Dolar 34,2081
%0.08
Euro 37,9076
%-0.49
Altın 2.927,770
%1.1
Bist-100 9.351,00
%-3.25

Pzt

-8°

Sal

-12°

Çar

-3°
Kocaoğlu:  “Belediyelerle futbol topu gibi  oynamak istiyorlar”

Kocaoğlu: “Belediyelerle futbol topu gibi oynamak istiyorlar”

Yeni Büyükşehir Yasası’na ilişkin endişelerini dile getiren Başkan Aziz Kocaoğlu, “Bu gidiş, yerel yönetimleri etkisiz eleman haline getirecek. Bu yerelleşmekten, yerel yönetimlerle futbol topu gibi oynamaktan başka bir şey değil. Ama biz şikayet etmeden mücadele etmek, çalışmak, üretmek ve hakkımızı aramak zorundayız. Alabilirsek alacağız, ama alamazsak elimizdeki imkanlarla yetineceğiz” diye konuştu.

  • Ege Postası
  • 24.11.2012 - 17:16
İZMİR- Ege Karadenizliler Kültür Vakfı’nın (EKAV) düzenlediği “Başkanlar konuşuyor – Hayaller ve Gerçekler” konulu panel, İsmet İnönü Sanat Merkezi’nde gerçekleştirildi. Panele, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, CHP Genel Sekreteri Bihlun Tamaylıgil, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Ege Karadenizliler Kültür Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Suat Çağlayan, CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, ilçe belediye başkanları, meclis üyeleri ve vatandaşlar katıldı.

Toplantının açılışında konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı Adnan Keskin, “Bütünşehir Yasası”nı  eleştirerek, “Anket yaptırdığımız AKP’li beldelerde bile halkın yüzde 90’a yakını beldelerinin kapatılmasına karşı çıktı. Beldeler kapanınca uzaktaki köy ucuz, kaliteli ve hızlı hizmeti nasıl alabilece? Vatandaşa hangi yükler gelecek'” dedi.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin çalışmalarını da öven Adnan Keskin, “20 – 30 tane İçişleri Bakanlığı müfettişinin aylardır karargah kurduğu yerde o başkan huzur içinde gerekli kaynakları bulup nasıl çalışsı? Önce o kelepçeleri kaldırın, yapay belgelerle polislerin baskın yapıp başkan ve personelini kodese tıkma gayretinden vazgeçin. Başkanlarımız en güzel hizmeti İzmir halkına sunuyorlar. Her birisi ahlak abidesi ve hesap verecek şekilde görevlerinin başında dimdik duruyorlar” diye konuştu.

 

“Yeni metro projelerini 1,5 yıl önce gönderdik”

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin projeleri ve çalışmaları hakkında bilgi veren Başkan Aziz Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi’nin yeni metro projelerini Ulaştırma Bakanlığı’na 1,5 yıl önce gönderdiğini hatırlatarak “Sanıyorum Sayın Bakanımıza eksik bilgi verilmiş” dedi. Başkan Kocaoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

“Sayın Bakan ‘Projeleri Büyükşehir yapacaktı, yapmadı’ diye bir söylem geliştirmiş. Biz Üçkuyular ve Narlıdere metrolarının projesini ihaleye çıkacak şekilde yaptırdık ve 1.5 sene önce Bakanlığa teslim ettik. Yine Halkapınar ve Otogar projesini de ihaleye çıkacak şekilde teslim ettik. Buca tramvay projesini Büyükşehir Belediyesi olarak yapıyorduk ama ‘biz yapacağız’ dedikleri ve onlara ait olan eski demiryolu hattını bize vermedikleri için, bu işin projeleri ve evrakları da onların elinde. Yapmamaları için, ihaleye çıkmamaları için hiçbir neden yok. Sayın Bakan’ın ‘Bize proje yapacaklardı’ sözünün kendisine yanlış – eksik bilgi verildiği için söylendiğini düşünüyorum ve bunun altını çizmek istiyorum”.

