Alperen davasında vicdanları acıtan sözler

İzmir'in Çiğli ilçesindeki okul servis minibüsünde unutulmasının ardından yaşamını yitiren 3 yaşındaki Alperen Sakin'in ölümünde ihmali olduğu öne sürülen sanıkların yargılanmasına devam edildi. 

Karşıyaka 2. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmada tutuklu sanıklar okulun kurucusu Yurdagül İşgören ve servis şoförü eşi Taner İşgören, tutuksuz sanıklar usta öğretici A.G, servis görevlisi D.K, okul müdürü B.G, müştekiler Alperen Sakin'in annesi Buket ve babası Serkan Sakin, Çocuk İstismarı ile Mücadele Derneği üyeleri ile taraf avukatları katıldı.

Hakim sanıkların kusur oranına ilişkin bilirkişi raporunun geldiğini bildirirken müşteki avukatı Fikret Türkyılmaz, rapora ilişkin beyanlarını bildirmek için süre istedi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı avukatı Müjgan Bilgen Özen, öğretmen A.G. ve servis görevlisi D.K'nın olayda asli kusurlu olmaları nedeniyle bu celse tutuklanmalarını talep etti. Tutuklu sanıklar anaokulu sahibi Yurdagül İşgören ve servis şoförü Taner İşgören'in avukatı Yasin Yiğit, bilirkişi raporunun uzman bilirkişilerce yazılmadığını iddia ederek içinde sosyal hizmetler uzmanı ve ceza hukukçularının olduğu bilirkişilerce rapor hazırlanmasını istediklerini ifade etti. 

Yiğit, alkollü araç kullanarak çok sayıda kişinin ölümüne sebep olanların bile 7-8 ay tutuklu kaldığını belirterek müvekkillerinin tahliyesini istedi. Duruşma salonunda bulunanlar bu sözlere tepki gösterdi. 

BİRBİRİLERİNİN TAHLİYESİNİ İSTEDİLER

Tutuklu sanık servis şoförü Taner İşgören, elim olaydan dolayı 10 aydır tutuklu olduğunu belirterek, "Böyle olmasını hiç istemezdim. Bu olaydan derin üzüntü duyuyorum. Keşke yaşanmasaydı ama elimden bir şey gelmiyor. Başsağlığı ve sabır diliyorum. Tutukluluk süremizin göz önünde bulundurularak benim ve eşimin en azından eşimin dağılan yuvamızı toparlaması için tahliyesini talep ediyorum." dedi. 

Tutuklu sanık anaokulu sahibi Yurdagül İşgören, böyle bir olayın olmasını istemediklerini belirterek, "Şunu belirtmek istiyorum ben de anneyim. Dışarıda 17 yaşında bir oğlumuz var. Üniversite sınavına hazırlanıyor. Annem ve babamla yaşıyor. Annem 63, babam 73 yaşında. Oğlum kuşak çatışması yaşıyor. Üniversiteye hazırlanıyor. Geleceğini etkileyen bir durumda. En azından birimizin en ağır şartlarda da olsa tahliyesini talep ediyoruz." diye konuştu.

"Yaşamış olduğumuz yıkımın tamiri yok"

Alperen Sakin'in babası Serkan Sakin ise sanıkların 17 yaşında çocuklarının zor durumda olduğunu söylemesine tepki göstererek, "Evimin içerisinde ailemin ve benim yaşamış olduğum yıkımın tamiri yoktur. Oğlum 3 yaşında ve mezarda yatıyor. Üniversiteyi bırakın, ilkokula dahi gitmedi. 112 dahi aranmadan özel bir hastaneye götürülmek için bekletilirken bir acil yardım yapabilecek kişi vasfı taşımayanlar bu okul içerisinde görev yapmaktadırlar. Oğlumun üzerine bir kova su dökülmüş ve kurum sahibi beklenmiştir. En yakın devlet hastanesi seçilmemiş, trafiğin en yoğun olduğu bölgedeki hastaneye gönderilmiştir. Sanıkların samimiyetine inanmıyorum." dedi. 

Hakim verdiği aranın ardından avukatlara rapora ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verilmesine, tutuklu sanıklar Taner ve Yurdagül İşgören'in tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi. 

Baba Serkan Sakin, duruşma sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada, davanın ağır cezada görülmesini istediklerini belirterek, "Allah'tan dileğim başka Alperenler, Aliler, Veliler vatan evladının böyle bir duruma maruz kalmaması için caydırıcı ve bir daha kimsenin cesaret edemeyeceği bir ceza verilsin ki hiçbir anne ve babanın gözü yaşlı olmasın. İnşallah emsal bir karar çıkacak gelecek celse." diye konuştu. 

Olay 

İzmir'in Çiğli ilçesinde 15 Ağustos 2017'de anaokuluna gitmek için sabah saatlerinde evden alınan ancak unutulduğu okul servis minibüsünde baygın bulunan 3 yaşındaki Alperen Sakin, kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetmişti. 

Alperen'i anaokuluna götüren servisin şoförü Taner İşgören ile servis görevlisi D.K. gözaltına alınmıştı. Taner İşgören, "Dikkat ve özen hükümlülüğüne aykırı davranma ile ölüme sebebiyet verme" suçundan tutuklanmış, D.K. serbest bırakılmıştı. 

Daha sonra Karşıyaka Cumhuriyet Başsavcılığınca okulun kurucusu Yurdagül İşgören ile D.K. hakkında yakalama kararı çıkarılmış, savcılıktaki ifadelerinin ardından, Yurdagül İşgören tutuklanmış, D.K. ise adli kontrol şartıyla salıverilmişti. 

Sanıklar hakkında hazırlanan iddianamade, okulun kurucusu Yurdagül ve servis şoförü eşi Taner İşgören'in 3 yıldan 14 yıla kadar, servis ablası olarak çalıştırılan D.K. ile Okul Müdürü B.G'nin 3 yıldan 9 yıla kadar, usta öğretici A.G'nin 2 yıldan 5 yıla kadar, A.S'nin ise 6 aydan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. (AA)