CHP-MHP arasındaki tansiyon yükseliyor

EGE POSTASI - ‘68 hareketinin liderlerinden olan Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın 6 Mayıs 1972 yılında idam edilmesinin 46. yılında ülkenin birçok yerinden anma etkinlikleri düzenlendi.

Sosyal medyada Deniz Gezmiş kavgası büyüyor

İzmir’de de bir çok belediye, anma etkinliği düzenlerken MHP İzmir İl Başkanı Necat Karataş’tan CHP'ye tepki gösterdi. CHP’nin ‘ruh çağırdığını’ belirten Karataş, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “RUHSUZ'laşan CHP ruh çağırmaya başlayınca, Deniz Gezmiş, Mahir Çayan ruhuyla buluştu! Yabancı değillerdi. PKK sevicileri de zaten vardı CUK oturdu"ifadelerini kullandı.

İLK YANIT SARIKÜSE'DEN

Karataş'a CHP'dne ilk yanıt İl Gençlik Kolları Başkanı Sinan Sarıküse'den geldi.S arıküse Twitter'dan Karataş'a Cumhuriyet Halk Partisi'ni terörist unsurlarla aynı kefeye koyması nedeniyle tepki gösterdi, 16 Nisan referandumuyla ilgili eleştiride bulunarak yanıt verdi. 

CHP İL BAŞKANI GÜVEN: "KAFATASÇILIK"

Karataş'a bir yanıt da CHP İl Başkanı Asuman Alİ Güven'den geldi. Güven partisinin sosyal medya hesabı üzerinden çok sert bir açıklama yaptı: 

Güven, "Ruhsuzluk, Türkiye'nin bağımsızlığını, milletin kardeşliğini isteyen 3 Fidan'a terörist muamelesi yapmaktır."

''Darbeler öncesi ve sonrasında kaybettiğimiz gençlerimizi senin-benim gencim diye ayırmak bölücülük ve kafatasçılıktır''

''Asıl; makamlarını ve çok partili sistemi, Atatürk'e ve onun kurduğu CHP'ye borçlu olduğunu unutanlar RUHSUZDUR'' ifadelerini kullandı.

KARATAŞ'TAN YAZILI KONTRA

Güven'in yanıtı sonrası bu ekz MHP İl Başkanı Necat Karataş yeni bir yazılı açıklama da bulundu.

Karataş'ın açıklaması şöyle;

Bizler, Türk Siyasi Hayatında çizgisi hiç değişmeyen, vatanın, milletin ve devletin yanında olan; mukaddesatımızı ve tüm varlığımızı savunan Milliyetçi Hareket Partisi’nin mensuplarıyız.

Başbuğ Alparslan Türkeş’in ve Liderimiz Devlet Bahçeli Beyefendinin milletimizi ve devletimizi merkeze alan siyaset anlayışıyla hizmet veriyoruz.

Bizim için önemli olan, binlerce yıldır biriktirdiğimiz milli değerlerin korunması ve yaşatılmasıdır!

Bizim için önceliği olan Türk Milletinin kendisi, geleceği ve bekasıdır!

Bizim için esas olan Türk Milletini iki cihanda aziz görme ülküsünün gerçekleşmesidir!

Bizim için yemin olan Atamız Mustafa Kemal Atatürk’ün muasır medeniyetler seviyesine çıkma hedefine hiç durmadan yürümektir!

Ve biz bu yolda hiçbir fedakârlıktan kaçınmadık, yine kaçınmayacağız!

Fakat bütün bunlara rağmen, siyasi geçmişleri zikzaklarla ve karanlık dehlizlerle dolu olanlar kendi mevcudiyetlerine bakmadan bize dil uzatma bahtsızlığını gösteriyorlar.

Bilsinler ki onlara söyleyecek çok sözümüz var!

Biz Türk Milliyetçileri geçmişte komünizm tehlikesine karşı mücadele verirken, mukaddes değerlerimize ve inançlarımıza sahip çıkarken onlar daha o yıllardan bölücü çetelere destek oluyorlardı.

Şimdi gelmiş ulusalcıyız diyerek gösteriş yapıyorlar. İnsanlarımızı kandırmaya çalışıyorlar. İçlerine gizlenen PKK sevicileri görmediğimizi; “Federasyon ve Apo itine ev hapsi” sevdalarını duymadığımızı ve bilmediğimizi sanıyorlar!

Hiç umutlanmasınlar, sadece bugünlerini değil, geçmişlerini de çok iyi biliyoruz. Maskeli de olsalar gerçek yüzlerini çok iyi görüyoruz!

CHP Bugün Andıklarının Celladıdır

Dün yaptığım sosyal medya paylaşımlarım için cevap vermeye yeltenenlere şimdi soruyorum; 17 Mart 1972 Yılında oylama sunulan idamlar için,

Acaba bugün andıkları Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamına evet diyen kaç CHP Milletvekili vardır'

İdam oylamasına katılmayan ve idamların gerçekleşmesine sebep olan hangi CHP Milletvekilleridir!

Yine Senato’da kaç CHP’li senatör, idama evet demişti? Bunları bilmek ve bu gerçeklerle yüzleşmek lazımdır!

Üzülerek ifade etmeliyim ki geçmişi zikzaklarla ve karanlık dehlizlerle dolu olan CHP bugün andıkları Deniz Gezmiş’in celladıdır. İdamı engellemek için yeterli sayıları olduğu halde evet oyu vererek, oylamaya katılmayarak ve çekimser kalarak infaza sebep olmuşlardır. TBMM zabıtları bunun delilleridir!

Nazım da CHP’den Çok Çekti

Şair Nazım Hikmet’in bile CHP’den çok çekmiştir. Bugün CHP kahramanı olarak gösterilen Nazım Hikmet’in 12 yıl hapis yatmasında da yine tek imza sahibi CHP’dir!

Bu gerçekler gözden uzak tutulmamalıdır! Takiye bir yere kadar yapılır ama CHP bu seviyeyi çoktan aşmış durumdadır.

Siyasi kimlik zaafı yüzünden bir türlü yerini bulamayan CHP,  sol-liberal ve siyasal İslamcı kadrolar arasında bugün dahi gidip gelmektedir.

Geçmişte kurulan bütün sol partilerin CHP iktidarında kapatıldığını düşünürsek ortaya çıkan garabet son derece vahimdir.

MHP’nin İçişlerine Karışacaklarına…

Şimdi ise durumları ortadadır. Son dönemde partimiz içindeki muhalefeti körükleyen, muhalefet ile birlikte kampanyalar yürüten CHP, şimdi kendi derdine yanmalıdır. İçlerindeki bölünmeyi, ihraçları ve olağanüstü kongreleri için imza toplama meselelerini konuşmalıdırlar.

Milliyetçi Hareket Partisi’ne dil uzatacaklarına kendilerine bakmalıdırlar.