 

DPT onayı bekleniyor

Büyükşehir Belediyesi’nin Üçkuyular-Halkapınar ve Karşıyaka’da gerçekleştireceği tramvay projelerinin DLH’da onaylandığını ancak dış kredi yolunu açacak Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) onayının bir türlü gelmediğini vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu, “DPT, yatırım programına alınmamasına gerekçe olarak, ‘projede saatte taşıyacağı yolcu miktarı tutmuyor’ diyor. İzmir gibi 4 milyonluk kentte tutmayan sayılar 300 - 400 bin nüfuslu kentlerde nasıl tutuyor da tramvay projeleri yapılıyor; onu da kamuoyunun dikkatine sunuyorum. Bunların mutlaka İzmir kamuoyu tarafından bilinmesi gerekir” dedi.

Ulaştırma Bakanı ile en az haftada bir görüştüklerini belirten Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, “Kendisi bize takip ettiğini söylüyor. Ben de iyi niyetinden kuşku duymuyorum Ama tramvay ihaleleri bir an önce DPT’den geçer, biz de yatırıma başlarsak, kent için ciddi bir adım atmış oluruz. Projelerin kaynağını bulmuş durumdayız. Lastik tekerli ulaşımından kaynaklanan kamburu ancak raylı sistemle belirli bir noktaya çekebilirsiniz” diye konuştu.

Planlamaların yerelden daha sağlıklı yapılabileceğini vurgulayan Başkan Aziz Kocaoğlu şöyle devam etti:

“Burada şehir içindeki, Liman’daki AVM’lere karşı çıktığımızı bir kez daha söylemek istiyorum. Kenti büyütecek, ilerletecek projelere destek verirken, kenti tıkayacak, esir alacak ve kenti yaşanmaz hale getirecek projelere karşı çıkıyoruz, çıkmaya da devam edeceğiz. Hiçbir kurum İzmir Büyükşehir Belediyesi kadar kenti bilemez, tanıyamaz, proje üretmez ve yaşama geçiremez. Yerel yönetimlerin yaptığı projeler tabir-i caizse kente ‘cuk’ oturur. Ama Ankara’dan, kağıt üzerinde, İzmir’i bilmeden yapılan projelerin çoğunluğu hem öncelik sıralaması konusunda hem de projenin verimliliği konusunda birçok mahsuru bünyesinde taşır” dedi.

 

Yirmi verip sıfır almak

İzmir’i her yıl merkezi yönetime ciddi miktarda vergi geliri gönderdiğini kaydeden Başkan Aziz Kocaoğlu, “İzmir hükümete yılda 27  - 28 milyar lira para veriyor. İzmir’deki tüm kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların maaşları ve yatırımları dahil ettiğinizde, bu paranın sadece 7.5 milyar lirasını geri alıyor. Yani İzmir her yıl 20 verip 0 alan bir kent. Bu kent eli yüzü sümüklü kent ‘değildir. Bir genel başkan yardımcısının gelip bu tür sözler söylemesi doğru değil. İzmir dünyada 200 metropol arasında en çok büyüyen ve yatırım yapılabilecek 4. metropol oldu. Bunu bile sahiplenmek istiyorlar. Sahiplenmek güzel de, bu iş için ne yaptın, ne yatırım koydun diye oturup düşünülmesi gerek. Sahiplenmeden önce ne yaptığına bakacaksın” diye konuştu.

