İZSU kendi işini kendi yapacak
İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, bugüne dek ihale yoluyla yaptırdığı dere bakım ve temizlik işlerini artık kendi ekipmanı ve kendi personeli ile gerçekleştirecek. Bu iş için satın alınan yaklaşık 11.2 milyon TL değerindeki 20 iş makinesi ve 20 damperli kamyonun hizmete girdiği törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Eğer işinizi yaşıyor ve nasıl yapacağınızı biliyorsanız, iğne deliğinden geçer yine başarırsınız” diye konuştu.
- Ege Postası
- 22.09.2012 - 16:32
İZSU filosuna yeni katılan araç, kamyon ve iş makinelerinin hizmete alım töreni Karabağlar’daki İZSU şantiyesi’nde gerçekleştirildi. Törende konuşan İZSU Genel Müdürü Ahmet Alpaslan “Daha önce bu çalışmalar yine İZSU tarafından hizmet alımı ile yaptırılmaktaydı. Bu nedenle bazı aksaklıklar ve zamanında müdahale edilmeme sorunları ortaya çıkıyordu, gecikmeler yaşanıyordu. Bunları ortadan kaldırmak için kendi gücümüzle daha etkin ve verimli çalışmak üzere filomuzu genişlettik. Bu şekilde İZSU’nun güçlenmesi, bizi yüzülebilir körfez hedefimize daha hızlı yaklaştıracak.” dedi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ise belediye ve İZSU’nun büyük çaplı işlerini ihale ile yaptığını, ancak ölçülemeyen, değerlendirilemeyen, kıstası ve mesaisi olmayan işleri kendi ekipleriyle gördüğünü belirterek, “Bunlardan bir tanesi dere ıslahları” dedi. Metropol sınırlarında 213 dere bulunduğuna dikkat çeken Başkan Kocaoğlu, “Bizim derelerimizi sürekli temiz tutmamız, müdahale etmemiz ve zor durumda bütün araç ve ekipmanlarımızı anında hareket ettirmemiz gerekiyor. Ondan dolayı, derelerin sağlıklı temizlenmesi için hem kendi elemanlarımızın, derelerin birkaç sene sonra akışını bilmesi için, ağaçlandırma çalışmalarının daha hızlı yürüyebilmesi için İZSU’un şemsiyesi altına girmesi gerektiğine inandık. 6 ay önce bir karar verdik. Orada bizi yüzülebilir körfez hedefine götürecek, hem dere ıslahlarını gerçekleştirecek eşi benzeri olmayan bir müdürlük oluşturduk” diye konuştu.
“Yaşam adım adım. Aynı çocuk gibi. Önce kundakta, sonra emekliyoruz, sonra koşuyoruz. Bütün sahillerimize evsel atıkların döküldüğü günlerde, yüzülecek bir körfez hedefi koymak sadece bir komedi olabilirdi. Ama bugün çevresel yatırımların yüzde 95i’ni bitirdikten sona bu hedefi koymak doğru. İZSU ve Çevre Sağlığı Daire Başkanlığı’ndan arkadaşlarımızla, yüzülebilir körfez ve katı atık bertarafı konusunda sürekli proje ürettik. Orada ürettiklerimizi tanıtım broşürü haline getirdik. İlgili bütün birimlere dağıttık. Çamurun nerede ve nasıl bertaraf edileceği bile kafamızda teorik olarak oluşturuldu. Bunda 9 Eylül ve Ege Üniversitesi’nden aldığımız bilgilerin de payı çok yüksek. Sonra ‘Ulaştırma Bakanlığı ve TCDD ile İZSU birlikte bu işi yapsın dedik’, bu işin içinde yüzülebilir körfez hedefi ve İzmir Limanı’nın kapasitesinin artırılması hedefi vardı. TCDD ile ortak olarak ihaleye çıktık. Projenin ihale bedelini de birlikte ödüyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve İZSU’daki bürokrat arkadaşlarımızla ekip olarak üç dört sene önce ne dediysek, kelimesi kelimesine bugün aynı proje uygulanıyor. Eğer siz işinizi yaşıyorsanız, nasıl yapılacağını, toplumun hemşerilerinizin ve ilişkide olduğunuz kurumların bunu nasıl kabul edeceğini, nasıl bir katılımcı anlayış ile yapılacağını biliyorsanız, iğnenin deliğinden de geçer yapacağınızı yaparsınız.”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yüzülebilir körfez hedefinde en önemli adımlardan birini attıklarını da vurgulayarak, “İşe başlayıp koyulduktan sonra körfez çok kısa zamanda yüzülebilir hale gelecek. Projenin Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile ve Su ve Orman Bakanlığı’ndan gerekli görüşleri geçtiği an İzmir Körfezi kurtulmuştur. Gerisi şantiye hizmetidir” diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu son aylarda giderek artan terör saldırıları nedeniyle duyduğu üzüntüyü de dile getirerek şunları kaydetti:
“Birlik beraberlik içinde olacağız, sükunet içinde olacağız, birbirimize kenetleneceğiz. Biz başımızdaki ve bölgemizdeki belayı insanlığın başından defetmeye çalışacağız. Bu bir beladır. Dünyanın bütün çıkar ilişkileri Ortadoğu’da kesişiyor. Bu çamurun bizim üzerimize sıçramamasını başarmak zorundayız. Önemli olan bu çamuru sıçratmamaktır. Bunun tek yolu Atatürk’ün ‘Yurtta barış, dünyada barış’ felsefesinin devam etmesidir. Bunu yürüttüğümüz sürece kimse bize bulaşamaz. Biz millet olarak devletimize sahip çıkmak zorundayız. Devlete sahip çıkmak, devlet kurumlarına sahip çıkmaktan geçer. Devlet soyut bir kavram değildir. Devletin kurumları vardır, o kurumların bağımsız olması ve adalet dağıtması gerekir. Hükümetler bugün gelir yarın gider. Baki olan devlettir. Anadolu insanı boş yere “ya devlet başa, ya kuzgun leşe’ dememiş. Devleti yüceltmemiz gerekiyor. Gün bugündür. Bunu ne kadar sessiz, ne kadar içten ve provokasyona gelmeden yapabilirsek, o kadar çabuk bütünlük sağlamış oluruz. Biz bunu yapabilecek güçteyiz. Sessiz çoğunluklarla yapabilecek güçteyiz. Tüm milletimizin ve şehit ailelerinin başı sağolsun”
(5 adet 30 tonluk kırıcı hatlı paletli ekskavatör ve kırıcıları, 7 adet 18 tonluk kırıcı hatlı lastik tekerlekli ekskavatör ve kırıcıları, 6 adet teleskop bomlu kırıcı hatlı kazıcı yükleyici ve kırıcıları, 1 adet 15 tonluk lastik tekerlekli yükleyici (yükleyici kova yerine 20 farklı ataşman takılabilir özellikte), 1 adet 25 tonluk paletli yükleyici olmak üzere 20 adet iş makinası ile
20 adet 6x4 290 HP gücünde 14 m3 kapasiteli hardox damperli kamyon)
Yorum Yazın