EBSO Başkanından siyasi iradeye uzlaşma çağrısı

Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu başkanı Ender Yorgancılar, hızla tırmanan gerginlik ve artan terör olaylarının toplumsal huzur ve barışı bozduğunu söyledi. İş dünyası olarak en büyük temennilerinin uzlaşı olduğunu belirten Yorgancılar, Başbakanımız başta olmak üzere, Bakanlarımıza ve İzmir milletvekillerine bu hassasiyet ve endişeleri içeren bir mektup yazdığını açıkladı. EBSO Başkanı Yorgancılar'dan

Ege Postası
30.07.2015 - 15:03

Yorgancılar, “Mektupta, Türkiye’nin belirsizlik sürecinden kurtarılarak ülke menfaatleri doğrultusunda ortak aklın devreye girerek güçlü bir koalisyon ile hükümetin kurulup bir an önce bekleyen sorunlara çözüm üretilmesini dileğimizi ve bize düşen bir görev olduğu takdirde, ülkemiz adına göreve hazır olduğumuzun da altını çizdik” dedi.

Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, her zaman ülkemizde siyasi-ekonomik ve toplumsal alanda yaşanan olaylar karşısında duyarlı olduklarını ve olmaya devam edeceklerini kaydeden Yorgancılar, “Bu anlayış içerisinde son günlerde hain pusularla şehit edilen askerlerimiz, polislerimiz ve masum vatandaşlarımızın karşı karşıya kaldığı bu durumu kabul etmemiz mümkün değildir. Terörün çözümünün TBMM olduğu inancındayız. Silahla çözüm sürecinin olmayacağı geçmişte de ortaya kondu. Bugün de hala devam ettiğini üzülerek görmekteyiz.
Ülkede hızla tırmanan gerginlik ve artan terör olayları, toplumsal huzuru ve barışı bozarken, ülke ve kent ekonomisine de yansımaları olumsuz olmaktadır. Tüm bu gelişmelerden ve belirsizliklerden üyelerimiz de bizler de büyük bir endişe duymaktayız” dedi.

Elli üç gün geçti

7 Haziran seçimlerinin üzerinden 53 gün geçmesine rağmen hükümet kurma adına atılan adımlar henüz sonuç vermediğini vurgulayan Yorgancılar, koalisyon seçenekleri tartışılmaya devam ederken partilerin de olası erken seçim hazırlıklarına başladığını hatırlattı. Yorgancılar, iş dünyası olarak en büyük temennilerinin uzlaşı olduğunu belirterek, bu görüş ve düşünceleri başta Başbakan ve bakanlar olmak üzere İzmir milletvekillerine yazdığı mektupta paylaştığını ifade etti. Yorgancılar, “Başta Başbakanımız olmak üzere, Bakanlarımıza ve İzmir milletvekillerine bu hassasiyetimizi ve endişelerimizi belirten bir mektup yazdık. Türkiye’nin belirsizlik sürecinden kurtarılarak ülke menfaatleri doğrultusunda ortak aklın devreye girerek güçlü bir koalisyon ile hükümetin kurulup bir an önce bekleyen sorunlara çözüm üretilmesini istedik. Mektupta, bize düşen bir görev olduğu takdirde, ülkemiz adına göreve hazır olduğumuzun da altını çizdik” dedi.

İstikrar açısından önemli

7 Haziran seçimleri ile toplumun her kesiminin mecliste temsil edildiğini kaydeden Yorgancılar, “Türkiye uzun süredir tek partili bir yapıyla yönetildi. İstikrar açısından son derece önemliydi. Ancak son yapılan seçimlerde netice itibari ile demokrasiye inanıyorsak halkın vermiş olduğu oylar sonucu ortaya çıkan meclis yapısını da herkesin kabul etmesi lazım. Bu çok önemli. Kuşkusuz her siyasi parti siyasete girerken tek başına iktidar olma düşüncesi ile giriyor. Ama oylama sonunda böyle bir yetkiyi halk herhangi bir siyasi partiye vermemişse ortaya çıkan tabloda koalisyon alternatifi vardır. O koalisyon alternatifinde senin doğrun, benim doğrum değil; Türkiye Cumhuriyeti’nin menfaatleri doğrultusunda ortak aklı kullanarak hükümeti kurma görevini siyasilerin yerine getirmesi gerekiyor” diye konuştu.

Türkiye’nin başaracağını gösterelim

Yorgancılar, Türkiye’nin de koalisyonla yönetilebileceğini, başarılı sonuçların ortaya konulabileceğini tüm dünyaya göstermesi gerektiğini vurguladı. Yorgancılar şunları söyledi, “Tüm dünyadaki örneklerde olduğu gibi Türkiye’nin de koalisyonla yönetilebileceğini, başarılı sonuçların ortaya konulabileceğini tüm dünyaya göstermemiz lazım. Türk iş dünyasından ve çeşitli sivil toplum örgütlerinin verdiği mesajlar da bu yöndedir. Çünkü olası bir erken seçim de yapılan anketler de göstermektedir ki, bugünkünden çok da farklı bir sonuç çıkmayacaktır. O zaman bizim tek parti seçilene kadar seçime mi gitmemiz gerekiyo? Unutulmamalıdır ki; huzur olmadığı zaman refah olmaz, kalkınma olmaz, yatırım olmaz. Bu hem yurtiçindeki hem yurtdışındaki yatırımcılar için de riskli bir ortamdır. Sağduyumuzu koruyarak, birlik ve beraberlik içerisinde, kutuplaşmadan yol alabilmeyi başarmak zorundayız. Temennimiz bir an önce bu olayların bitmesi, savaşın kazananı olmadığı inancıyla demokratik yollarla çözüme gidilmesidir.”