Dolar 34,1623
%0.08
Euro 38,1653
%-0.21
Altın 2.918,510
%-0.51
Bist-100 9.777,00
%-0.53

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
'Bilim'den uyarı: 35 projede ve metroda risk var

'Bilim'den uyarı: 35 projede ve metroda risk var

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İzmir jeoloji Mühendisleri Odası işbirliğiyle düzenlenen toplantıda kente yönelik önemli çalışmalar hakkında çarpıcı noktalara değinildi. İzmir Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Alim Murathan kent gündeminde sıkça tartışma konusu olan Konak Tüneli ve Kuzey Ege Çandarlı Limanı’na yönelik oda olarak kaygılarının olduğunu ifade etti. DEÜ Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Necdet Türk, metro ve tünellerin yer altında bariyer oluşturduğunu ve yer altı suyunun akışını değiştirdiğini ifade edip uyarılarda bulundu. Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu ise, kentsel dönüşüm konusunda önemli mesajlar verdi ve, “Bostan tarlasına inşaat yapmak ayrı şeydir. Bu işin altından kalkacak belediyedir” dedi.

  • Ege Postası
  • 21.12.2012 - 14:03
SERCAN AVCI/HABER SERVİSİ -İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İzmir Jeoloji Mühendisleri Odası işbirliğiyle düzenlenen Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyeleri Prof Dr. Hasan Sözbilir’in ‘ İzmir’İn depremselliği’ ve Prof. Dr. Necdet Türk’ün ‘ İzmir’in zemin özellikleri’ konulu sunumlarını gerçekleştirdiği toplantıya katıldı. 
İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Salonu’nda gerçekleşen toplantının açılışında konuşan İzmir Jeoloji Mühendisleri Odası Başkanı Alim Murathan kent gündeminde sıkça tartışma konusu olan Konak Tüneli ve Kuzey Ege Çandarlı Limanı’na yönelik oda olarak kaygılarının olduğunu belirtti.

“TÜNELİN KAYMA RİSKİ VAR”

Konak Tüneli’nin ihale sürecine ve şehir planlamasına söyleyecek herhangi biz sözleri olmadığını ifade eden Murathan, projenin ciddi riskler ile karşı karşıya olduğunun altını çizdi ve, “Bu proje heyelan bölgesinde kayma tehlikesiyle karşı karşıya. Proje Karayolları tarafından yapıldığı için ciddi bir bilgimiz yok. Bu kayma Yeşildere’de ne kadar hızla olduğu konusunda bilgimiz yok Bildiğimiz tek şey ciddi sorunlarla karşılaşacağımız.. İkinci sorun ise su… Bu durumda kaymayı hızlandırıyor. Trilyonlarca yatırımlar yapılıyor belki kaymayı önlemek için…Ama iki katı maliyetle önlenecek beklide” dedi.

“ÇÖKME RİSKİ VAR”

AKP’nin açıkladığı 35 projenin benzer riskleri taşıdığının altını çizen Murathan, Kuzey Ege Çandarlı Limanı Projesi içinde kaygılarının olduğunu belirtti ve, “ Ciddi itirazlarımız var bu projeye…Bakırçay Havzası’nın deltasında yer alacak bir proje. Projede 85 metre uzunluğunda binlerce kazık söz konusu. Depremde çökme riski var rıhtımla birlikte” dedi.

SU ÇAĞRISI

Kentin içme suyunu sağlayacak yüzey suyu kaynaklarına sahip olmadıklarını belirten Murathan konuşmasının sonunda bu doğrultuda “ İçme suyumuzun yüzde 65'i yer altı sularından sağlanıyor. Sondaj kuyuları ile bu sular sağlanıyor. Ancak yeraltı sularına yönelik çalışmalar yapmamıza ihtiyacımız var. Elimizdeki tüm modeller yüzey sularını kullanmaya yönelik yapılmış durumda. Yer altı sularına yönelik model konusunda ise 22 Mart Dünya Su Günü’ne kadar hazırlayacağımız bir çalışmayı Büyükşehir’e sunmak istiyorum” dedi.

SÖZBİLİR: DÖNÜŞÜM BİNADAN DEĞİL ZEMİNDEN BAŞLAMALI

DEÜ Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Hasan Sözbilir doğal afet riskine karşı her nekadar Kentsel Dönüşüm Yasası çıkmış olsa da Fay Hatt Yasası çıkması gerektiğinin altını çizdi. Kentin diri fayların üzerinde yerleşim yerleri olduğunu ifade eden Sözbilir, şöyle konuştu“ Paleosismoloji yani hendek açma yöntemi ile fayın deprem geçmişi incelenebiliyor. Kaç deprem olmuş, kaç yılda bir deprem olmuş ve bir sonraki deprem ne zaman olabilir sorularına yanıt bulunabiliyor. Fakat Batı Ege’de bu çalışmalar hiç yapılmamış. 2005 yılındaki 5.9 büyüklüğündeki deprem 7 büyüklüğündeki bir deprem etkisi yaratmış ve yeryüzünde deformasyon olmuştur. Fay Yasası 1/1000 ve 1/5000 ölçekli haritalarda fayların çizilmesi esasına dayanıyor. Bunları haritaya yerleştirdiğimiz zaman tüm tehlikeyi görebiliyoruz. Özellikle kentsel dönüşüm ile yeni yapılacak binalar yapılmadan önce bu hartaların çizilmesi gerekiyor. Bugün yapılmak istenen kentsel dönüşüm binadan değil zeminden başlamalıdır. İlçe bazında imar çalışması yapılması gerekiyor. Bu yapılmadığı sürece kentsel dönüşüm bazında doğru noktalara varmanın bir yolu yok. Üniversite, Belediye, STK’lar ve AFAD iş birliği ile bu çalışmalar yapılabilir. Bunların tümünün uygulandığı haritalara yerleşim yer alanı haritası adını veriyoruz. Yani bizim bulunduğumuz alan yerleşime uygun mu değil mi öğrenmiş oluyoruz” dedi.



