Hüseyin Aslan içini döktü: Aldatıldım
Ege-Koop Genel Başkanı yerel seçimlerden bu yana ilk kez konuştu, içini döktü. Seçim öncesi kendisine verilen sözlerin yerine getirilmediğini belirten Aslan, siyasi tabloyu, uygulanan kent politikalarını yerden yere vurdu, “Böyle kentlilik olmaz. Hiçbir yerde bir gecede imar planları değişmez” dedi.Hüseyin Aslan içini döktü: Aldatıldım
- Ege Postası
- 15.11.2014 - 10:51
Ege-Koop’u, Türkiye’nin en önemli sivil toplun örgütlerinden biri haline getirdiklerini belirten Aslan, içinde herkesin barındığı, her siyasi görüşten, her meslek grubundan, her daldan herkesin olduğu bir sivil toplum kuruluşu olmaktan gurur duyduğunu belirten Aslan, ülkeye hizmetin, bırakılacak en önemli miras olduğunu vurguladı.
“İzmir’e tepeden bakmaya gerek yok.İzmir’e nereden bakarsanız bakın, istediğiniz yerden bakalım, maalesef yağ lekesi gibi kentin etrafını sarmış plansız, çarpık, nasıl bir kentlilik anlayışı olduğunu anlamakta zorlandığım bir kentsel tablo var. Böyle bir kentlilik yok. Böyle bir anlayış yok. Böyle bir kent hukuku dünyanın hiçbir yerinde yok. İzmir yıllardan beri maalesef plansız programsız hedefsiz, gelecek hedefi olmayan bir şekilde kendi kendine büyüyor” diyen Aslan, şunları söyledi:
“ Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir plansızlık yok. Yıllar önce yapılmış planlarla çok doğru yatırımlar, çok iyi noktalara gelen işlerimiz var. Hiç olmazsa bunlardan örnek alınabilirdi. Maalesef bugüne dek bu kenti yönetenler sadece gün doldurmakla la meşgul oldular. Bozulan yolları tamir etmekle, bozulan kaldırımları, parkları yenilemekle, düzenleme yapıp açılışalar yapmakla vakit geçirdiler. Aslında bu bir kent suçudur. Biz görev verdiğimiz, paramızı, pulumuzu her şeyimizi emanet ettiğimiz bizi yönetenlere hesap mı sordu? Herkesin seçimlerde hesap sorma hakkı var. Herkesin medyaya sorunlarını anlatma hakkı, belediyeye gidip hesap sorma hakkı var. Sivil toplum örgütleri suskun. Medya taraf.Kimin nerde olduğu belli değil. Sivil toplum örgütleri güçsüzleştirilmiş. Herkes kendine göre bir düzen kurmuş. Kimse sorumluluğunu yerine getirmiyor.Tabii siyasiler de rahat. Onlar zaten halktan kopuk. Medya üçe dörde bölünmüş durumda. Onun medyası, bunun medyası, havuz medyası, şu belediye başkanın finanse ettiği medya. Sorunları çözmesi gereken siyaset. Siyaset güven vermiyorsa, halka hizmet amacından çıkmışsa bunu çözmesi gereken yine siyaset. Bunları kamuoyuna taşıması gereken kurum da medyadır. İkisi de amacı dışına çıkmışsa, medya belli çıkarlar için yapılıyorsa, siyaset de halk için değil de kendi yandaşlarının çıkarları doğrultusunda yapılıyorsa, bu ülkenin sorunlarını çözmek mümkün değil. Siyaset öyle bir duruma gelmiş ki siaseti şu anda işi gücü olmayanlar yapıyor. Siyasi partilerde hakim olan bazı gruplar var. Bunlar grup, bunları aşmadan bir yere gelemiyorsunuz. Bunlar zamanında dostunui anasını, babasını oraya sokmu. İstediğini yaptırıyorlar. Böyle olunca da bir yere gelemiyoruz.”
