Kaya'dan yeni anayasa ve başkanlık turu
AK Parti MKYK Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahmut Atilla Kaya, Ankara'daki 13 günlük bütçe maratonunun ardından geldiği seçim bölgesi İzmir'de gençlerle buluştu, yeni anayasa çalışmaları ve başkanlık sistemini anlattı. Kaya'dan yeni anayasa ve başkanlık turu
- Ege Postası
- 13.03.2016 - 13:14
ANAMUHALEFET SAMİMİYETSİZ
CHP'nin yeni anayasa yapma konusunda samimiyetsiz olduğunu söyleyen Kaya, buna CHP Genel Sekreteri ve İzmir Milletvekili Kamil Okyay Sındır'ın önceki gün yeni bir anayasa yapılmasına karşı oldukları yönündeki beyanını örnek gösterdi. Sındır'ın yaptığı açıklamada oldukça tutarsız ifadeler olduğunu belirten Kaya, "Muhalefetin durumuna bakmak için, CHP Genel Sekreteri Sayın Kamil Okyay Sındır'ın önceki gün İzmir'de yaptığı açıklamalara bakabilirsiniz. Sayın Sındır, açık bir şekilde yeni anayasa yapılmasına karşı olduklarını söylüyor. Bazı maddeleri değiştirelim, olsun bitsin mealinde bir şeyler söylüyor. Bu nasıl bir hukuk anlayışıdır, siz genç hukukçuların takdirine bırakıyorum. Gerçi Sayın Sındır'ın hukuk konusundaki acemiliğini aynı açıklamasında şahsıma yönelttiği eleştirilerden de anlayabiliyoruz. TBMM'de Adalet Bakanlığı bütçesi üzerinde AK Parti Grubu adına gerçekleştirdiğim konuşmaya atıfta bulunarak, 'Milletvekili arkadaşımız, Adalet Bakanlığı'na tahsis edilen bütçenin ne kadar arttırıldığını, adli ve idari yargı mahkemelerinin sayılarının, hakim savcı ve personel sayılarının yaklaşık 2 katına çıkarıldığını övünerek ifade etmişti. Oysa sosyal refahı yüksek, gelir adaleti sağlanmış, herkesin işinin aşının olduğu gelişmiş toplumlarda tam tersine mahkeme ve yargıya daha az iş düşer' şeklinde açıklamada bulunuyor. Hukuk bilmezliğin, cehaletin bu kadarı inanın çok fazla. Avrupa Konseyi'nin raporlarına göre; Avrupa Konseyi ülkelerinde 100 bin kişiye düşen hâkim sayısı, ortalama 21,3, savcı sayısı ise 11,1'dir. Üstelik bu ülkelerin birçoğunda profesyonel olmayan hâkimler de bulunmaktadır. Ülkemizde 2002 yılında 100 bin kişiye düşen hâkim sayısı 7,5, savcı sayısı 4,5 iken hâkim sayısı bugün itibariyle 12'nin, Cumhuriyet savcısı sayısı ise 6'nın üzerine çıkmıştır. 2002 yılında hâkim ve savcı sayımız 9 bin 349 iken, 2016 yılı Şubat ayı itibariyle bu sayı 14 bin 712 olmuştur. 2002'den bu yana hâkim ve savcı sayımızda % 57 oranında artış sağlanmıştır. Personel sayımız 2002 yılında 26 bin 274 iken bu sayı 2016 yılı Şubat ayı itibariyle 58 bin 230 olmuştur. Rakamlarda da açıkça görüldüğü gibi, son on yılda hâkim ve savcı sayısı % 57 artırılmış olmasına rağmen hâkim ve savcı sayısında Avrupa Konseyi standardı halen sağlanamamıştır. Hedefimiz 2018 yılına kadar yapılacak alımlarla standardın yakalanmasıdır" dedi.
BİLMEDEN KONUŞUYORLAR
Hakim, savcı, personel sayılarının yüksek veya az olmasının suç oranlarıyla ilgili bir olay olmadığını belirten Mahmut Atilla Kaya, hakim ve savcı sayısının öneminin adalet mekanizmasının işlevselliğiyle ilgili olduğunu hatırlattı. Sındır'ın konuyu anlayamamış olmasını hukuk bilgisinin eksikliğine bağladığını ifade eden Kaya, "Sayın Sındır şunu iyi bilmelidir ki, adaletin bir an önce tecelli edebilmesi adına hakim ve savcı sayılarının dünyadaki muasır medeniyetler seviyesine çıkması bir zaruriyettir. Herkes tarafından bilindiği gibi 'Geciken adalet, adalet değildir' Bizim esas gayemiz ise masum olanlar için adaleti aramaktır. Bizden daha çok, Almanya'da 110 bin civarında hakim var. Fransa'da 250 binden fazla hakim var. Norveç'te yine aynı şekilde 50 bin hakim var. Almanya, Fransa Norveç gelişmiş ülkeler, peki bu ülkelerde neden hakim sayısı bizimkinin 5, 10, 20 kat? Sayın Sındır'ın bakış açısıyla bu üç ülkede adalet düzeni zayıf m? Bu ülkelerde mahkeme ve yargı mensuplarına daha az mı iş düşüyo? Bu ülkelerde hakim ve savcılar yatıyor mu ' Sayın Sındır'ın refah seviyesi yüksek, gelir adaleti sağlanmış gelişmiş ülkeleri esas alarak fuhuş vakalarından, adam öldürme oranlarından, cinsel taciz olaylarından bahsetmesi tam bir skandaldır. Dünyadan kopuk bir siyasi anlayış ancak bu kadar tespit hatası yaparak kendini ortaya koyabilir. Bugün Avrupa'da 100 evlilikten 70'i boşanmayla bitmektedir. Belçika boşanma konusunda Avrupa birincisidir. Ardını takip eden ülkelere baktığımızda, boşanma oranı Fransa'da yüzde 55, İngiltere'de yüzde 47'dir. ABD uyuşturucu kullanımının yüzde 60'ını elinde tutarak her geçen gün rekor kırmaktadır. Uyuşturucu suçlarının yüksek oranda olduğu ülkeler arasında Hollanda ve Norveç zaten ün sahibidir. Söz konusu araştırmalarda kadına şiddetin dünya ortalaması yüzde 59 olurken, refah seviyesi yüksek olan Danimarka, Finlandiya, İsveç, İngiltere ve Fransa gibi Avrupa ülkelerinde kadına yönelik şiddetin dünya ortalamasının üzerindedir. ABD'de kadınların dörtte biri aile içi şiddete maruz kalırken, her yıl 4 bin kadın dövülerek hayatını yitirmektedir. Kısacası Sayın Sındır, o özendiğiniz çok gelişmiş, çağdaş, eğitimli, zengin, demokrat, refah seviyesi yüksek ülkelerin verilerine bakmadan konuşmak doğru olmaz. Bugün bahsettiğiniz niteliklere sahip ülkelerin bir çoğu maddi olarak gelişmişlik gösterebilir, ama geliştikleri oranla vurguladığınız sosyal ve ahlaki çöküntüye kendileri uğramışlardır. Ve bu çöküntü büyüyerek devam etmektedir" şeklinde konuştu.
