli vakıflar aracılığıyla ilçelerde de yapabilirler. Hayat Boyu Öğrenme Müdürlüğü yetkilileri, tarikat bağlantısı olduğu bilinen çeşitli vakıflarla protokoller imzalıyor. Yetkilerini bir anlamda oralara devrediyorlar. İmam hatiplerin arkasında da Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) bütçesinden pay alan vakıflar olduğunu görebiliyorum” dedi.