Elektrik faciası davasında ses kaydı dinletildi: O gün biri daha akıma kapıldı!

ŞİLAN KOCADAĞ/EGEPOSTASI- Alsancak’ta 12 Temmuz'da sağanak sırasında su birikintisine basan Özge Ceren Deniz (23) ve İnanç Öktemay'ın (44) elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesine ilişkin yargı süreci devam ediyor. 

Olayın ardından açılan davada 13’ü tutuklu 42 sanık "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçundan 22,5 yıl ile yargılandığı dava sürüyor.

‘BU EZİYETE SON VERİN’

Ali Külah savunmasında sağlık problemlerinden bahsederek, “Aylardır tutukluyum bu süreçte düşük nabzın neden olduğu şikayetle defalarca hastanede kaldım. Doktor kalp krizi riski var dedi. Yaşadıklarımı kelimelerle dile getirmem imkansız. Sayın savcı bir önceki duruşmada somut deliller demişti. Hangi eylemim sizlere suçlu olduğumu söylüyor bilmiyorum. Sanıkları da dinlediniz, tanıkları da. Çıkan sonuç nedir? Gerçekleşen arızada bana bildirilmiş bir problem de yok. Arıza giderildi diye kayıt edilmiş. Ben neden buradayım. Başından beri söylenen hususların doğru olduğu çıkmadı mı? Ben neden buradayım? İddianamede yer alan çok sayıda arıza olmasına rağmen görsellerle çürütülmedi mi? Ben tutuklanmadığımda bebeğim yürümüyordu şimdi yürüyor konuşuyor. Çocuğum beni tanımıyor. Bu eziyete son vereceğinize beni özgürlüğüme kavuşturacağınıza inanıyorum. Tahliyemi talep ediyorum.” dedi.

“BİLİNÇLİ TAKSİR DİYEMEZSİNİZ”

Ali Külah’ın avukatı Özkan Yücel, “Gerçekten bir yargılama mı yapıyoruz yoksa şeklen mi? Böyle bir yargılama olmaz. Sorularım olacağını ısrarla söyledim. Sayın savcı tutuk halinin devamını isterken benim söyleyeceklerimin hiç önemi yok mu? Ben bunu anlıyorum. Burada suçluyla suçsuzu ayırmaya çalışıyoruz. Bilirkişi raporlarından önce ortaya çıkan şeyler yok mu? Kim hangi işi yapıyor ona bakmaya çalıştınız. 2015 yılında yapılmış bir tesis 2024 yılındaki İZSU müdahalesine kadar hiç problem yok. Olmasın da zaten.  O gün keşif sırasında başında durdunuz. Bilirkişiler ne aradı? Kabloların 50 santimde olduğunu görünce ne söylediler. 

İkinci yalan, iddianame çok sayıda arıza var ama önlem alınamaz diyordu. Biz burada çok sayıda arıza olduğunu göstermedik mi? Nereye ait olduğunu biz delilleriyle sizin huzurunuzda ortaya koymadık mı? Bütün tutuk devam süreçlerinde aynı şey. Adli kontrol kararları kaldırıldı. Orada yargılanan sanıklar neyle yargılanıyordu? İtiraz etti savcılık o da reddedildi. Aynı konumda olan aynı suçla itham edilen insanların bir kısmı konut terk etmemek suretiyle serbest bırakıldılar. Bir kelepçe takmak bileğine yeterli olur diye düşünüyorum. Bugün müvekkilimin tutuklanması için tek bir neden yok. Arızadan haberi yok. İşlenmesi gereken bir şey yok. Bu koşullar altında ne istiyorsunuz? Kalem sizin elenizde Ali Külah’ın tutukluğuna devam edecekseniz eğer eleştirebilceğimiz bir gerekçe koyun. Burda duran bütün tutuklular aynı değil. O zaman her biri bir gerekçe hak etmiyor mu? En önemli dayanak bilinçli taksirle ölüm sebebi. Bilinç dediğimiz şeyi bilmek gerekir. Bir şeyi eğer yürüyen sorundan haberdar değilsiniz, bilinçli taksir söz konusu değildir. Ali Külah orada bir olay olduğundan haberdar bile değil o zaman hangi bilinçten söz ediyoruz. O zaman bilinçli taksir değil taksirle demeniz gerekir. Hiç görmediği bir yer için ben yaptım mı desin?” ifadelerine yer verdi. 

O GÜN MİZANSEN OYNANDI

Doğan Kılıç savunmasında, “Bizim yaptığımız imalatta herhangi bir kusur yoktur. Beraatimi istiyorum.” ifadelerine yer verirken Kılıç’ın avukatı ise, "Keşif günü orada mizansen oynandı. Orada Gediz Elektrik, yaşanan olayın ardından  elektriği kestiklerini itiraf ettiler. Gizli duruşmada Fırat Akbay'ın itirafı vardı. Yargılama boyunca sürekli önce inkar sonra kabul söz konusu oluyor. Aylardır biz f kablosunu konuştuk sonra m kablosuna dönüldü. Bizim ifadelerimiz hiç değişmedi. Biz keşif günü gerçeklerin ortaya çıktığını düşünüyoruz" ifadelerine yer verdi.

HERKES KENDİ MÜVEKKİLİNİ SAVUNSUN!

Tutuklu sanık Fırat Akbay, " Bilirkişiden daha bilirkişi olmuş arkadaşlarla muhattabız. Burada savunmayı değil saldırmayı izliyoruz. Burada suçlu arama ihtiyacı duyuyorlar. Herkes kendi müvekkilini savunsun. İftira dahi atıldı. Ben sabah 7de iş başı yaptım. Vatandaş durdurunca iyi niyetimle durdum. Bu söylediğim bile yalan olduğunu iddia ettiler. Bu kadar yalan konuşulan ortamda anlatacak bir şey bulamıyorum" ifadelerine yer verdi.

Akbay’ın avukatı tutukluluk halinin kaldırılması talep edildi. 

MAHKEMEDE FLAŞ SES KAYDI!

Tutuklu sanıklardan Arif Kapuş ve Barış Sevgili’nin avukatının  dinlettiği ses kaydı duruşmaya damga vurdu. Ses kaydında, 112 ile bir vatandaşın telefon konuşması yer aldı. Aynı yerde bir başkasına daha elektrik çarptığını ve bu noktada şikâyet de olduğuna dair çağrı merkezleri ile konuşma yer aldı. Elektrikle ilgili çağrı merkezi aranırken “Elektrik kaçağı için müdahale edecek birim GDZ Elektrik. Şu an çok yoğunum konuyla ilgileneceğim ancak çağrıyı sonlandıracağım” söylemleri yer aldı. Aynı ses kaydında 112 ile görüşme de paylaşılırken “Bir bayan var kendisine elektrik çapmış, her tarafı uyuşuyor” şeklinde ihbar edildiği ortaya çıktı.

Kayda ilişkin açıklama yapan avukat, "İzmir'in Kiraz ilçesinde olan yer değil. Bu yargılama konusu olan olayda aynı gün ve saatlerde yer alan bir başka kazanın ses kaydı. Kazanın gerçekleştiği yerde yine aynı hatta kaza gerçekleşiyor. Bu çok önemli. Bu olay olmadan önce bir ihbar vardı ve göz ardı edildi. Şu an yargılama konusu olan olayda aynı gün aynı saatlerde olan ancak bizim lokasyonumuza yakın olan bir yere ait ses kaydı. Burası kazanın gerçekleştiği 10-15 metre öte bir yerde. Hiç mazgal olmayan bir yer” dedi.