Başkan Kocaoğlu zehir zemberek
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Aliağa’da yaptırılan 24’üncü çok amaçlı spor salonunun temel atma töreninde konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, son günlere damgasını EXPO, yağmur ve özelleştirme konularına değinerek önemli mesajlar verdi. Başkan Kocaoğlu, belediyeye yönelik haksız eleştirilerin arttığını belirterek, AK Parti İzmir milletvekillerine ve bazı basın organlarına sert şekilde tepki gösterdi.
- Ege Postası
- 30.11.2013 - 13:34
SİTEMKAR EXPO DEĞERLENDİRMESİ
Törende söz alan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sözlerinin başında EXPO mağlubiyetine değinerek, kamuoyunda artan eleştirilere şu şekilde yanıt verdi; “Bu bizim ikinci yenilgimiz. Uluslararası yarışmalarda başka başka önemli faktörlerin de söz konusu olduğu görüyoruz. Hatta EXPO’nun felsefesine uymayan kararların verildiği, EXPO’nun geleceğinin sorgulandığı yol ve yöntemleri görüyoruz. 2015’te de aynı şekilde kaybettik. Bu sefer Avrupa’dan hiç oy alamadık. Bunun çeşitli nedenleri var. 10 senedir belediye başkanlığı yapıyorum. “Dedim dedi”lerden, dedikodulardan, ona buna cevap vermekten hoşlanmadığımı biliyorsunuz. Size yapılan negatif haksız saldırıların bu kente yararı yok. Bizim bu saldırılara cevap vermemizin de bu kente faydası yok. Moralimizi bozuyor. Zaten ülkede moralimizi bozacak bir çok şey yaşanıyor. Bu kentin ve insanların moralini bozmaya kimsenin hakkı yok. EXPO’da yerel yönetimlerin nasıl konumlandırıldığı zaten biliniyor. Yolumuza bakalım, dersimize bakalım mantığı ile hep olumlu ve pozitif açıklamalar yaptım.”
“YENİLGİYİ DE BELEDİYEYE MAL ETTİLER”
Kocaoğlu, EXPO oylaması sonucunda eleştirilerde bulunan AK Parti İzmir Milletvekili Aydın Şengül’ü de isim vermeden eleştirerek, “Daha biz uçaktayken bir milletvekili dayanamadı ve zat-ı muhterem açıklamalar yaptı. Bunu da belediyeye dayadı. 2004-2009 yıllarında bu sayın milletvekilinin mesleğini icra ederken Aliağa’da neler yaptığını biliyorum. Aliağalıların bu konuya biraz daha fazla dikkat etmesi gerekiyor.
“AVM’DEN GINA GELMİŞ…”
Başkan Aziz Kocaoğlu, 2015 EXPO’su sonrasında 2020 için hazırlıkların başladığını anlatarak süreci özetledi ve “EXPO yasasını çıkartalım derken 5 sene geçti. Şimdi yine aynı şeyi tekrarlıyorum. Elma ile armudu karıştırmamak gerekiyor. Burada 70 dönüm AVM var, trafik kilitlenmiş halde. Sağlık kampüsü yapılacak alana, İnciraltı alanının tam ortasında, oranın kalbinde 400 dönüm AVM yaparsanız orada sağlık kampüsü olur m? Orada şifa dağıtılabilir m? Niye yapıyoru? Bölgeye zaten AVM’den gına gelmiş. EXPO’yu vermeyenler de gelsin baksın.Bunun için çok şeye gerek yok. İzmir’e şaşı bakmamak lazım. İzmir’i seveceksiniz, İzmirliye saygı duyacaksınız. Biz sadece bunu istedik. İmza engellerini bertaraf edeceksiniz. Biz İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak yolumuza devam ediyoruz. Ve moralimizi bozmadık. Çalışmalarımıza devam edeceğiz” diyerek EXPO’da yaşanan planlama süreci sıkıntılarına değindi.