 

“Yerel yönetimler etkisizleşecek”

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçen “Bütünşehir” yasasına da değinen Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, yasanın pek çok sakınca ve sıkıntıyı beraberinde getirdiğini ifade etti. Büyükşehir, ilçe ve belde belediyelerin görev ve sınırlarının net olarak belirlenmesi gerektiğini söyleyen Başkan Kocaoğlu, belediyelere görev verilirken son imzanın her zaman il müdürüne, bölge müdürüne ya da Bakanlar Kurulu’na bırakılmasını da eleştirerek şöyle konuştu:

“Her seferinde yetki alınıyor. Şimdi de bir valinin başkanlığında izleme ve koordinasyon merkezi gibi bütçesi olan bir yapı kuruldu. Buraya öncelik sıralamasında sizin 5 sene sonra gelecek yatırımı ‘lüks hayat’ çerçevesinde istediği yere yapmak isteyecek. Vali beyi arayacak, Vali bey bunu yapacak ve benim ödeneğimden kesecek. Bu yerelleşmekten daha başka bir şey. Bu yerel yönetimlerle futbol topu gibi oynamaktan başka bir şey değil. Benim yaptığım şeye Vali müdahale edecek, benim paramdan kesecek. Bunu bakanlarla da konuşuyorum. Bu yasa senin için çıkarılmadı diyorlar. Öyle ama uygulanırsa da bana uygulanacak. Biz tek adam yönetimine gidiyoruz. Bugün bu gidiş yerel yönetimleri etkisiz eleman haline getirecek. Bir hamle daha yapılırsa hiç yetkimiz kalmayacak; yukarıya gideceğiz, imzalarlarsa yapacağız, imzalamazlarsa yapamayacağız. Türkiye’nin idari sistemi temelden sarsılıyor. Ama biz şikayet etmeden mücadele etmek, çalışmak, üretmek ve  hakkımızı aramak zorundayız. Alabilirsek alacağız, ama alamazsak elimizdeki imkanlarla yetineceğiz. Bizim planlama çalışmaları belli kesimlerce eleştirilse de kolaycılığa, popülizme, ranta kaçmıyoruz. Kentin geleceğini planlayarak, yaşanılası bir kenti ve insana dönük bir kenti sürdürülebilir şekilde gerçekleştirmek üzere yolumuza devam ediyoruz.”

 

Büyükerşen’in endişeleri

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen ise yaşadığı sıkıntıları dile getirerek “Bütünşehir” yasasına karşı olduğunu söyledi. Yeni yasayı “tek adama vekalet sistemine gidiş provası” olarak adlandıran Büyükerşen, vatandaşları “yeni vergilere hazır olun” diyerek de uyardı. Büyükerşen sözlerine şöyle devam etti:

160 kilometre ilerde köyüm var benim. Hazır olun yeni vergiler geliyor. Eskişehir’de 400 köy var, bunların finansmanı şehirdekilerin ve köydekilerin sırtına binecek. Şehirlerde tarım yapamazsınız, hayvancılık yapamazsınız. Köyde oturan bir vatandaş bulunduğu yere bir göz ilave etmek isterse; şehre gelecek para ödeyerek mimara çizdirecek, para ödeyerek yapı denetim firması bulacak, inşaat ruhsatı – iskan raporu alacak. Köylü de henüz farkında değil. Çok sorunlar bekliyor. Eskişehir merkez nüfusu 760 – 770 bin civarında ve 17 belediye meclis üyesi seçiyor. Bize bağlanan dışarıdaki ilçeler, 400’e yakın köy, yani toplam 130 bin nüfus ise 30 kişi seçiyor. Şimdi Eskişehir’de Meclis 47 kişiden oluşacak. Bunun 30’u ise kırsal kesimi temsil edecek geri kalan 17’si şehir merkezini temsil edecek. Bütün planları, çizimleri projeleri bu Meclis onaylayacak. Büyük sıkıntı yaşanacak” dedi.

Yorum Yazın

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz

Yorum yazma kurallarını okudum ve kabul ediyorum.

Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yukarıdaki alan boş bırakılamaz
Yorumlar
Yeniden eskiye
Eskiden yeniye
Öne çıkanlar

Bu habere hiç yorum yapılmamış... İlk yorum yapan sen ol.