'O atılan bombalar bizi can evimizden vurdu'

İzmir Yeminli Mali Müşavirler Odası Başkanı Şadi Çetin darbe girişimine ilişkin yaptığı basın açıklamasında, "TBMM'ne atılan bombalar, bizi can evinimizden vurmuştur" dedi. Çetin, şöyle konuştu: 

"Demokrasiye yapılan hiç bir müdahaleyi asla kabul etmiyoruz. Büyük Atatürk'ün dediği gibi 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Milli irade sadece ve sadece yine milletin özgür iradesi ile değiştirilebilir. Gün demokrasimize ve cumhuriyetimize sahip çıkma günüdür. Geçmişte darbe yıl dönümlerinin bayram diye kutlandığı anlayıştan, bugün darbelere karşı duvar gibi durmanın Bayram'ını kutlayacak hale geldik. Bu durum, bizim demokrasimiz ve demokrasi tarihimiz için çok önemli bir aşamadır.

Büyük Türk milletini, bu azim ve kararlılığından dolayı kutluyorum. Darbeye karşı topyekün ayağa kalktığımız 15 Temmuz demokrasi hareketi, tarihe milletin zaferi olarak geçecektir. Parlementer demokrasimizin sembolü olan TBMM'ne atılan bombalar, bizi can evinimizden vurmuştur. Bizim vergilerimizle alınan uçak ve mühimmatın bize karşı kullanılması ihanetin en açık göstergesidir. Demokrasimizi sekteye uğratmak isteyenlere hak ettikleri cezanın verileceğine olan inancımız tamdır. Devlet yönetiminde millet iradesinden başka hiç bir irade tanımıyor ve darbe girişimini şiddetle kınıyorum. Demokrasi şehitlerimize Allah'tan rahmet, yaralı vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum. Gazamız mübarek olsun" dedi.

BASİFED: “Demokrasiye ve halkın iradesine inanıyoruz"

BATI Anadolu Sanayici ve İşadamları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Levent Akgerman 15 Temmuz akşamı yaşanan demokrasiye karşı gerçekleştirilen askeri darbe girişimi ile ilgili bir basın açıklaması yaptı. Demokrasiye ve halkın iradesine inandıklarını belirten Akgerman, şunları söyledi:

"Demokrasiye ve halkın iradesine inanıyoruz. BASİFED olarak demokrasiden yanayız ve demokrasinin tarafıyız. Bu nedenle, demokrasimize ve demokratik kurumlara herhangi bir müdahaleyi kabul etmiyoruz. Demokrasiden başka gidecek yolumuz ve geleceğimiz yoktur. Askeri darbeler, muhtıralar ve kalkışmalar öncelikle cumhuriyetimize, demokrasiye ve millet iradesine karşı girişimlerdir. Ülkemizde demokrasiye inanan tüm kesimlerin ve halkımızın sağduyulu bir şekilde aynı ortak payda etrafında birlikte olma görev ve sorumluluğu vardır. O ortak payda da demokrasidir.

Demokrasi karşıtı herhangi bir girişimin, halkın sağduyusu birlik ve beraberlik duygularının karşısında başarıya ulaşma şansı yoktur. Gün siyasi partiler dahil, toplumun her kesiminin tek bir yürekle dayanışma günüdür. Ülkemizin demokrasi çıtasını yükseltmek, toplumsal sorunlarımızı birlikte yaşama ve katılım kültürü ile çözebilmek için kurumsal ve zihniyet değişimi yolunda BASİFED olarak katkılarımız devam edecektir. TBMM'ye ve millet iradesine karşı gerçekleştirilen darbe girişimin bertaraf edilmesinde; aynı ortak payda için bir araya gelen, demokrasi dışı hareketlere toplumsal sağduyu ile karşı duran, STK'ları, iş dünyası örgütlerini, siyasi partileri ve halkımızın çabasını kutluyorum. Bugün olduğu gibi bundan sonra da demokrasiye inanları, her alanda demokrasiye sahip çıkmaya çağırıyorum. Türkiye'nin geleceğine, refahına ve huzuruna zarar verecek her türlü demokrasi dışı girişimlerin karşısında olmaya devam edeceğiz."

“Darbenin püskürtülmesi tarihi bir irade"

İzmir Başkanlık Sistemi Platformu, milletin iradesine karşı darbe girişiminin vatandaşlar tarafından önlenmesinin tarihi bir irade olduğunu açıkladı.

İzmir Başkanlık Sistemi Platformu Genel Başkanı Metin Yardımcı, demokrasi dışı yollara saparak, meşru seçimlerle iş başına gelenleri görevden uzaklaştırmayı planlayanların vatan haini olduğunu öne sürerek, “Türkiye’nin her kentinde meydanlara toplanan vatandaşlarımız, demokratik siyaseti kesintiye uğratmaya çalışanların alçak planlarını bozmuştur. Türkiye, artık eski Türkiye olmadığını bir kez daha tüm dünyaya ve vatan hainleriyle, işbirlikçilerine göstermiştir" dedi. Türkiye’nin, tarihin hiçbir döneminde bu denli alçak bir saldırıya uğramadığını belirten Yardımcı, “Millet iradesinin sembolü TBMM başta olmak üzere, birçok stratejik kurum saldırıya uğramıştır. Bu milletin ekseriyetinin oylarını alarak seçilen Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı, içerisinde bulunduğu düşünülen bina bombalanarak öldürülmek istenmiştir. Büyük Türk milleti, hem cumhurbaşkanına, hem başbakanına, hem meclisine, hem de siyasi partilerine sahip çıkmıştır" dedi.