MAHKEMEYE GİDENİ SUÇLAYAMAZSIN
Hüseyin Aslan, büyükşehir belediye başkanının kentte söz sahibi olan, projeleri, vizyonu olan kişilerle bir araya gelmesi gerektiğini belirterek, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Mimarlar, mühendisler, avukatlar, hepsinin projesi var. Siz bunlar yok sayarsanız, kendi başınıza, işi bilmeyenlerle, daha sonra sorumluluk taşımayanlarla bir araya gelirseniz, o insanları kırarsanız. İzmir’de bir proje gündeme geliyor, bir gün geçiyor mahkemeye gidiyor. Birlikte tartışalım önce. Mahkemeye gideni suçlayamazsınız. Hiçbir yerde bir gece karar verilmez. Bir gecede imar planı değişmez. Bir gecede sağlık, eğitim politikası değişmez. Bu işi bilenler ciddiye alınmalı. Son yerel seçimlerde birçok aday adayı vardı. Hepsinin de iddiası, hedefleri, projeleri vardı. Siz aday olmuştunuz, sizin projeleriniz hedefleriniz vardı gelin konuşalım dese bu insanlar onore edilse, düşünceleri alınsa ne olurdu. Bu kent kazanır. Bunu yapmadığı gibi niye aday oldun diye küsüyorlar. Aday olamaz mı düşüncesini açıklayamaz mı. Vay efendim konuştun seni disipline verdim. Yok böyle bir siyaset. Sen ters baktın, sen başka partinin adayı ile kol kola girdin. Bunu siyaset yapanlara yakıştıramıyorum. Bunu adı siyaset değil.Halk siyasetçiye nefretle, siyasete soğuk bakıyor.
BAŞKA BİR YERDE YAPSAYDIK…
Bugüne dek yaptığımız projeleri Türkiye’nin başka bir yerine yapsaydık şimdi bir numaraydık. El üstündeydik. Tek hatamız bu projeeri İzmir’de gerçekleştirmekti. İzmir’de bir gariplik var, bir kıskançlık var. İzmir’de izmirde bir gariplik var. Bunu aşmadığımız sürece izmirde ne kentsel dönüşüm olur ne de başka bir şey, hiçbir şey olmaz. İki yıldan beri arsa bulamıyoruz. Ege koopu yok sayın, yaptığımız 12 ilçede projeler var. yaptığımız konutlarda 150 bin kişi oturuyor. Bunları bir anda yok sayın, İzmir ne durumda olur. Bugüne kadar 35 bin civarında konut yaptık. Bunun onda birini izmirde başkası yapsaydı izmirde holding kurardı. Bugün elle gösterilir, bir eli yağda bir eli balda olurdu. Arsa bulamadığjmız için ok ciddi sorunla karşı karşıyayı.z Bizim kar amacımız yok. Pedalı çeviremiyoruz. Bozuk. O yüzden İzmir dışlında proje gerçkeleştirmeye çalışıyoruz. İzmir'de göremiyoruz da, gittiğimiz her ilin yöneticisi bize mükemmel ilgi sunuyor. Başta başkent olmak üzere Ege'de, tüm Türkiye'nin illerinde bilgi ve birikimimizi değerlendirmek istiyoruz. Ege-Koop bunu hak etmiyor. Bu sıkıntılı dönemi aşamazsak bize bir şey olmaz, İzmir kaybeder.
LÜTFEDİP DİNLERSENİZ...
Eğer siz aday adaylarının projeierline lütfedip de dinlerseniz, onlara belediyede uygunsa sorumluluk ve görev de verirseniz, o ,insanlar bu kente gerçekten hizmet verir. Bu insanların paraya pula da ihtyacı yok. Keşke ayrım yapğmadan partiler biraaraya getirseydi ayrım yapmadan, şu anda hrepsi birbirine küğs. Maalesef şu anda chpde bu tarışılıyor. O zaman seçime ne gerek var. insanlar istediği gibi aday olamzsa ne gerek var bunları konuşmaya. Ben büyükşehir belediye başkanı olsaydım, benden önceki belediye başkanlarına orada özel olarak oda tahsis ederdim. Onların tüm fikirlerinden de faydalanırtdım, karar verirken onarla sorardım. Bu kente hizmet etmiş belediye başkanlarının fikirlerinden faydalanmak kültür meselesidir. Maalesef onlardan faydalanamıyoruz. Ben her şeyi bilirim diyoruz. Ben her şeyi bilmem. Bilirim ama bilmem. Ben işi bilenlerle çalışırım anlayışı ile yola çıkarsanız o zaman başarılı olursunuz. Ülke kazanır, demokrasi kazanır.