YENİ VE SİVİL BİR ANAYASA
Mevcut anayasanın yıllar içinde yapılan tüm tadilatlara rağmen, hâlâ 1960 ve 1980 darbelerinin ruhunu taşıyan millete karşı güvensizliğin eseri bir metin olduğunu hatırlatan Kaya, yeni ve sivil bir anayasa ile milletin talep ve özlemlerini hayata geçireceklerini söyledi. Anayasa metinlerinin bir toplum sözleşmesi olması gerektiğini hatırlatan Kaya, Türkiye'deki anayasa metinlerinin ise dayatma olduğunu, darbe direktifleri olarak hazırlandığını kaydetti. Mevcut anayasada bugüne kadar 16 defa değişiklik yapılmasına rağmen beklentilerin karşılanamadığını belirten Kaya, "Milletimizin talebi gayet net ve açık. Milletimiz, daha önce defalarca yapıldığı gibi, anayasada kısmi bir değişiklik istemiyor. İnsanı merkeze alan, temel hak ve hürriyetleri önceleyerek ülkemizin farklılıklarını zenginlik olarak kabul edip koruyan tamamen yeni bir anayasa yapmamızı istiyor. Milletin devlet için değil, devletin millet için var olduğunu ortaya koyan bir anayasa yapmalıyız. Ancak böyle bir anayasa ile daha gelişmiş ve demokratik bir Türkiye'yi inşa edebiliriz" dedi.
ÖNCELİĞİMİZ UZLAŞMA
AK Parti olarak önceliklerinin anayasa konusunda bütün partilerin uzlaşmasından yana olduğunu kaydeden Mahmut Atilla Kaya, "Biz AK Parti olarak, bütün partilerin katılacağı bir komisyon istedik. Oy oranına, mecliste temsil edilme gücüne bakılmaksızın her siyasi partiden eşit sayıda üye olsun dedik. Bütün partiler uzlaşsın, milletimizin talebi yerine getirilsin istedik. Uzlaşma yönündeki talebimiz ve beklentimiz devam etmektedir. Gelin, hep birlikte çalışalım ve milletimizin yeni anayasa talebini yerine getirelim. Demokrasiye inanan herkesin, milletin talebine saygılı olması gerekir. Milletine güvenen, milletine dayanan, özünü milletin iradesinden alan bir anayasayı yapalım. Eğer bu noktada bir uzlaşma sağlanamazsa, o zaman da milletin hakemliğine başvuralım. Çünkü en büyük hakem, milletimizin şaşmaz sağduyusu ve vicdanıdır" değerlendirmelerinde bulundu.
ÜNİTER BAŞKANLIK SİSTEMİ
Türkiye'ye özgü, ülkenin ihtiyaçlarına cevap veren bir başkanlık sistemini tartışmak gerektiğini ifade eden AK Partili Kaya, başkanlık sistemi ile federasyonun karıştırılmaması gerektiğini vurgulayarak federal ve üniter sistemlerle ilgili bilgiler verdi. Üniter başkanlık sisteminden yana olduklarının altını çizen Kaya, "Biz, ABD'deki gibi federasyonu değil, üniter devlet yapısını esas alan sistemde tek meclisli bir yapı öngörüyoruz. Üniter yapı ve kuvvetler ayrılığı ilkesi korunacak. Bizim önerdiğimiz başkanlık sistemini, federasyonla ilişkilendirmek çok yanlış. Bizim önerdiğimiz şey üniter başkanlık sistemi. Bizim bin yıllık devlet geleneğimizde hiçbir zaman federasyon olmamıştır. Federasyonun Türkiye'de tarihsel bir geçmişi de karşılığı da yoktur. 2012 yılı sonunda Anayasa Uzlaşma Komisyonu'na verdiğimiz teklifte, üniter yapının korunacağı açıkça belirtilmiştir. Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet ilkesi içinde, birlik ve beraberliğimizi, ülkemizin bölünmez bütünlüğünü muhafaza ederek geleceğe yürüyeceğimizi taahhüt ediyoruz" dedi.
Yorum Yazın