YAĞMUR ELEŞTİRİLERİNE SERT CEVAP VERDİ
Kocaoğlu Paris’te bulunduğu sırada kent gündemin baş noktasına oturan yağmur polemiğine de değinmeden edemedi ve, “Bir basın organı bir bilim adamını kullanarak, belediyeyi suçladı. Aynı bilim adamı da “Ben böyle bir şey demedim” diye sonradan bilgi verdi. Bir başka bilim adamı da, başka kentte aynısı olursa ne olacağını açıkladı. Siyasi hayatım boyunca benden önce görev yapmış meslektaşlarımı, mesai arkadaşlarımı, hatta tarla komşularımı bile hiç kötülemedim, dedikodu da yapmadım. Elimden gelen desteği de verdim. Seçilmiş büyükşehir başkanlığı yapmış iki büyüğümüz var. Allah uzun ömür versin... Bu yağmur konusunda ikisi birden mikrofona sarıldı. Bugüne dek ikisinin de aleyhinde konuşmadım. Şu anda İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin arşivleri benim elimde. Yine konuşmayacağım. Bu görevimi de konuşmadan bitireceğim. Ama insanın bir sabrı var. El insaf… İnsaf dinin yarısı… Ne arşivler, ne bu kentin belleği olan insanlar hiç unutmaz. Belediye başkanları, siyasiler hiç unutmaz. Çok şükür bu afetlerde kimsenin burnu bile kanamadı. İlk defa 81 milyonluk ihaleye çıkıp kanalizasyon suyu ile yağmur suyunu ayıran sistemi başlattık. Benden evvel 15 sene de bu arkadaşlar görev yaptı. Yine her yağmurda İzmir’i su basıyordu. Biz çalışmalarımızı yapıyoruz ama yazıktır. Üzülüyorum… Bir gün başkanlığı bırakırsam, bir daha belediye önünden geçmeyeceğim diye nazire yaptım. Bana gururlu olan geçer dediler. Büyükşehir’in işine karışmam anlamında dedim. Benim devrim bitti, göreve gelen arkadaşın döneminde, o günün koşullarına göre vatandaşlar kararını verir” diye konuştu.
“NE ÇEKTİN BE AZİZ” İLE CEVAP VERDİ
Başkan Kocaoğlu sözlerinin devamında “Bazı yerel basın organları EXPO’dan, yağmurdan ve daha bir çok şeyden problem çıkartmaya ve saldırıya başladı. Basının ötesinde bir siyasi organın yayın aracı gibi davranışlar içerisindeler. Ekmek parası için, makam için, esnek olmayı bugünün ekonomisinde anlıyorum. Ama esnek olmaktan ötesini nitelendiremeyeceğim. İnsafa davet ediyorum… Onlar kendilerini çok iyi biliriler… Twitter’da bir şey başlattılar. “Ne çektin be İzmir” diye. Bir köşe yazarı “Ne çektin be Aziz” diye bir yazı yazmıştı. “Ne çektin be İzmir”in karşılığı bir şeyler anlatmak istiyorum dedi ve “Ne çektin be Aziz” başlıklı köşe yazısını okudu.
“SAT, PARAYI GÖTÜR…”
Kocaoğlu, AK Parti İzmir milletvekilleri tarafından getirilen “Belediye vatandaşa iş, aş sağlayamıyor” şeklindeki eleştirilere de, “Hükümet iş, aş sağlıyor, üretimi teşvik ediyor, yatırımları, sanayi ve tarımı destekliyor, ama İzmir Büyükşehir Belediyesi sağlayamıyor... Ne güzel değil m? Bunu bir milletvekili söylüyor. Bunun anlamı n? Ben yapamadığımı başkasına söylüyorum. Onun üzerine atayım. Algı ile yöneteyim. Algı ile yönetildik, uyandık. Vatandaşımız algıları artık okuyabiliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi Türkiye’deki bütün belediyelerin tersine tarımı destekliyor, üretimi destekliyor. Kentin önüne yerelde kalkınmayı sağlayacak vizyonu çiziyor ve o istikamete emin adımlarla yürüyoruz. İl Özel İdaresi’nin mallarını ilgili bakanlıklara, Özelleştirme İdaresi’ne, ona buna satmakla kalkınma olmuyor, üretim artmıyor. Bununla rant artıyor. Bununla servet tüketiliyor. Öbürünü sat, berikini sat... Sat, parayı götür… Arazi satmakla, AVM yeri ayarlamakla olmuyor… Alsancak Limanı’na AVM yapmak etik değil, bu kenti öldürür. Bırakın bunları, biz adam gibi oturalım, özel sektör yapsın yapacağını… Biz özel sektöre rant sağlamak için gayrimenkul satmayalım. Üretimi teşvik edelim. Türkiye üretmeden, istihdam politikasını düzenlemeden kesinlikle ve kesinlikle kalkınamaz. Ben ekonominin içinden birisiyim. Bu ekonomi ile bu ülke kalkınmaz. Bu ekonomi yap sat ye ekonomisi. Bu ekonomi rant ekonomisi. Sizin üretiminiz paranın faizini sağlayamıyorsa batmaya mahkumsuzuz” diyerek yanıt verdi.
Yorum Yazın