Bir çocuk iki aile ve kırık kalpler
Çocuğunu 10 günlükken yetiştirme yurduna veren annenin 3.5 ay sonra çocuğu istediği, ancak kurumun bu talebi geri çevirdiği ortaya çıktı. Çocuk, ancak 7 yıllık mücadeleden sonra annesine geri verilmişti.
- Ege Postası
- 03.06.2018 - 07:32
2011’de Keçiören Çocuk Yetiştirme Yurdu’na başvurarak 10 günlükken evlat edinilen B.Ç.U.’nun 7 yıl sonra biyolojik anneye geri verilmesi olayına ilişkin yeni ayrıntılara ulaştı. B.Ç.U.’nun biyolojik annesinin, çocuğu kuruma bıraktıktan sonra evlatlık edinilmesi için verdiği izni, “Çocuğun babasıyla evlendim” diyerek 3.5 ay sonra geri aldığı, ancak kurumun politika ve ilkelerini gerekçe gösterip çocuğu biyolojik aileye geri vermediği ortaya çıktı.
Avukattan eleştiri
Dosyaya bakan kurum görevlisinin zincirleme hatalarının ardından ortaya her iki aile için de acı bir tablo çıktığını ifade eden N.G.-M.G. çiftinin avukatı Türkay Asma, “Oysa o süreçte çocuğun ve ailenin birbirlerine bağlanmadığı zamanda bu ilişkiyi düzene sokmuş olsaydı bu travma yaşanmayacaktı. Aile yedi yıl bu çocuğa bakmayıp ona bu kadar bağlanmamış olacaktı” dedi.
Milliyet’in geçen hafta gündeme getirdiği, “10 günlükken evlatlık verilen çocuğun Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu tarafından, olaydan 7 yıl sonra biyolojik anneye teslim edilmesi” sürecine ilişkin önemli bilgilere ulaşıldı.
B.Ç.U.’nun biyolojik annesi H.U.’nun çocuğu kuruma bıraktıktan sonra evlatlık olarak vermekten vazgeçtiği ve biyolojik babasıyla evlendiklerini ifade ederek çocuğu 3.5 ay sonra geri istediği öğrenildi. Ancak kurum politika ve ilkelerini gerekçe gösteren görevlinin çocuğun biyolojik aileye geri verilmesi talebini olumsuz karşıladığı, evlat edinilen aileyle çocuk arasında evlat-ebeveyn ilişkisinin oluştuğu için çocuğun aileden alınmasının çocukta travmalar yaratabileceğinin ifade edildiği öğrenildi.
Kurum görevlisinin hatalarının ardından ortaya her iki aile içinde acı bir tablo çıktığını ifade eden N.G.-M.G. çiftinin avukatı Türkay Asma şunları söyledi:
‘Mevzuatı bilmeli’
“Uzman yıllardır ilgili evlat edinme biriminde çalışıyor. Dolayısıyla ilgili yasal mevzuatı çok iyi bilmesi ve kullanması gerekiyordu. Aile ile evlat edinme bakım sözleşmesini imzalattırdığında biyolojik ailenin verdiği evlat edinme izninin yasal olmadığını, yasal iznin 6 hafta sonra alınacağını biliyordu. Bunu aileye söylemedi.” Biyolojik ailenin 3 veya 4 ay sonra iznini geri aldığını bilmesine rağmen bu bilgiyi yıllar sonra tüm davaları kaybedip çocuğun hukuken ellerinden alınma aşamasında evlat edinilen aileye söylendiği iddiasında bulunan Asma şöyle konuştu:
“3.5 aylık süreçte çocuğun ve ailenin birbirlerine bağlanmadığı zamanda bu ilişkiyi düzene sokmuş olsaydı bu travma yaşanmayacaktı. Aile 7 yıl bu çocuğa bakmayıp çocukla 3.5 aylıktan itibaren öz ailesinde yaşayacağından ona bağlanmamış olacaktı.”
‘Taraflı tutum’
Çocuğun N.G.-M.G. çiftinden alınmamasına yönelik davada dosyaya bakan kurum görevlisinin adli tatil sürecinde Ankara’da dosyaya yabancı geçici hâkimden aldığı tedbir kararının kaldırılmasında da biyolojik ailenin tarafını tuttuğunu öne süren avukat Asma, “Tedbirden sonra tedbire itirazın sonucunu bekleyip çocuğu teslim etmeseydi B.Ç.U. evlat edinen ailede kalacaktı” dedi. Asma, evlat edinen aileyle biyolojik aile arasındaki davada görevlinin, çocuğun kuruma teslimine karar verilmesine rağmen, “Bu iş bitti” diyerek taraflı bir tutum sergilediğini de ileri sürdü. MİLLİYET
Yorum Yazın