KIRGIN DEĞİLİM
İzmir'e kırgın olmam söz konusu olamaz. Ben bu kente karşı borçlıuyum. İzmir halkı bana değer verdi. Karşılığını fazlasıyla gördüm. Bana hiç kimse aday adaylığı açıklamasında 10 bin kişinin hazır bulunduğunu söyleyemez. İzmir'in her yerinden gelmiş on bin gönüllü insan yok sayıldı. Siyasi partinin zaten benim gibi insana ihtiyacı yok. Onarla olur efendimi, tamam efendimi emredersiniz. Halk beni bağrına bastı. Ama maalesef bizim adımıza karar verenler, maalesef onlar kendileri her şey biliyor.
Bu kentle olan sevgimden heyecanımdan bu kente olan borcumdan dolayı İzmir büyükşehir belediye başkanlığına onur ve gururla aday oldum. Ortaya proje koydum. Benden başka proje açıklayan kim old? adaylığı kesinleştikten sonra açıkladılar. Ben adaylığım kesinleşmeden açıkladım. Ben bunun karşılığını izmirden gördüm. Birçok başkan adayı çıktı hepsi hikaye. Şimdiki başkanların projelerine bakalım beş yıl sonra yüzde kaçını gerçekleştirmişler. Biz bunu yapmıyoruz. Eminim ki bazı belediye başkanları önümüzdeki dönem aday olurken de aynı projeleri sunacaklar. İnsanların bana bakışında bu heyecanı gördüm. Görmediler. Ben ne yapayım' Ben Bayraklı'da aday olmasaydım bunlar olmayacaktı. Ben aldatıldım. Bana verilen söz yerine getirilmedi. Benim koltuk, makam derdim yok. Benim itibarım bana yeter. Şuraya aday ol buraya aday ol. Sonuç.' Karar vericiler, gece yarısı baskıyla, gece yarısında dönen bir takım oyunlarla bu kentin gelecek beş yılını şekillendirmeye çalıştılar. Dernekte bile apartman yönetiminde bile bir ayda seçim kazanamazsınız. Ben onurumu kurtarmak, kendimi kanıtlamak için Bayraklı'dan aday oldum. Pişman da değilim. Karşılığını gördüm. Aldığım oyu tartışmıyorum bile. Bayraklı'da kimseyi tanımıyordum. Benim hazırlığım büyükşehir içindi. Ancak yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim.
