Mahpustaki gazeteciler Cumhuriyeti konuştu

İZMİR'in Balçova Belediyesi tarafından düzenlenen 'Mahpustaki Gazeteciler Cumhuriyet'i Konuşuyor' konulu panel yoğun ilgi gördü. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel'in yönettiği panele konuşmacı olarak gazeteci yazarlar Merdan Yanardağ, Soner Yalçın ve Tuncay Özkan katıldı. Yanardağ Türkiye'de Kontrgerilla'nın kurucusunun Adnan Menderes olduğunu savunurken, Yalçın yalan haber yapmayacağını aktardı. CHP Parti Meclisi üyesi Özkan ise 2015 yılında yapılacak genel seçimler öncesi her partilinin özellikle de kadınların kapı kapı dolaşmasını istedi.

Ege Postası
29.10.2014 - 10:38

İzmir Ekonomi Üniversitesi'nde düzenlenen, 'Mahpustaki Gazeteciler Cumhuriyet'i Konuşuyor' konulu panel saat 15.00'te başladı. Panele CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, Balçova Belediye Başkanı CHP'li Mehmet Ali Çalkaya ve yaklaşık bin 500 kişi katıldı. Türkiye Gazeteciler Federasyonu Başkanı Atilla Sertel'in yönettiği panelde konuşmacı olarak gazeteci yazarlar Merdan Yanardağ, Soner Yalçın ve Tuncay Özkan yer aldı. Panele katılanlar ellerindeki Türk bayraklarını sallayıp sık sık marş söyledi.

Ergenekon Davası kapsamında tutuklanıp bir dönem hapis yatan Merdan Yanardağ, "Ben bu Cumhuriyet'in talihsiz olduğunu düşünüyorum. Çünkü Cumhuriyet bir anlamda kurucu unsurlarının bir bölümünün ihanetine uğramış bir Cumhuriyet'tir. Cumhuriyeti kuranlar gericilikle hesaplaşmayı tamamlayamadılar. Eğer siz karşı devrimi kesin bir biçimde yenilgiye uğratamaz ve tasviye edemezseniz o karşı devrim bir gün gelir sizin kapınızı çalar. Cumhuriyet tamamlanamamış bir devrimdir. Türkiye'de Kontrgerilla'nın kurucusu, demokrasi kahramanı diye ilan edilen Adnan Menderes'tir. Türkiye'nin NATO'ya giriş kapısını açanlar, Cumhuriyet devrimini yarım bırakanlardır. Cumhuriyet'i rotasına oturtmaya dönük son müdahale 27 Mayıs 1960 müdahalesidir. Bugün 27 Mayıs müdahalesini darbe diye lekelemeye çalışıyorlar ve ne yazık ki bir takım solcular da bunu böyle kabul ediyor. NATO'ya giren ve kirletilen ordunun 1971'de 12 Mart darbesiyle bu toplumun en parlak evlatlarını budadığını biliyoruz. 12 Mart darbesi Kemalistler'in tasviye edilmesi için yapılan bir darbedir. 12 Eylül darbesi de yarım kaldığını düşündükleri 12 Mart darbesini tamamlamak amacıyla yapılmıştır" dedi.

YALAN HABER YAPMAM

Geçmişine bakıldığında her zaman gerçeğin yanında olduğunun görüleceğini ve yalan haber yapmayacağını aktaran Soner Yalçın şunları söyledi: "Bir karabasan var ve bununla mücadele etmek gerekiyor. Cumhuriyet tarihinde hastalık teşhis edildi, şimdi teşhis zamanı. Korku ikliminin dağılması gerekiyor. Bunu anlatmak için yola çıktık ve Denizli'de başıma küçük bir şey geldi. Önemli değil, şimdi daha büyük bir tehlike var, umutsuzluk var. Umutsuzlukla mücadele etmemiz gerekiyor. Herkes mücadele içinde bulunmadığına bir sebep bulmaya çalışıyor. Kimsenin elinde Hz. Musa'nın asası yok. Elini taşın altına koyma meselesi. Herkes örgütlenmeli. Ben mahkemede söyledim, 'eğer biz örgüt olsaydık, ben cezaevinde olmazdım' dedim. Biz örgütsüz olduğumuz için içeriye atıldık. Kimse tek başına hiç bir şey yapamaz."

KAPI KAPI DOLAŞIN

CHP Parti Meclisi üyesi de olan Tuncay Özkan, 1. Dünya Savaşı'ndan sonra Türkiye'den geri çekilen düşmanların Anadolu'nun bir çok yerinde binlerce kadının vücutlarına zarar verdiğini aktardı. Aynı kadınların aydın insanlar yetiştirdiğini ve Cumhuriyet'in kurulmasında önemli rol oynadıklarına değinen Özkan bugün de kadınların aynı savaşı vermesi gerektiğini dile getirdi. Kamuoyunda E- Muhtıra olarak bilinen Genelkurmay Başkanlığı'nın açıklamasının Ak Parti'nin oyunu yüzde 10 arttırdığını dile getiren Özkan, bunun da bir darbe olduğunu ve burada rol alanların yargılanması gerektiğini savunup, "Ama yargılayamazlar, ortaklar birbirlerini yargılamazlar. Bizim asker maldan anlar da adamdan anlamaz. Maldan anlıyor, kantine oraya buraya veriyor, ama adamdan anlamıyor. 2015 genel seçimlerinde kadınların kapı kapı dolaşmasını istiyorum. Eğer biz bu hükümetin gitmesini istiyorsak, mücadele edeceğiz, burada kadınlarımıza çok büyük iş düşüyor" diye konuştu.

Konuşmanın ardından panele katılanlar, konuşmacılara kitaplarını imzalattı. (DHA)