Açılışa Başkan Kocaoğlu'nun mesajları damga vurdu
İzmir’in 3’üncü “Ekopazar”ı Bostanlı ve Urla’nın ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi, Balçova Belediyesi ve Ekolojik Tarım Organizasyonu işbirliğinde Balçova’da hizmete açıldı. Balçova Kızılkanat Parkı içerisinde 600 metrekarelik alan üzerinde hizmete giren açılış töreninde üç kurum arasında protokol anlaşması imzalanırken, düzenlenen organizasyona Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun mesajları damga vurdu.Başkan Kocaoğlu törende yaptığı konuşmada greve giden sendika yönetimine seslenerek,” Hangi eylemi yaparsanız yapın, sizlerin yanındayım, ama toplu taşıma alanında grev yapılmasına izin vermeyeceğim” dedi.
- Ege Postası
- 20.07.2013 - 12:52
“HER ŞEY RANT ÜZERİNE KURGULANDI”
Törenin açılışında söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Tarım konusunda neler yaptığımız ve bakışımız ortada. Bu ülkede tarım desteklenmiyor. Tarım arazileri rantı yüksek olanların planlaması ile tarım vasfından çıkartılıyor, meralar mera vasfından çıkartılıyor. 6360 sayılı belediye yasası ile de sahillerdeki köy tüzel kişileri ve belde arazileri ve de İl Genel Meclisi arazileri belli kuruluşlar adı altında dağıtılmaya çalışılıyor. Bu alanlar TOKİ ve Özelleştirme İdaresi tarafından rant için kurban ediliyor, servetimiz azaltılıyor. Adım adım vatandaşın lokması azaltılıyor. Bu giderek de hızlanacak. Artık her şey rant üzerine kurgulandı. Tarım ve hayvancılık bitmiş, “Biterse bitsin” deniyor. Hiç kimsenin umurunda değil. Ama toprak ana üretir. Katma değeri yüksektir. Sermayesi azdır. Onun sayesinde yaşarız, besleniriz. Tarımı desteklemek, hayvancılığı desteklemek sudan ucuzdur. İzmir Büyükşehir Belediyesi borç batağındayken, tarıma destek sundu. Ama hiçbir zarara uğramadı. Bunu bile yapmaktan çekinenlerin, bu ülke hakkında ne düşündüğünü sorgulamamız gerekmektedir. Olay buraya gelmiştir” diyerek hükümeti ve izlenen tarım politikalarını sert şekilde eleştirdi.
“ATI ALAN ÜSKÜDAR’I GEÇER…”
Kocaoğlu, çevreyi ilgilendiren alanlarda karar verme yetkisinin İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyelerinin karar alma yetkisinin bilinçli olarak kaldırıldığını savunarak, “Her turizm bakanı gelir yarımadada 75 bin yatak olması gerekir der. Ama o kadar insana içirecek suyumuz yok. Yarımadada bir tek kaynağımız var. Çamlı Barajı 350 bin insana su verecek. Peki, o baraj neye feda edild? Bir avuç altına ve siyanüre orası terk edildi. Bunu unutmamak lazım. Daha önce maden ruhsatını kim veriyord? İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri tarafından bu izinler veriliyordu. Bu yetki alınıp valiliğe verildi. Niy? Çünkü biz ruhsat vermedik, verilebilsin diye bunu yaptılar. Maden lobisi çok büyük bir başarı gösterdi. Ankara’ya gittiler ve iki kuruma, Valilik ile İzleme ve Koordinasyon Kurulu’na yetki verildi. Böyle demokrasi olmaz, böyle kent yönetilmez. Böyle olmaz. Her ilin Büyükşehir’in halkı tarafından birinci derecede seçilmiş belediye başkanı var. Bunu atanmışların by-pass etmesine ve yukarıdaki seçilmişlerin, atanmışlar tarafından by-pass edilmesine izin vermemek lazım. Bunu beceremezsek zaten atı alan Üsküdar’ı geçer” diyerek eleştiride bulundu.