O onu desteklemiş, bu bunu desteklemiş. Bunlar yakışmayan tartışmalar. O süreçte ben herklesle görülştüm. Görüşmek de zorundaydım. Görüşmezseniz olmaz. Bu insanlar ben seni istemiyorum deyip kenara mı itselerdi pek? Ne destek olacakla? Bu insanlar koyun mu yan? Bunlar ufak tefek şeyler. Ayıptır. Ben DSP'den aday oldum. DSP bu ülkenin partisi değil m? Partinin genel başkanı bu ülkeye başbakanlık yapmış bir kimse değil m? Şu anda CHP'de bulunanların çoğu Bülent Ecevit'in yanında siyast yapmadılar m? birçoğu dspden cjpye geçmedi m? bunu niye bu kadar meslee yapıyorla? Cumhurbaşkanlığı seçiminde dsp chpyi desteklemedi mi'hiç olmazsa ecevite hürmet edilsin. Bunlar çok yanlış şeyler. AK Parti'nin yapacağı şeyi CHP'liler yapıyor. Aynı düşünceden olduğumuzu bilidğimiz bir partnin bunu yapması çok düşündürücü. Ben 40 yıllık partiliyim diyolar. Bu parti için ne yaptın kardeşi? Demek ki kırk yıllık partili olmak yetmiyor. Mücadele etmek gerekiyor. Oraya bir şey kazandırmak, koşulsuz destek olmak gerekiyor. Biz bunu yaptık yıllardır. Bu iş bir kıyımdır. Birliğe ihtiyacımız var diyoruz. Biz kötülük yapmadık. Nedir bu insanalra karşı disiplinlik bu durum fala? Ne istiyorlar bende? O zaman orda beni destekleyen mahalle muhtarını da disipline versinler. Beni destekleyen sivil toplum örgütü liderini de mahkemeye versinler. Yok böyle bir anlayış ayıptır. Herkesin kenara çekildiği bir dönemde gönül verdiğim o partinmin kirasını ödedim ben. O dönemde neredeydi bunla? Seçimlere altı ay kala sayın genel başkan aydından geldi. İl başkanı belediye başkanları bana otobüs vermedi otobüs bulamadım dedi geldi benden otobüs istedi. Otobüs kiraladım gönderdim. Nerede o partililer şimd? Herkes haddini bilecek. Benim gizlim saklım yok
VEKİLLİK TEKLİFİ YOK
Milletvekilliği için teklif henüz yok. Bugünden bir şey söylemek doğru değil. Siyasi tablo çok karışık. Seçime gittiğimiz taktirde de bu ülkede ne değişece? Tablo aynı. AKP yine önde. Değişen bir şey olmayacak. Boşuna konuşuyoruz. Eğer siyasette başarılı olmak isitoyrsanız, projeci, toplumda karşılığı olan insnaları kırmak yerine onları kazanın. Eğer iktifdar hedefi varsa bunu yapacaksınız. Artık toplum bu konuda karamasar. Bu ülke bizim ülkemiz. 2015 seçimleri çok önemli. Birlik beraberliğe daha çok ihtiyacımız var. Kimsenin bu ülkeye bunu yapmaya hakkı yok. Her an her şey olabilir. siyasette olmaz diye bir şey yok. Demirel'in bir sözü var 24 saatte her şey olabilir. O bizden değil, o bize ters baktı, onu atalım bunu satalım diyerek ilkeleriniden ideolojinizden koparak, bugüne kadar size her koşulda destek olanlaradan kopamazsanız. Lütfen gelin ülkemizi seviyorsak, samimiysek, biz ülkemizin geleceği için bir araya gelelim artık. Sosyal demokrat partiler bir yerde buluşmalı. Toplum yoksullaşmış, çaresizleşmiş, toplum bugün sıkıntı içerisinde. Boşu boşuna kendimizi kandıramayalım.
BU PARTİYİ TERTEMİZ YAPACAKSA...
CHP'ye gelirsek, ön seçim konuşuluyor. Ön seçimi nasıl, kiminle yapacaklar, o önemli. Orada dönen dolaplara bağlı. Bu partiyi tertemiz yapacaksa bir itirazım yok. Bir taraf delege diyor. Kocaoğlu’nun taraf olduğu kesim böyle diyor. O zaman ön seçimi niye yapıyoru? Herkes biliyor bu işin nasıl olduğunu. Bu işte nelerin döndüğünü biliyoruz. Bunları çok gördük, yaşadık. Borcu olmayan adam parasını nasıl yatıracak. Çünkü bize kapı kapalı. Siyaset benim için birt araçtır. Amaç değildir. bugünden aday olurum ya da olmam diyemem. Ama şu anda böyle bir planım yok. Ama şartlara göre, kafama uygun bir şey olursa elbette değerlendiririrm. Benim bu ülkeye olan borcumu başka türlü ödeme şansım yok. Ben siyaset düşünmüyorum dersem, bugüne kadar bana destek veren gönül veren insnaları yolda bırakırım.. Onların heyecanlarına karşılık çok büyük yanlış yaparım. Bizlerle birlikte olan binlerce insan var. bu bir ekip meselesi. Kararı onlarla vereceğim. "
Yorum Yazın