İzmir'de FETÖ'den gözaltına alınan meclis üyeleri hakkında flaş gelişme

İZMİR - Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile bağlantılı kişilere yönelik soruşturmalar aralıksız sürüyor. İzmir'in Kemalpaşa ilçesinde de darbe girişimine ilişkin soruşturma kapsamında belediyeler mercek altına alındı. Bu kapsamda Kemalpaşa Belediye Başkanı Arif Uğurlu'nun amcası Yasin Uğurlu ve Kemalpaşa Belediyesi AK Parti meclis üyesi Nuri Turan, Veysel Amil, Adil Çapangül ile Mecit Şimşek soruşturma kapsamında gözaltına alınmıştı. 

İzmir'de FETÖ operasyonu: 4 meclis üyesi gözaltına alındı

 Gözaltına alınan kişilere ifadeleri sırasında, FETÖ’yle bağlantılı olduğu saptanan Kemalpaşa İşadamları Derneği ile ilişkili olup olmadığı soruldu. İfadeleri alınan şahıslardan Başkan Arif Uğurlu'nun amcası Yasin Uğurlu ve meclis üyesi Veysel Amil ilk olarak serbest kalırken, ardından diğer iki meclis üyesi Nuri Turan, Adil Çapangül ile Mecit Şimşek de serbest bırakıldı.(İHA)

BAŞKAN UĞURLU'DAN AÇIKLAMA...

"Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içine sızmış Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensupları; halkımızın varlığını ve ülkemizin demokratik hayatını hedef alan 15 Temmuz'daki 'darbe' girişimi, aziz milletimizin onurlu mücadelesi ile başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere, hükümetimizin ve  devlet adamlarımızın dik duruşlarıyla önlenmiştir. O gün, ülkesini seven ve siyasi görüşü ne olursa olsun tek ve bütün olan; elinde bayrağı ile şahadeti göze alan vatandaşlarımızın kahramanlık günü olmuştur. Bu süreçte ülke çapında güvenlik ve asayiş ivedi şekilde yeniden temin edilmiş; varlığını doğrudan halkımızın iradesinden alan hükümetimize karşı hain tuzaklar planlayan ve bunları icra etmeye kalkışan  Fethullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik tahkikatlar da başlatılmıştır. Yürütülen soruşturmalar kapsamında ise Kemalpaşa Belediyesi'nin bazı meclis üyeleri ile Kemalpaşa'daki bazı işadamlarının da bilgisine başvurulmuş ve soruşturmanın selameti açısından bu süreç olabildiğinde titizlikle yürütülmüştür. 

Ülkemiz adına utanç verici olayların başladığı o gün; haberi alır almaz yaptığımız ilk iş, halkımızın iradesini postalların ipinden kurtarmak için meydanlara koşmak oldu. Bu noktada şehrimizin en üst mülki amirleriyle bir araya gelerek yapılabilecek her türlü planlamayı gerçekleştirdik ve akabinde vatandaşlarımızla sokaklara çıkarak 'biz biriz hepimiziz' diyerek tepkimizi ortaya koyduk. Üstelik de her türlü müdahale ve olası sonucu göze alarak... Demokrasi Nöbetlerimizi hep bir elden, tek vücut olarak olayların başladığı günden itibaren tutmaya başladık. 

Elbette ki, bu olaylara sebep olan haşhaşi çetesini kazımak adına; devletimiz ince eleyip sık dokumuş, bunun bir sonucu olarak da Kemalpaşa'da faaliyette olan ve bu çeteye destek verdiğinden şüphelenilen bir dernek incelenmeye alınmıştır. Olaya esas şudur ki, meclis üyelerimiz bu derneğe üye olduklarından bile haberdar değildir. Sonuç olarak savcılığımızın yaptığı inceleme ve tahkikak, bu kişilerin yukarıda ismini zikrettiğimiz çeteyle bağlantısının olmadığını ortaya çıkarmıştır. Bu süreçte emeği geçen bütün kolluk kuvvetleri ve yargı mensuplarına da teşekkür ediyoruz. Şu an itibariyle bilgisine müracaat edilen hiçbir meclis üyemiz de yoktur.  Şundan kimsenin şüphesi olmasın ki; FETÖ/PDY veya başka bir terör örgütü ile doğrudan ya da dolaylı bağı olanların, ülkemize yaşattıkları acılardan dolayı en ağır şekilde cezalandırılması en büyük dileğimizdir. Sözde halk adına hareket ederek İstiklal Harbi'ni kazanan Gazi Meclisimize bomba atacak kadar aşağılık hale gelen haysiyetten yoksun yaratıklara, maddi manevi destek verenler eninde sonunda cezalarını çekecektir. Bu olaylarda şehit olan vatandaşlarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet yaralı gazilerimize da acil şifalar diliyoruz. Biz başta Türkiye Büyük Millet Meclisimiz olmak üzere; seçilmiş Cumhurbaşkanımızın ve hükümetimizin arkasındayız. Yolumuz demokrasi yoludur. Saygılarımızla"