TÜRK’TEN METRO UYARISI

DEÜ Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Necdet Türk ise İzmir'in zaman içerisinde zemininde değişiklikler olduğunu ifade ettikten sonra metro çalışmalarına yönelik uyarıda bulundu. Yerin altında fay hareketlerinin dışında su hareketlerinin de mevcut olduğunu ifade eden Türk, “Metro çalışmalarında da Üçkuyular’da su sorunu ile uğraşılıyor. Metro ve tüneller yer altında bariyer oluşturmakta ve yer altı suyunun akışını değiştirmektedir ayrıca bir birikme söz konusu oluyor. Bu biriken su da binaları ve yapıları riske sokacak.Karşıyaka’da da metro hattının kuzey ve kuzeydoğusunda yer altı suyu yükselmesi oluyor. Aşırı yağmurlarda sorun oluyor” dedi.

KOCAOĞLu: ELİNİ SÜRENİN ELİNDE KALMASI GİBİ BİR DURUM VAR”

Toplantıda öğretim üyelerinin ardından Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu kürsüye geldi. Karşıyaka ve Üçkuyular Üçyol metro tüneli ile ilgili uyarıları dikkate alacaklarını belirten Kocaoğlu, “ Karşıyaka’da suyun deniz tarafına aktarılması için çalışmalar yapıldı. Bugünde orada çalışmalar sürüyor. Üçyol - Üçkuyular’da da tünel etrafında oluşturulacak su seviyesinin ayarlanması için drenaj çalışmaları sürüyor. Başka türlü projeyi götürmemiz zaten mümkün değil. Bornova metrosunu merkeze götürecektik proje öyleydi. Daha Manisa yoluna girmeden bina sahipleri biz sallanıyoruz dediler. Biz de çalışmaları kestik.Projede frene bastık. Karşıyaka’da da zaman zaman su birikintileri oluyor. Alüvyon birikintileri oluşuyor. Yağışlar durunca da sular çekiliyor. Zaten toprağın bereketli olmasının sebebi de bu. Metro konusunda da tabi ki bilimi temel alacağız. Tabi ki Büyükşehir üzerine düşeni yapacak. Ama bir de sonuçta çıkar ilişkisine ulaşmak gibi bir eğilim var. Elini bir yere sürenin elinde kalması gibi bir durum da var” dedi.



“YOL OLAN DERE YATAKLARI ESKİ HALİNE GETİRİLMELİ”

Kocaoğlu dere yataklarına yapılan yollar nedeni ile kentin yağan yağmurlarda sıkıntı yaşadığının altını çizerken, “Kentsel dönüşüm de alt yapıyı düzenlerken tasarımı ön plana çıkartarak dereleri de doğal yapısına getirerek korumak gerekiyor. İzmir’in bir dönem yol yapılan derelerini kanalet hale getiriyoruz. Bornova Mustafa Kemal Caddesi dere yatağıdır. Ben 68’de geldim dere yatağıydı. Şimdi en geniş cadde. Yağmur yağınca su çıkar tabi… Yapacak iş çok. Başarmak zorundayız. Hızlı bir mesafe kat ediyoruz” dedi.

“BOSTAN TARLASINA İNŞAAT YAPMAK AYRI ŞEYDİR”

Kent gündeminde sürekli tartışılır halde olan kentsel dönüşüm konusuna da değinen Kocaoğlu şunları söyledi; “Kent dönüşümü kentin önünde olmazsa olmaz bir konu ve gündem maddesi. Kent çarpık, plansız yapılandığı için. Bina yapılabilecek her yere gece kondu yapılıp sosyal donatı alanı bırakılmadığı için, binaların bir kısmı dere yataklarına yapıldığı için, yol bırakılmadığından yolların bir kısmı dere yataklarından geçtiği için kentsel dönüşüm şart. Kent dönüşümü konusunda son günlerde çok şey söyleniyor. Herkes kent dönüşümcüyüm diye ortaya çıkıyor. Kent dönüşümü bina yıkmak bina yapmak ya da kooperatif kurmak da değil. Kent dönüşümü farklı bir şey. Bir defa binlerce insanla uzlaşıyorsunuz. Burada hem müteahhidi, hem arsa sahibini koruyacağız. İlerleyen süreçte ikisinin de korunmaya ihtiyacı olacak. Bostan tarlasına inşaat yapmak ayrı şeydir. Orada yıllardır yaşayan insanlara, onların gelenek göreneklerini sürdürecek o alanda yaşamlarını devam ettirecek alanları yaratmak ayrı bir şeydir. İşin sosyal ve yaşam boyutu psikolojisine varana kadar var olan bir bakış ve felsefeyle hareket ediyoruz. Bu işin altından kalkacak belediyedir.İzmir’de gece kondulaşma yapılaşması çok fazla. Ön gördüğümüz projeksiyondaki konut ihtiyaçları gece kondu bölgelerindeki binalarla karşılanacak. Bizim belirli bir miktar arsayı, konut-arsa durumunu dengelememiz için kentte piyasaya sürmemiz gerekiyor.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.