Anasayfa
Güncel
Haluk Koç: Anadili Türkçe olmayan öğrenciler, dillerini öğrenme hakkına sahiptir

Haluk Koç: Anadili Türkçe olmayan öğrenciler, dillerini öğrenme hakkına sahiptir

Ege Postası
19.09.2013 - 15:42

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, anadilde eğitim konusunda CHP'nin önerisinin ortada olduğunu belirterek "Eğitim dili Türkçedir. Ana dili Türkçe olmayan öğrenciler zorunlu Türkçe eğitiminin yanı sıra kendi dillerini öğrenme ve kullanmak hakkına sahiptir. Devlette bu talep olduğunda bu tedbirleri alır." değerlendirmesinde bulundu.

    Dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan Merkez Yönetim Kurulu'nun (MYK) ardından, bugün bir basın toplantısı düzenleyen Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, hükümetin eğitim politikasını eleştirdi.

    Koç, "11 yıl oldu iktidar değişikliği yaşanalı ve bu 11 yılda 5 tane bakan değişti. 5'i de iddialı söylemlerle göreve geldiler. Her biri kendi penceresinden bir takım reformlar gerçekleştirdiğini ifade etti. Ne menem bir reformsa bu. Fakat sonucu baktığınız zaman Türkiye eğitim alanında çok ciddi bir karanlığa sürüklenir durumda." dedi.

    Kimseye danışılmadan, paylaşılmadan, kapalı toplantılarda meşruiyet dışı taraflarla pazarlık edildiği kuşkusu açık, seçik ortada olan bir paketten bahsedildiğini dile getiren Koç, "PKK'nın nihai hedeflerine dönük bu pakette bir iki adım daha atarım beklentisi. Diğer tarafta Başbakan'ın yakın dönem siyasi çıkarlarını, ihtiraslarını karşılayacak olan düzenlemeler." diye 2 taraflı bir çıkar olduğunu kaydetti.

    Türkiye'deki ana muhalefet partisinin, ana muhalefet partisi sıfatı ile Türk, Irak, Mısır, Suriye halkları arasında kardeşliğin sürdürüldüğünü kanıtlamak ve ilişkilerin geçici aksamasından üzüntü duyduklarını, hakların sorununun olmadığını iletmek, o ülkelerde her kesimle İhvan dahil, her kesimle görüşmesinin iktidarda yarattığı sıkıntıyı anladıklarını belirten Koç, "Ne sıfatla gittini? Ana muhalefet partisi sıfatıyla gittik. Senin dilinden düşürmediğin milli iradenin payımıza düşen kısmını temsilen gittik. Peki, sen ne sıfatla gittin ABD'y? Sıfatsız gittin. CHP'nin sıfatı belli. Hatırlıyorsunuz; 3 Kasım 2002 seçimlerinden sonra ne sıfatla gittin ABD'y? Başbakan değilsin. Sıfatsız gittin sen, sıfatsızsın. Şimdi oturmuş burada konuyorsun. Mikrofon senin. Ekranlar emrinde. Kalemler emrinde. Rotatifler senin için dönüyor. At ata bildiğin kadar." diye konuştu.

    Anayasa tartışmalarına da değinen Koç, "Her boyutta tartışabiliriz biz. Arkadaşlarımızda tartışabilir. Çok merak ediliyor, CHP ne söyledi, ne bitt? Bakın açıklıkla söylüyorum; Sayın Süheyl Batum, Sayın Atilla Kart, Sayın Rıza Türkmen, CHP'nin dil konusundaki önerisi şudur; eğitim dili Türkçedir. Ana dili Türkçe olmayan öğrenciler zorunlu Türkçe eğitiminin yanı sıra kendi dillerini öğrenme ve kullanma hakkına sahiptir. Devlet bu hakkın etkili biçimde kullanılması için gerekli tedbirleri alır. Tartışmaları çok çabuk bitiriyorsunuz diyebilirsiniz. Gündem budur. Bunun kelimeleri üzerinde önerimiz budur. Yani şimdi Başbakan kendi çıkarını hesap ederek bu süreci değerlendirecek. Bu konuda başka talebi olan bir başka siyasi parti bunu dile getirebilecek, CHP'nin önerisi ortada. Eğitim dili Türkçedir. Ana dili Türkçe olmayan öğrenciler zorunlu Türkçe eğitiminin yanı sıra kendi dillerini öğrenme ve kullanmak hakkına sahiptir. Devlette bu talep olduğunda bu tedbirleri alır." ifadelerini kullandı.

    Vatandaşlık ve dil konusundaki bir soruya Koç, verdikleri teklifin belli olduğunu belirterek "Türk vatandaşlığı başlığını taşıyor biliyorsunuz. Burada da dil, din, ırk, cinsiyet, etnik köken, siyasi düşünce, felsefi inanç, mezhep ve benzeri sebeplere bağlı olmaksızın herkesin eşitlik temelinde başlık Türk vatandaşlığı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olması anlamına gelir. Kazanılması, kaybedilmesine dair usul esaslar kanununla düzenlenir, bizim verdiğimiz öneri komisyona belli. Diğer grupların verdiği öneri de belli." şeklinde konuştu.

    Koç, Türkiye'de kökeni, inancı ne olursa olsun herkes bu ülkenin tümünün milletvekili olduğunu; hiç kimsenin bir etnik kimlikle milletvekili olarak anılma durumda olmaması gerektiğini vurguladı. Demokratikleşme paketine yönelik bir soruya ise Koç, paketin ne getireceğinin belli olmadığını, önlerine bir veri gelmeden ifade edilmesinin yanlış olacağını kaydetti. Koç, "Ama önümüze bir gelsin nedir ne değildir hiç kimse bilmiyor. Faraziye üzerine şöyle olabilirse ne düşünürsünüz. Yani siyasette belki de en yapılmaması gereken şey varsayım üzerine siyasi yorum yapıp belirleyici olmak." dedi.

    CHP'nin Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı konusunda da Koç, Cumhuriyet Halk Partisi'nin kendi örgütüne eğilim yoklamaları yoluyla ve geniş kamuoyuna birbirinden bağımsız, çapraz kontrollü kamuoyu yoklamalarıyla mevcut adayları sunacağını kaydetti. Koç, şöyle devam etti: "Bunların bazı yerlerde biri uygulanır, bazı yerlerde diğeri uygulanır, bazı yerlerde bileşeni uygulanır. Bazı yerlerde de ortaya sandık koyabiliriz Fransız Sosyalist Partisi gibi bazı seçim bölgelerinde. Halkın belirleyeceği, CHP'ye kayıt olması da gerekmez. Adayda belirleme yöntemleri arasında birkaç yerde değerlendirilecek. Bunlar peyderpey açıklanıyor. İsimler üzerinde hiç durmuyorum. Yani kim aday olacak olursa Cumhuriyet Halk Partililer İstanbul ve Ankara başta olmak üzere deminden beri söylediğim değişik alanlardaki Türkiye'ye giydirilmek istenen bu karanlığa karşı yerel seçimin genel seçim özelliğini de kazanacak olursak gereken çalışmayı, birlikteliği, başarıyı arayacak şekilde ortaya koyacaklardır."