Gizli bilgi belge davasında 17'nci gün
İZMİR'de 49'u muvazzaf asker 79'u tutuklu 357 sanığın yargılandığı 'Gizli bilgi ve belge bulundurma' davasının 17'inci gününde sanıkların savunmalarının alınmasına devam edildi. Deniz Kurmay Albay Bülent Kul, ne bağlı olduğu öne sürülen koordinatörü, ne de diğer eskort kadınları tanımadığını, evladı yaşındaki bir teğmenin altında çalışacak acziyette olmadığını söyledi.
- Ege Postası
- 13.05.2013 - 15:31
EVLADIM YAŞINDA
Aynı suçlardan 2-6 yıl hapis cezası istenen Deniz Kurmay Albay Bülent Kul da, ne bağlı olduğu öne sürülen koordinatörü, ne de diğer eskort kadınları tanımadığını, evladı yaşındaki bir teğmenin altında çalışacak acziyette olmadığını, bunu iddia etmenin vicdansızlık ve mantıksız olduğunu söyledi. Bilirkişi inceleme raporlarında, evinde ele geçirilen materyallere dair hakkında hiçbir suç unsuruna rastlanmadığının belirtildiğini kaydeden Kul, sözde bir örgütün düzmece listesinde isminin geçmesi nedeniyle, 34 yıllık meslek yaşamının bir anda tutuklamayla bitirilmesinin vicdani bir durum olmadığını anlattı. Kul, iddianamenin TSK mensuplarını toplum önünde küçük düşürmeyi, itibarsızlaştırmayı hedeflediğini öne sürerek, tahliyesini ve beraatini talep etti.
HEPSİ İNTERNETTE VAR
2- 6 yıl arasında hapis cezası istenen Deniz Kurmay Albay Celalettin Akçil ise, sözde örgüte bilgi ve belge kazandırmadığını, iddia edilen belgelerin tümünün internette mevcut olduğunu kaydetti. Akçil, dijital verilerin kimler tarafından ve ne maksatla oluşturulduğuna dair hiçbir bilgisinin olmadığını söyledi. Hakkında teknik ya da fiziki takip yapılmadığını, telefonlarının dinlenmediğini bildiren Albay Akçil, rütbe ve makam itibariyle, sosyal konumu, aile yapısı bakımından kaçma şüphesinin olmadığını, tahliyesini ve beraatını istediğini ifade etti.
Mahkeme Başkanı Atilla Rahman, bir saatlik öğle arası verdi.
CHP'Lİ GÜLER: ŞURA ÖNCESİ TUTUKLAMALAR ANLAMLI
CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler de İzmir Adliyesi'ne gelerek bu davayı izledi. Verilen arada açıklama yapan Güler şunları söyledi:
"Resmi belgeyi servis ettin suçlamasına uğrayan 31 yıllık subay, bu sözde belgedeki kullanıcı adlarının ve bilgisayar kodlarının olmadığını kanıtlıyor. Ne var ki mahkeme ne soru soruyor, ne de bir söz söylüyor. Her nedense evlerde bulunan bilgisayar diskleri siyah bir torbada, buzdolabının arkasında ya da altında bulunmuş. Dolap arkaları tozlu, ama siyah torbalar hem temiz, hem de yeni. Olmayan bir şeyi kanıtlamaya çalışmak dayanılacak gibi değil. 30 Ağustos Yüksek Askeri Şurası'ndan hemen önce tutuklama furyası kendi başına anlamlı. Bu dava Türkiye'yi bir kez daha mahkum ettirecek."
Yorum Yazın