“KASTEN EXPO’YU KULLANMAK İSTİYORLAR”
Başkan Kocaoğlu, İnciraltı’nda yapılması planlanan EXPO projesi için ortaya atılan iddialara da değinerek, “İnciraltı’nın planlanmasına herkes karşı çıkıyor. Ben çıkmıyorum. İnciraltı’nda tarım yapılabilmesi olasılığı azalmıştır. Burada tarım yapmak yerine arsalarını kır düğün salonlarına kiraya vermek mal sahiplerinin daha çok işine gelmiş halde. Bugün burada tarım yapılamıyor ve uygulamada da büyük bir yozlaşma söz konusu. Göreve geldiğimden bu yana, “Gelin burayı adam gibi planlayalım, kenti kalkındırmak ve kurtarmak için yeniden planlayalım” dedim. Orada insanların nefes alacağı bir kent parkı ve doğal sit alanı var. Biz “EXPO’yu yapacağız, burası da doğal sit alanı olarak kalacak” dedik. Burada yapılacak olan düzenleme ile dünya çapında bir sağlık merkezi oluşturmayı hedefliyoruz. Bakanlıklarla görüşmeler yaptık, anlaştık. Peki, buranın tam ortasına 400 dönüm AVM alanı ayrılırsa ve buraya günde 10 binlerce araç girerse, burada sağlık yapılır m? Böyle sağlık alanı mı olu? O kadar karşı çıkmamıza ve anlatmamıza rağmen, böyle bir sunum yaptılar. Buna şerh koyduk. Buraya bina dikmeye ihtiyaç olmadığını herkes dile getirdi. Ya son derece cahiller, hiçbir şey bilmiyorlar, ağaçtan da haberleri yok. Ya da, 1250 dünüm alanı planlamak ve ranta açmak için kasten EXPO’yu kullanıyor olabilirler. Birincisi, bu cehalet. Bu kadar cahil insanlarca yönetilmek ayrı bir acı. Amaç ayrı bir rant alanı yaratmaksa buna sonuna kadar karşı çıkmalıyız. Direnmek zorundayız” dedi ve sert sözlerin altına imza attı.
SENDİKAYA SERT MESAJ: SİZE GREV HAKKI VERMEYECEĞİM
Kocaoğlu konuşmasının sonunda toplu sözleşme süreci ve grev krizlerine de değinerek, sendikaya şu mesajı verdi; “Diğer bütün şirketlerimizde toplu sözleşmeleri bitirdik, bir sendikamıza bağlı iki şirketimiz kaldı. Bu iki firmada çalışan personelimize diğer şirketlere verdiğimizin de üzerinde zam verdik. Ve bu zammı yüksek alanlara az, düşük alanlara nerdeyse üç misli fazla vererek denge kurmaya çalışıyoruz. Bunu verdik, arkadaşlar bir sabah yine otobüsleri çalıştırmadılar. Dün de aynı eylem yapıldı. Hak aramak ayrı şey. Ben 18 yaşından beri emekten, haktan yanayım. Biz verebileceğimizi verdik. Bu tutum İzmir’e zarar veriyor. Sendikacıların bu tutumları, emeği ile evine aş götürmek isteyen işçilerimize zarar veriyor. Ben onları bir an önce sağduyuya çağırıyorum. Hiç kimsenin bu halkı, İzmirli hemşerilerimizi, Büyükşehir personelini, hak arama bahanesi ile incitmeye hakkı yoktur. Ulaşımda niye grev yasağı va? Hayat durmasın diye. Başka konuda ne yapacaksan yap. Grev yasağı olamayan yerde eylem yap, ben de senin yanındayım. Ben size grev yapma hakkını vermeyeceğim. Buradan tüm sendikacı arkadaşlarımızı bir kez daha sağduyuya çağırıyorum. Dileğim, tekrar değerlendirme yapmaları ve bu sözleşmeleri imzalamaları. Bir taraftan sosyal belediyecilik yapıp, işçinin menfaatini de koruyoruz. Türkiye’de taşerona karşı bayrak açan tek belediye başkanı benim. İşçiye yaşam hakkını ve bu grev hakkını veren tek belediye başkanı benim. Bunu bana yapıyorlar, haklarını verdiğim halde. Burada biraz derin düşünmek lazım.”
