Soyer’den geç gelen ‘Charlie Hedbo’ yanıtı: Akıl ve izan yoksunu bir kesim var
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi Neptün Soyer, 2015 yılında paylaştığı ve büyük tepki çeken elinde Charlie Hebdo’nun olduğu paylaşımına ilişkin açıklama yaptı. Paylaşımın beş yıl önce yapıldığını ancak kötü niyetle yakın zamanda paylaşılmış gibi gösterilmeye çalışıldığını ifade eden Soyer, “5 yıl önceki paylaşımı sanki dün yapmışım, silmişim gibi göstermeye çalışan vicdansız, akıl ve izan yoksunu bir kesim var” diyerek hakkında yapılan sert eleştirilere tepki gösterdi.
- Ege Postası
- 13.11.2020 - 17:13
EGEPOSTASI- Fransız karikatür dergisi geçtiğimiz haftalarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirmek adına Hz. Muhammed’i ve İslami değerleri hedef alan bir karikatür yayımlamıştı.
Derginin kapağı Türkiye’de büyük tepki toplarken Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Charlie Hebdo hakkında soruşturma başlatmıştı.
Yaşanan gelişmelerin hemen ardından İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in eşi Neptün Soyer'in 2015 yılında sosyal medya hesabı üzerinden paylaştığı elinde Charlie Hebdo’nun olduğu bir fotoğraf gündem olmuş ve Soyer’in paylaşımına AK Parti İzmir teşkilatından tepki yağmıştı.
Değerli dostlar,
— Neptün SOYER (@neptunsoyer) November 13, 2020
29 Ekim’de doğru olmayan bir konu üzerinden hakkımda linç kampanyası yürütüldü.
30 Ekim’de bu yalanlara karşı açıklama yapacağım saatlerde hepimizi üzen deprem felaketi yaşandı.
O gün yapacağım açıklamayı bugün bilginize sunuyorum. pic.twitter.com/hpPdk2ujz8
SOYER’DEN YANIT
Yapılan eleştirilerin üzerine Neptün Soyer, eleştirilere yanıt verdi. 29 Ekim’de doğru olmayan bir konu üzerinden hakkında linç kampanyası yürütüldüğünü belirte Soyer, 30 Ekim’de konuya ilişkin açıklama yapacağı saatlerde İzmir depreminin yaşanması nedeniyle açıklamayı bugün yaptığını belirtti.
Soyer açıklamasında şu ifadeleri kullandı;
“29 Ekim Cumhuriyet Bayramı günü hakkımda sosyal medya üzerinden bir karalama ve linç kampanyası başlatıldı.
Bu konuya ilişkin samimi düşünce ve duygularımı paylaşmak istiyorum.
7 Ocak 2015 günü, ailemle Fransa ziyaretindeyken, Charlie Hedbo dergisine yönelik, 12 kişinin hayatını kaybettiği DEAŞ terör saldırısı olmuştu. Tün dünya bu saldırı karşısında terörü lanetledi, acıda birleşti. Türkiye Cumhuriyeti’nin en üst makamları saldırıyı en sert şekilde kınadı, Cumhurbaşkanımızın talimatıyla dönemin Başbakanı da Paris’te düzenlenen Charlie Hedbo dergisine destek yürüyüşüne katılmıştı.
Saldırıdan sonra 14 Ocak 2015’deki sayısında söz konusu dergi, şimdi yeniden gündeme getirilen kapakla çıkmıştı. Fransızca ‘Hepsi affedildi’ yazısını görünce, bu ifadenin teröre karşı birleştirici bir mesaj olduğunu düşünerek instagram sayfamda paylaşmıştım. Daha sonra çizimdeki tasvirin Peygamberimizi temsil ettiği yolunda haberleri okuyunca bu paylaşımı da kaldırmıştım.
5 yıl önce yaptığım sonrasında kaldırdığım paylaşımı, ulusal birliğimizin simgesi Cumhuriyet Bayramı günü gündeme getirenler, kötü niyetlerini apaçık ortaya koymaktadır.
5 yıl önceki paylaşımı sanki dün yapmışım, silmişim gibi göstermeye çalışan vicdansız, akıl ve izan yoksunu bir kesim var.
Aile geçmişimi, yaşam tarzımı bilenler, inanç ve milli-kültürel değerleri nasıl içselleştirdiğimin en yakın tanıklarıdır.
Peygamberimiz Hz. Muhammed’e saygısızlık benim de kırmızı çizgimdir.
Hz. Muhammed ve İslam dinimize yönelik hakaret edip saldıran bahsi geçen derginin son sayısında Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı’na yönelik ahlak ve edep yoksunu kapak da asla kabul edilemez, kınıyorum.
Ülkemizin bugün içte ve dışta büyük sorunları var. İç kavgalarımızı körükleyecek, kutuplaştırıcı söylemlerden her zamankinden falza kaçınmamız gerekiyor. Benim adım üzerinden üstelik dini değerlerimiz kullanılarak ayrıştıcı, bölücü kampanya yürütmek Türkiye’nin hayrına değildir.
İzmir’de kadınların, çiftçilerin, emeğin ve alın terinin hak ettiği değere kavuşması için kooperatif çatısı altında yıllardır mücadele ediyorum.
Ben Atatürkçü bir öğretmen, çağdaş Türk kadını olarak çıktığım yoldan dönemeden yürüyeceğimi bir kez daha duyuruyor, samimi düşüncelerimi kamuoyunun vicdanına teslim ediyorum.”
Yorum Yazın