“HÜKÜMET DIŞLADI, BÜYÜKŞEHİR SAHİP ÇIKTI”
Balçova halkının alkışları ve desteği ile konuşmasına başlayan Balçova Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya, Kocaoğlu’nun “Ülkeler, kentler kalkınma ile gelişir” sözünden alıntı yaparak, “Kentleri yarıştıracaksanız, kentleri kalkındıracaksanız, yaşadığınız kentlerin dinamiklerini iyi bileceksiniz. Bütünşehir yasası ile birlikte İzmir tam bir tarım kenti oldu. Artık devlet tarımdan vazgeçti ve ithalata yöneldi. Artık bu argümanı değerlendirmiyorlar ve kendi brujuvasını öne çıkartıyorlar. Artık büyükbaş ve küçükbaş hayvan, buğday ithal eder hale geldik. Tarım bitti. Pamuk üretiminden vazgeçip dünyadan ithal etmeye başladık. Artık tarımın asıl yükü yerel yönetimlerin üzerinde. Ne yazık ki bu ülkede köylü dışlandı. Yerelden kalkınacaksak, elinizden geldiği kadar destek vereceksiniz. Aziz Başkan’ın köylüye verdiği destekler ortada. Bir ürünü üretmeden önce onun pazarlamasını sağlamak lazım. Bu pazarlar üretimin gelişmesini ve kırsaldaki insanın daha çok para kazanmasını sağlayacak. Bu sadece bir Pazar projesi değildir. Bu proje kırsalda kalkınmayı ve tarımı geliştirmektir. Bu ülkede dışlanan tarıma sahip çıkma gayesidir. Biz tarımı organize edeceğiz, köydeki ve kırsaldaki insanın mutlu olmasını sağlayacağız. Merkezi hükümet tarımı ne kadar dışladıysa, İzmir’de yerel yönetim de o kadar sahip çıktı. Biz tröstlerin değil, köylünün ve çiftçinin partisiyiz. Aziz Kocaoğlu’nun koyduğu vizyona sahip çıkmaya devam edeceğiz. Biz Aziz Başkan’ı bize ve kente koyduğu katkılardan ötürü seviyoruz” dedi ve Tire’de yürütülen süt kampanyalarını ve üreticiye destek faaliyetlerini örnek göstererek, Başkan Kocaoğlu’na tarıma ve üreticiye verdiği destekten ötürü teşekkür etti.
“BİZ KAZANI DOLDURMA DERDİNDE DEĞİLİZ”
Çalkaya konuşmasının sonunda Gezi Parkı ile birlikte gündeme gelen tartışmalara da değinerek, Balçova’nın kişi başına en fazla yeşil alana sahip ilçe olduğunu vurguladı ve “Biz boş bulduğumuz yere AVM yapmadık, ağaç diktik. Biz kazanımızı doldurmak niyetinde değiliz. Biz içinde huzurla yaşanılan kentler yaratmak istiyoruz” diye konuştu.
“PROJEYE YARIMADAYA SIĞMAZ OLDU”
Ekolojik Tarım Organizasyon Derneği (ETO) Başkanı Atilla Erdem ise konuşmasında çevreci mesajların altına imza atarak Kocaoğlu’na teşekkür etti ve şunları söyledi; “Doğa ve insan sevmenin ne kadar birbiri ile ilişkili olduğumuzu son olaylarda açıkça gördük. Doğayı sevmeyen insanı sevmez. Ne mutlu ki bize böyle bir başkanımız var. Yarımada içerisinde başlayan bu proje artık yarımadaya da sığmıyor. Tüketicilerin daha sağlıklı olması ve üreticilerimizin daha fazla kazanmasını sağlayan bu projelerde emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz.”
PARKTA NELER VAR'
Kızılkanat Parkı içerisinde yer alan bölge İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından meclis kararı ile Balçova Belediyesi’ne tahsis edildi. Balçova Belediyesi tarafından 600 metrekare kapalı alan üzerine inşa edilen ve 500 bin liraya mal olan “Ekopazar” Salı ve Cumartesi olmak üzere haftada iki gün hizmet verecek. Haftanın 5 günü ise kapalı Pazar alanında üretici kadın kooperatifleri ve semt evleri stant açacak. Kent içerisinde kurulan 3’üncü ekopazar olma niteliği taşıyan tesisin sağlıklı gıda ve beslenme konusunda Balçova halkına önemli katkılar sunması da bekleniyor.
Yorum Yazın